Kutluay: Kalbim her zaman Fenerbahçe'de

Kısa sürede adapte olabileceği için Yunanistan'ı tercih ettiğini belirten İbrahim Kutluay, "Geleli bir ay olmasına rağmen, daha önceden Yunanistan'da 4 sene oynadığım için hem insanları yakından tanıyorum, hem onlar beni çok iyi tanıyor. Takımdan daha önce oynadığım takım arkadaşlarım var. O yüzden adapte olmakta zorluk çekmedim. Zaten Yunanistan'a gelmemdeki en büyük amaç da kalan 5 aylık süre zarfını en iyi şekilde değerlendirebilmekti. Kısa sürede adapte olabileceğim için Yunanistan'ı seçtim. Geldiğim ilk günden itibaren hem takım arkadaşlarımla, hem de taraftarlarla çok çabuk kaynaştım. Takımın form seviyesi, benim gelmemle birlikte şu an çok iyi durumda. Arka arkaya maçlar kazandık ve ligdeki durumumuzu düzelterek, iddalı bir konuma geldik. Tabii ki İstanbul'dan bir anda buraya transfer olmak kolay değildi, ama neticede profesyonel bir hayat ve sporcu olduğumuz için böyle şeylere alıştık artık. Son 7-8 senede birçok kulüp değiştirdim. Bayağı bir koşturma içinde kariyerimi devam ettirmeye çalışıyorum. Kariyerimi en iyi şekilde noktalamak için Yunanistan'da oynama kararı aldım" dedi.

"ŞU ANDA BELKİ DE HİÇBİR BASKETBOLCUNUN SAHİP OLMADIĞI BAŞARILARA SAHİBİM"

Çok takım değiştirmenin bir bakıma kariyerine fayda sağladığını da ifade eden Kutluay, "Hayatım boyunca hem Türkiye'de hem Avrupa'da iyi takımlarda oynadım. Fenerbahçe'de basketbol hayatıma başladım. Fenerbahçe'nin ilk ve son şampiyonluğunda pay sahibiyim. Panathinaikos ile Avrupa şampiyonluğu yaşadım. AEK ile kupa kazandım, Panathinaikos ile iki lig şampiyonluğum var. Her gittiğim takımda kupa kazandım ve başarılar elde ettim. Hem kariyerime, hem de sosyal hayatıma çok önemli şeyler kattığımı düşünüyorum. 2003 senesinde Avrupa'ya çıkış kararı aldığım zaman çok düşünmüştüm. inanıyordum başarılı olacağıma, ama kuşkularım da vardı. Şimdi geriye dönüp baktığımda çok doğru bir karar verdiğimi ve kariyerime bunun çok olumlu bir şekilde yansıdığını, belki de Türkiye'de kalsam bu başarıların hiçbirini elde edemeyeceğimi görüyorum. Yurtdışında basketbol hayatıma devam etmem, Panathinaikos ve AEK ile kazandığım başarılar, kariyerimi üst seviyelere çekti. Şu anda belki de hiçbir basketbolcunun sahip olmadığı başarılara sahibim. Bu başarılarımın, bundan sonraki hayatıma çok olumlu yansıyacağını düşünüyorum" diye konuştu.

"BASKETBOLU BIRAKTIKTAN SONRA ASKERE GİTMEMİN DAHA DOĞRU OLDUĞUNU DÜŞÜNDÜM"

İbrahim Kutluay, Fenerbahçe'den ayrılma sebebini ise şöyle açıkladı:
"Türkiye'de askerlik kanunu 33 yaşına gelindiğinde spora devam etse bile her sporcunun askere gitmesini öngörüyor. Bu daha önceden alınmış bir karar. Tabii ki şu anda sporcuların spor yapma yaşı yüksek seviyelere çıktı. Şu anda Avrupa'da, Türkiye'de 35-36 yaşında iyi bir şekilde sporunu yapan sporcu var. dolayısıyla bizler de Türk vatandaşıyız ve vatani görevimizi seve seve yapacağız. Spora uzun süre ara verdikten sonra tekrar spora dönme şansımız yok. Özellikle 33 yaşına gelmiş bir sporcunun spor hayatına uzun süre ara verip, spor hayatına dönmesi çok zor. 12 yaşımdan beri emek verdiğim sporu bıraktıktan sonra askere gitmemin daha doğru olduğunu düşündüm. O yüzden Türkiye'de spor hayatıma devam edemeyeceğim için, yurt dışında spor hayatıma devam edip, önümüzdeki sene Türkiye'ye dönerek askerlik görevimi yerine getireceğim."

"TÜMER'E YENİ TAKIMINDA BAŞARILAR DİLİYORUM"

Kendi durumunun diğer sporculardan daha farklı olduğunu vurgulayan Kutluay, Tümer'e de yeni takımında başarılar diledi. Tecrübeli basketbolcu şöyle konuştu:

"4 sene yurtdışında spor yaptım, şu anda da yurtdışında spor yapıyorum. O yüzden benim durumum diğer sporculardan daha farklı. Tümer'e de yeni takımında başarılar diliyorum. Umarım o da başarılı olur. Çünkü yurt dışında hangi futbolcumuz bizi temsil ederse, ona en iyi şekilde destek olmamız gerekir. Tümer ile 2 saat mesafedeyiz. Larissa'da benim de maçlarım olacaktır. Kendisiyle mutlaka görüşeceğim."

"BASKETBOL KARİYERİMİ FENERBAHÇE'DE NOKTALAMAK EN BÜYÜK ARZUM"

İbrahim Kutluay, kariyerini Fenerbahçe'de noktalamak istediğini belirterek, "Fenerbahçe'ye geçen sene döndüğümde kariyerimi Fenerbahçe'de noktalayacağımı söylemiştim, ama şartlar öyle gelişmedi. Şu anda yurtdışında oynuyorum. Ama tabiki basketbol kariyerimi Fenerbahçe'de noktalamak en büyük arzum. Bunun da böyle olacağını düşünüyorum, gönlümden bu geçiyor. Şu zamandan sonra başka bir takımda oynayabileceğimi pek düşünmüyorum. Çünkü Fenerbahçe benim hem taraftarı olduğum, hem içinden geldiğim, altyapısından yetiştiğim, orada "İbrahim" olduğum bir kulüp. Orada çok sevildiğimi de biliyorum. En büyük arzum Fenerbahçe'de basketbol yaşantımı noktalamak. 2 sene olur, 3 sene olur, 4 sene olur, bunun kararını vermedim, ama amacım bu yönde" diye konuştu.

"KALBİM HER ZAMAN FENERBAHÇE'DE"

Tecrübeli oyuncu, Fenerbahçe Ülker takımının şu anki durumunu ise şöyle değerlendirendirdi:
"Fenerbahçe'nin kan kaybettiğini düşünmüyorum, yeni gelen oyuncular da var. Efes'i de yendiler, Euroleague'de de iyi gidiyorlar. Yakından takip ediyorum. Zaten benim kalbim de her zaman onlarla. Onların başarılı olmasını canıgönülden istiyorum. Geçen sene şampiyon olduk, bu senenin başında Cumhurbaşkanlığı Kupası'nı kazandık. İlik yarıyı da gayet iyi bir şekilde tamamladık. O yüzden onlarla kader birliği yaptığım için bu sene sonuna kadar da onların iyi bir şekilde devam edip, sezonu şampiyon olarak noktalaması en büyük arzum. Baktığınız zaman zaten Fenerbahçe iyi bir kadroya sahip. Yetenekli oyuncuları var. Genç oyuncularla, tecrübeli ve yabancıların kombinasyonunun bence ileride daha da iyi olacağını düşünüyorum. Onlara hem Euroleague'de, hem de Türkiye Ligi'nde tüm kalbimle başarılar diliyorum. Ama tabiki şu da bir gerçek ki, Türkiye Ligi geçen senelerdeki gibi çok rahat geçmeyecektir. Çünkü Galatasaray, Beşiktaş, Karşıyaka, Efes Pilsen, Türk Telekom hep yüksek hedefleri olan kulüpler. O yüzden özellikle Play-Off'lar zor ve güzel maçlara sahne olacaktır. O yüzden Fenerbahçe'ye başarılar diliyorum."

"SPONSORLUKLARDAN SONRA BASKETBOLA OLAN İLGİ ARTTI"

PAOK'un yıldız oyuncusu, Ülker Grubu'nun Türk basketboluna katkılarıyla ilgili şunları söyledi:
"Geçtiğimiz senelere baktığımızda, sadece Ülker ve Efes Pilsen basketbolun lokomotifiydi. Fakat Ülker'in basketbol adına kulüplere sponsor olma kararı aldıktan sonra, özellikle de Fenerbahçe'ye sponsor olduktan sonra basketbola olan ilginin daha da arttığını düşünüyorum. Çok doğru bir karar olduğuna inanıyorum. Çünkü Fenerbahçe, Beşiktaş, Galatasaray her zaman üç büyük kulüp. Her ne sporda olursa olsun, sporun lokomotifi. Bu kulüpler olmadığı sürece hiçbir alanda taraftarın, kamuoyunun ilgisini çekemezsiniz. Dolayısıyla senelerce Efes Pilsen ve Ülker final oynadılar ama tribüne gelen seyirci sayısı çok azdı. Geçen sene biz Efes Pilsen'le final oynadık. Bütün maçlarımızı full tribünlere karşı oynadık. Hangi sporu yaparsanız yapın, seyircisiz olduğu zaman hiçbir anlamı yok. dolayısıyla Ülker'in yapmış olduğu bu yatırım ve destek, basketbol adına çok olumlu ve güzel olduğunu düşünüyorum."

"EFES PİLSEN DE ÜLKER GİBİ YAPARSA GAYET İYİ OLUR DİYE DÜŞÜNÜYORUM"

"Efes Pilsen'in de Ülker gibi destek sağlaması gerekir mi" şeklindeki bir soruya ise Kutluay, "Efes Pilsen de bugüne kadar basketbola çok emek vermiş, büyük başarılar kazanmış bir kulüp. Bu kendi içlerinde verecekleri bir karar. Ama Ülker'in yapmış olduğu bu desteğin ne kadar olumlu olduğunu ve geri dönüşümünün ne kadar iyi olduğu apaçık ortada. Efes Pilsen de böyle bir şey yaparsa gayet iyi olur diye düşünüyorum" yanıtını verdi.

"2010 DÜNYA BASKETBOL ŞAMPİYONASI'NDA KAPTAN OLARAK FORMA GİYMEYİ AMAÇLIYORUM"

2010 Dünya Basketbol Şampiyonası'nda takım kaptanı olarak forma giymeyi amaçladığını ifade eden İbrahim Kutluay, "Net olarak karar vermedim. Tabiki hedefim basketbol yaşantımı Dünya Şampiyonası'nda başarılı bir derece ile noktalamak. Ama tabii ki şartların ne göstereceğini şu anda bilmek zor. Ama bu şekilde noktalamak istiyorum basketbol kariyerimi.

"BENİM İÇİN DÜNYA ŞAMPİYONASI'NDAKİ HEDEF İLK ÜÇE GİRMEKTİR"

2010 Dünya Basketbol Şampiyonası'nda hedefinin ilk üçe girmek olduğunu belirten Kutluay, takımda yıldız oyuncuların bulunmasının dezavantaj değil, avantaj olduğunu ifade etti. Kutluay şöyle konuştu:
"Milli Takım'ın zaten patronu Tanjevic. O nasıl bir kadro seçer, nasıl bir kadroyla oynamak ister, onun bileceği bir iş. Onun sorumluluğu altından bir olay. Geldiği günden itibaren de 2010 hedefini belirledi ve geçtiğimiz şampiyonalarda one göre oyuncu tercihlerini yaptı. Bundan sonraki şampiyonalarda da öyle olacağına inanıyorum. Milli Takım'da bir çok yıldız oyuncunun olması dezavantaj değil, her zaman bir avantajdır. Ama önemli olan, o oyuncuların performanslarını en iyi şekilde sahaya yansıtıp, takım olarak oynayabilmesidir. Bundan önceki şampiyonalarda bunu başardık ve Avrupa ikincisi olduk. bazı şampiyonalarda başarısız olsak da Dünya altıncısı olduk Japonya'da. Geçen Avrupa Şampiyonası'nda iyi bir ekiptik, ama şanssız maçlar geçirdik, istediğimiz sonuçları elde edemedik. İlla her başarısızlıktan sonra takım içinde problemler oldu diye göstermenin doğru olmadığını düşünüyorum. Bizim geçen seneki havamız gayet iyiydi. İyi çalışmıştık, ama şampiyonada başarılı olamadık. Bu demek değil ki bundan sonraki şampiyonalarda böyle olacak. Avrupa'da birçok takım şampiyonluk hedefiyle yola çıkıyorlar, ama sonucunda bir takım şampiyon oluyor. Avrupa şampiyonu ya da Dünya şampiyonu olmak çok kolay şeyler değil. Tabii ki evimizde olacak bir şampiyonada hedefimizin ilk üçten aşağı olmaması gerekir. çünkü çok yetenekli oyunculara sahibiz. Avrupa'da ve dünya çapında ismi olan çok önemli oyuncular var kadromuzda. Benim için Dünya Şampiyonası'ndaki hedef ilk üçe girmektir."

"YILDIZ OYUNCU OLABİLECEK KAPASİTEDEKİ BASKETBOLCULARIN BAŞINDA ÖMER AŞIK GELİYOR"

Kutluay, bir soru üzerine Türk basketbolcuları ise şöyle değerlendirdi:
"Hidayet, Mehmet ve Kerem kendilerini ispatlamış oyuncular. Yurtdışında gözönünde olan oyuncuları bir yana koyarsak, genç oyunculara baktığımızda basketbol kamuoyunda iyi oyuncu ve yıldız oyuncu olabilecek kapasitedeki basketbolcuların başında Ömer Aşık geliyor. Hem çok yetenekli bir oyuncu, hem çok çalışkan, hem tüm yüreğini sahaya koyan savaşçı bir oyuncu. Fizik olarak da çok önemli artıları var. o yüzden benim hem duyduğum, hem de gördüğüm kadarıyla Ömer Aşık ileride çok önemli yerlere gelecektir diye düşünüyorum. Mehmet Okur ve Hidayet Türkoğlu adına çok sevinçliyim, çünkü hem Türkiye'yi iyi bir şekilde temsil ediyorlar, hem de kariyerlerine önemli başarılar katıyorlar. Bundan sonra önlerinde daha uzun bir süre var. Bu süre zarfında çok daha büyük başarılar kazanacaklarına inanıyorum. Keza İspanya'da oynayan Kerem deiyi bir çıkış yakaladı. Onun da ileride daha iyi olacağını düşünüyorum."

"TÜRKİYE'DE EN İYİ BASKETBOLCU BENCE HARUN ERDENAY'DI"

"Türkiye'deki en iyi basketbolcu sizce kimdir" sorusunu ise milli oyuncu, "Basketbol oynamayı bırakanlardan birini söylemek istiyorum. Türkiye'de en iyi basketbolcu bence Harun Erdenay'dı. Hem kişiliği, hem basketbol zekası, yeteneği, hepsini bir araya koyarsak, şu ana kadar bence en iyi onun olduğunu söyleyebilirim" şeklinde yanıtladı.

"BASKETBOL OYUNCULUĞUNU BIRAKTIKTAN SONRA ANTRENÖR OLMAYI DÜŞÜNMÜYORUM"

Basketbol oyunculuğunu bıraktıktan sonra antrenör olmayı düşünmediğini de vurgulayan İbrahim Kutluay, "Antrenör olmamak konusunda kararım kesin. Ama bu kadar senedir basketbolun içindeyim, mutlaka spor ile ilgili yapacak çok şey olduğuna inanıyorum. Ama sporun neresinde olurum ona kesinlikle karar vermiş değilim. Önümde daha 3-4 sene var. Bu süre zarfında hem basketbol kariyerimi noktaladıktan sonra kendime de zaman ayırmak istiyorum. Belli bir süre dinlenip, aileme zaman ayıracağım. Ondan sonra ne yapmam gerekiyorsa onu yapacağım, ama şu anda almış olduğum bir karar yok" dedi.

"SELANİK TAM BİR BASKETBOL ŞEHRİ"

"Atina ile Selanik şehirlerinden hangisi size göre daha cazip" şeklindeki soruya ise milli basketbolcu şu yanıtı verdi:
"İki şehri değerlendirecek kadar burada zaman geçirmedim. Ama Atina'da güzel günler geçirdim. atina daha büyük bir şehirdi. Oradaki yaşantı daha farklıydı. Buranın en güzel tarafı, insanların basketbola inanılmaz derecede ilgi göstermesi. Yunanistan'da basketbol her zaman ilgiyle izleniyor. Selanik diğer şehirlerden daha farklı. Burası tam bir basketbol şehri diyebilirim. Burada basketbolcuya olan ilgi, alaka, destek çok üst seviyede. Şu an buradan memnunum, ama Selanik ile Atina arasındaki tercihimi sezon sonunda yapsam daha iyi olur diye düşünüyorum."

"FENERBAHÇE'Yİ HER ZAMAN FAVORİ OLARAK GÖRÜYORUM"

Beko Basketbol Ligi'ndeki favorisinin Fenerbahçe Ülker olduğunu vurgulayan İbrahim Kutluay, sözlerini şöyle tamamladı:
"Hem geçen senenin şampiyonu Fenerbahçe. Hem de iyi bir kadroya sahip. Sadece sahada oynayan oyuncular değil, kenarda oturan oyuncular da çok kaliteli. daha önce de söylediğim gibi Play Off'ların çok çekişmeli geçeceğine inanıyorum. Hem taraftar desteği ile hem de Fenerbahçe'nin Play-Off'larda daha iyi oynayacağına inandığım için Fenerbahçe'yi her zaman favori olarak görüyorum. Zaten kalbimden geçen de Fenerbahçe'nin şampiyonluğu."