‘YüreÄŸimi titretecek bir erkek çıkmadı karşıma’

FOTOÄžRAFLARLA TÃœRKAN ÅžORAY    Â

‘Sinema Benim AÅŸkım’, Türkan Åžoray’ın hayatında sunuculuÄŸunu da yaptığı ilk televizyon programı... Bu proje nasıl oluÅŸtu, nasıl geliÅŸti?      Â

Dünyada da bunun bir örneÄŸi yok herhalde. Bir sinema sanatçısı, ilk kez kendi hayatını kendi anlatıyor. Filmleri, rol arkadaÅŸları, o dönem yaÅŸanan olaylar... Her ÅŸey ekrana yansıyor o dönemin tazeliÄŸi ve heyecanı içinde.   Â

Türkan Hanım bu programla ve konuklarınızla birlikte sizin hayatınız da bir film şeridi gibi ekrandan geçiyor, öyle değil mi?
 
Aynen öyle... Her ÅŸeyi yeniden yaÅŸamanın heyecanı çok baÅŸka.      Â

Geçenlerde Cüneyt Arkın size olan aÅŸkını itiraf etti bu programda...             Â

Canım benim, o çok esprili bir programdı. Onun iltifat şekliydi. Türkan Şoray’la film çektiği arkadaşları arasında elbette bir aşk var. Ama bu yorumlanamaz bir aşk. Onlarla her şeyi paylaşmışız. Öyle bir yakınlık ?oluyor ki aramızda, canımız cigerimiz oluyoruz birbirimizin. O zaman bitmeyen tükenmeyen bir aşk oluyor bu.

Bu program Türkan Åžoray’ın bilindikleriyle bilinmediklerini de gözler önüne seriyor.. .   Â

Evet... Ben çok mutluyum. Yaptığım ÅŸeyi çok inanarak yapıyorum, çok heyecan duyarak yapıyorum.  Â

‘HÂLÂ TAM BÄ°R ?OYUNCUYUM DÄ°YEMÄ°YORUM’       Â

Türkan Hanım, eskiden, televizyonun olmadığı dönemlerde milyonlar sinemaya koşardı. Şimdi ise milyonlar televizyon dizilerini heyecanla ve merakla izliyor. Türkan Şoray dizilerdeki oyunculukları nasıl değerlendiriyor, vasat mı, iyi mi, iyinin ?üstü mü?

Oyunculuk her yerde oyunculuk. Sinema filmi olabilir, dizi olabilir... Şimdi gençler ön planda. Çoğu eğitimli bu gençlerin. Bizler sinemaya ilk girdiğimiz zaman elimizi kolumuzu nereye koyacağımızı bilemiyorduk. Film çeke çeke öğrendik. Sinemayı filmleri çekerek öğrendik. Ben hâlâ tam bir oyuncuyum diyemiyorum. Bu işin sonu yok, ‘Oldum’ diyebileceğiniz bir nokta da yok. Bu nedenle genç arkadaşlarımız da kamera önüne geçe geçe daha da ustalaşacak.

‘YAĞMUR KENDİ AYAKLARI ?ÜZERİNDE DURUYOR’

(Sohbetimizin tam bu bölümünde kapı çalıyor ve Yağmur eve geliyor. Kısa bir sohbetin ardından da odasına çekiliyor…)

Yağmur, Amerika’da dizi ve film yapımcılığı konusunda eğitim aldı, şimdi durum nedir?

Okulu bitti… Amerika’da medya master’ı da yaptı. Burada sosyoloji okudu. Ve Yağmur artık çalışıyor, işten geldi.

Demek eli artık ekmek tutmaya başladı…

Evet, ne mutlu bana. Kızım kendi ayakları üzerinde duruyor. Allah’a şükürler olsun.

Ana-kız ortak bir proje düşünmediniz mi hiç?Â

Yağmur’a sürekli film ve dizi teklifleri geliyor zaten. Yıllardır teklif alıyor o. Ama hep eğitimini düşündü Yağmur. Daha çok iyi bir iş kadını olmanın peşinde şimdi.

Aslında YaÄŸmur’un genlerinde var oyunculuk. Babası Cihan Ãœnal, annesi Türkan Åžoray…  Â

Artık eğitimi bitti, çalışma hayatı başladı. Dedim ya kendi ayakları üzerinde duruyor. Şayet isterse şimdi oyunculuk yapabilir. Bugüne kadar yapsaydı, eğitim hayatına sekte vurabilirdi. Bir kadının okuması çok önemli, ben buna çok önem veriyorum.

Yağmur sizi mutlu etti, siz de filmlerinizle Türkiye’yi mutlu ettiniz… Ve şimdi hayranlarınız da gerçekten artık Türkan Şoray’ın da mutlu olmasını istiyor… Bir hayat arkadaşı, bir can yoldaşı olsa diye düşündüğünüz olmuyor mu hiç?

Öyle bir ihtiyaç hissetmiyorum. Kendi kendime yetiyorum ben. Dostlarım, arkadaşlarım, mesleğim, kızım, sevenlerim… Ama aslında fena da olmaz… Koluna girsem, başımı omzuna koysam ve ormanda yürüyüş yapsak… Olursa fena olmaz ama olmasa da önemli değil artık.
Zaten aÅŸksız da olmaz… Elbette, ben duygusal bir kadınım. YüreÄŸimi titretmeden bir erkek hayatıma giremez. Öyle bir erkek de yıllardır çıkmadı karşıma.  Â

Röportajın devamı Hafta Sonu dergisinde...