Tedavi edilmeyen ağrı cinsel yaşamı bozuyor
Güncelleme Tarihi:
Birsel SANCAR
Oluşturulma Tarihi: Aralık 16, 2005 00:00
Klinik Farmakoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Cankat Tulunay, Türkiye’de her 100 kişiden 80’inin ağrısına yanlış teşhis konulduğunu belirterek, ‘Hastalar boş yere ağrı çekiyor. Oysa doğru teşhis ve tedaviyle ağrıların yüzde 90’ı dindirilebiliyor’ dedi.
Prof. Dr. Cankat Tulunay, Türkiye’nin 7 bölgesinde 4 bin kişide yapacakları çalışmayla Türkiye’nin ağrı haritasını çıkaracaklarını söyledi.
Türkiye’de doktorların ağrı tedavisinde başarısız olmalarının nedenlerini açıklayan Prof. Tulunay, ‘Doktorların ağrı konusundaki eğitimi yetersiz. Hastalara doğru teşhis konulamıyor. Hastaların uyuşturucu korkusu, ağrı kesicilerin yan etkisinden korkmaları, ağrı kesicilere direnç gelişeceği korkusu nedeniyle sorunlar çıkıyor’ dedi.
En sık görülen ağrı türlerini sıralayan Prof. Tulunay, ‘Bel, alt sırt, diz, baş, bacak, eklem, omuz, boyun, kalça, el ve üst sırt ağrıları hastaları mağdur ediyor. Kadınlar en çok migren ağrısından şikayet ediyor. Çünkü ülkemizde kadınların yüzde 11’inde migren var, bu oran erkeklerde yüzde 3. Kadınlar her zaman ağrı konusunda erkeklerden daha çok acı çekiyor’ diye konuştu.
ERKEKLER AĞRI KONUSUNDA ÇOK ŞANSLI
Kadınlarda migren ağrısının erkeklere göre 5 kat fazla olduğunu belirten Prof. Tulunay, ‘Bunun temelinde erkeklerin deşarj olma mekanizmalarının fazla oluşu yatıyor. Erkek strese girince kadını dövüyor, küfrediyor, maç izliyor, içiyor, rahatlıyor. Kadınlar bunların hiçbirini yapamıyor. O yüzden de en çok kadınlar ağrıdan kıvranıyor’ dedi.
Türkiye’de ağrı kesici tüketiminin hızla artığına değinen Prof. Tulunay, ‘2004 yılında 62 milyon kutu ağrı kesici tüketilirken bu rakam 2005’de 92 milyon kutuya çıktı.
Basit ağrı kesicilerden de 72 milyon kutu satıldı. Bunda SSK hastanelerinin devri büyük rol oynadı. Tüketimde yüzde 50’lik artış var’ diye konuştu.
İlaç prospektüslerinin anlaşılmaz olduğuna da değinen Prof. Tulunay, ‘Sağlık Bakanlığı önümüzdeki yıl bir çalışmaya başlıyor. Artık ilaçların içinde halkın anlayacağı dille yazılmış bilgi notları olacak’ şeklinde konuştu.
Yurtdışında ‘etodolac’ etken maddeli ilaçların kullanım alanının çok sınırlı olmasına karşın Sağlık Bakanlığı’nın bu ilaçların kullanım alanını genişlettiğini belirten Prof. Tulunay, ‘Umarım bu yanlıştan dönerler. Çünkü bu ilaç yurtdışında sadece romatizmaya karşı kullanılıyor. Bizde ise bel, baş ağrılarına karşı bile kullanılıyor’ diye konuştu.
Türkiye’de doktorların ağrı tedavisinde başarısız olmalarının nedenlerini açıklayan Prof. Tulunay, ‘Doktorların ağrı konusundaki eğitimi yetersiz. Hastalara doğru teşhis konulamıyor. Hastaların uyuşturucu korkusu, ağrı kesicilerin yan etkisinden korkmaları, ağrı kesicilere direnç gelişeceği korkusu nedeniyle sorunlar çıkıyor’ dedi.
En sık görülen ağrı türlerini sıralayan Prof. Tulunay, ‘Bel, alt sırt, diz, baş, bacak, eklem, omuz, boyun, kalça, el ve üst sırt ağrıları hastaları mağdur ediyor. Kadınlar en çok migren ağrısından şikayet ediyor. Çünkü ülkemizde kadınların yüzde 11’inde migren var, bu oran erkeklerde yüzde 3. Kadınlar her zaman ağrı konusunda erkeklerden daha çok acı çekiyor’ diye konuştu.
ERKEKLER AĞRI KONUSUNDA ÇOK ŞANSLI
Kadınlarda migren ağrısının erkeklere göre 5 kat fazla olduğunu belirten Prof. Tulunay, ‘Bunun temelinde erkeklerin deşarj olma mekanizmalarının fazla oluşu yatıyor. Erkek strese girince kadını dövüyor, küfrediyor, maç izliyor, içiyor, rahatlıyor. Kadınlar bunların hiçbirini yapamıyor. O yüzden de en çok kadınlar ağrıdan kıvranıyor’ dedi.
Türkiye’de ağrı kesici tüketiminin hızla artığına değinen Prof. Tulunay, ‘2004 yılında 62 milyon kutu ağrı kesici tüketilirken bu rakam 2005’de 92 milyon kutuya çıktı.
Basit ağrı kesicilerden de 72 milyon kutu satıldı. Bunda SSK hastanelerinin devri büyük rol oynadı. Tüketimde yüzde 50’lik artış var’ diye konuştu.
İlaç prospektüslerinin anlaşılmaz olduğuna da değinen Prof. Tulunay, ‘Sağlık Bakanlığı önümüzdeki yıl bir çalışmaya başlıyor. Artık ilaçların içinde halkın anlayacağı dille yazılmış bilgi notları olacak’ şeklinde konuştu.
Yurtdışında ‘etodolac’ etken maddeli ilaçların kullanım alanının çok sınırlı olmasına karşın Sağlık Bakanlığı’nın bu ilaçların kullanım alanını genişlettiğini belirten Prof. Tulunay, ‘Umarım bu yanlıştan dönerler. Çünkü bu ilaç yurtdışında sadece romatizmaya karşı kullanılıyor. Bizde ise bel, baş ağrılarına karşı bile kullanılıyor’ diye konuştu.