Sinema

Babam bir transseksüel

Transamerica

Yön: Duncan Tucker

Oyn: Felicity Huffman, Kevin Zegers, Fionnula Flanagan, Elizabeth Pena, Graham Green

Bree, yıllarca parasını biriktirdiği, kadınlığa adım atacağı ameliyata birkaç gün kala ansızın gelen bir telefonla sarsılır. Telefondaki ses, Bree’in hayatında erkek olarak girdiği tek cinsel ilişkinin ürünü olan oğlu Toby’nin hapishanede olduğunu söylemektedir. Psikiyatrı, oğluyla görüşmeden ameliyat için gerekli olan imzayı vermeyeceğini söyler. Bree kefaleti öder ve kendisini oğluna Kiliseler Birliği’nden gelen yardımsever bir kadın olarak tanıtır...

Gerçekten sıradışı bir öykü değil mi? Filmin ikinci yarısında, Toby’nin sunacağı sürprizleri de hesaba katarsak Transamerica’nın tam anlamıyla radikal bir öyküye sahip olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.

Geçtiğimiz yıl Ang Lee’nin Brokeback Mountain’ı çok konuşulsa da, farklı cinsel tercihler üzerine Transamerica filmi çok daha tartışma yaratacak söylemler ortaya attı. Üstelik bu söylemlerin içine kutsal aile kurumunu da kattı. Filmin en büyük başarısı ise böylesine dramatik, radikal bir öyküyü mizahi bir dille perdeye taşıyabilmesi. Geçtiğimiz yıl Berlin’de En İyi Film ödülü kazanan Transamerica’nın en büyük kozu ise Desperate Housewives’dan tanıdığımız Felicity Huffman. En İyi Kadın Oyuncu Oscar’ını haksız bir şekilde kaybedip, Altın Küre ile yetinmek zorunda kalan Huffman’ın performansı tek kelimeyle muhteşem. Transamerica, sarsıcı öyküsü, etkileyici oyunculukları ve Oscar’a aday gösterilen müziğiyle büyük övgüleri hak ediyor. Tartışmasız haftanın en iyisi.

Şeytanın gününde gösterime girdi

The Omen

Yön: John Moore

Oyn: Predrag Bjelac, Liev Schreiber, Carlo Sabatini

Richard Donner’ın 1976 yılında çektiği "Omen"ın yeni versiyonu, tüm dünyada aynı anda, 6 Haziran 2006’da, diğer bir deyişle yüzyılda bir kez gerçekleşen 06/06/06 tarihinde vizyona girdi. Bu tarihin özel anlamı ise İncil’de Şeytan’ın numarası kabul edilen 666 ile olan yakın ilişkisi. Bazıları bu tarihte, 666 ile işaretlenmiş birinin doğumuyla dünyanın felaketlerle sarsılacağına, hatta kıyametin kopacağına inanıyor. Omen her şeyiyle, 1976 yapımı filmin izinden gidiyor. Aradaki en büyük fark ise yeni filmin 06/06/06 tarihinde vizyona girmiş olması. Ancak aradan 30 yıl geçse de, her gün yeni bir kıyamet senaryosunun ortaya atıldığı şu günlerde büyük ilgi çekmesi bekleniyor. Yeniden çevrimde öykü 2001’de başlıyor. Roma’da yaşayan Amerikalı diplomat Robert Thorn, hamile karısının doğum esnasında çocuğunu kaybediyor. Karısı üzülmesin diye, ölü çocuğunu yeni doğmuş başka bir çocukla değiştirip karısına veriyor. Damien beş yaşına geldiğinde, yani şeytanın yeryüzüne dönme tarihi olan 06.06.2006 yılına yaklaşıldığında garip olaylar meydana geliyor.

Harrison Ford internet suçlularının peşinde

Firewall

Yön: Richard Loncraine

Oyn: Harrison Ford, Paul Bettany, Virginia Madsen

Bilgisayar güvenlik uzmanı Jack Stanfield’ın, bankacılık sektörü için hazırladığı güvenlik programlarına kusursuz gözüyle bakılmaktadır. Ancak Jack’in önemli bir zaafı, sisteminin de en büyük zayıflığıdır. Bu zaaf kurnaz bir hırsız tarafından keşfedilir... Firewall, son dönemde ülkemizde de iyice artışa geçen internet korsancılığını konu alan, oldukça taze bir öyküye sahip. Ancak karakterler ve anlatım bildik. Harrison Ford her zamanki gibi iyi aile babasını oynuyor. Yine hem ailesini, hem de toplumu korumak zorunda. Gariptir bunca klişeye ve başarısız finaline rağmen film kendini izlettirmeyi başarıyor.

Animasyon dalında bir başyapıt

Howl’s Moving Castle

Yön: Hayao Miyazaki

Sen: Hayao Miyazaki, Diana Wynne Jones

Animasyon sinemasının yaşayan efsanesi Hayao Miyazaki, kendisine Oscar kazandıran Spirited Away’in (Ruhların Kaçışı) ardından emekliliğe ayrılmıştı. Ancak bazı gelişmeler, büyük ustanın tekrar sinemaya dönmesine ve bu hafta vizyona giren Yürüyen Şato adlı başyapıtına imza atmasına vesile oldu. En İyi Animasyon dalında Oscar’a aday gösterilen ve ünlü imdb.com sitesinin kullanıcıları tarafından sinema tarihinin en iyi 13. animasyonu seçilen Yürüyen Şato, Amerikalı yazar Diana Wynne Jones’un 1986 tarihli aynı adlı kitabından uyarlama. Kötülükler Cadısı’nın büyüsüyle 90 yaşında bir kadına dönüşen ve kendisine büyü yapıldığını söylemesi yasaklanan güzel Sophie’nin, yürüyen bir şatonun içinde yaşayan Howl adlı büyücüyle yaşadığı maceralarını konu alıyor. İki yıl önce IF İstanbul’da gösterilen Yürüyen Şato, animasyon meraklılarının kaçırmaması gereken bir başyapıt. Türkçe dublajında Oya Küçümen, Ziya Kürküt, Ülkü Ülker gibi başarılı isimleri dinleyeceksiniz.

Bumerang kuşağını anlatıyor

Failure to Launch

Yön: Tom Dey

Oyn: Matthew McConaughey, Sarah Jessica Parker, Zooey Deschanel

Tripp (Matthew McConaughey) 35 yaşına geldiği halde hálá ailesinin yanında yaşamaktadır. Bu duruma son vermek isteyen anne ve baba, oğullarını baştan çıkaracak Paulo (Sarah Jessica Parker) adında profesyonel bir danışmanı devreye sokar. Düş Yakamızdan, son dönemde Amerika’da aile ortamından kopmak istemeyen, ’bumerang jenerasyonu’ veya ’uçuşa geçemeyenler’ gibi deyimlerle anılan, 30’lu yaşlardaki gençlerin iyice arttığını gösteren sosyal araştırmalardan yola çıkıyor. Başrol oyuncusu Matthew McConaughey’nin konuyla ilgili açıklaması ilginç: "Amerika’da eskiye kıyasla çok farklı bir durum var. Çocuklar artık büyüdüğü halde evden ayrılıp kendi başına hayat kurmak istemiyorlar. Bu artık sosyal fenomene dönüştü." Açıklamaların ciddiyeti sizi yanıltmasın, filmin sosyal yaralara parmak basmak gibi bir derdi yok. Sadece bireysel yaşamın doğal sorunlarıyla dalgasını geçen, "izle ve unut" tarzı bir Hollywood komedisi.

Luc Besson sunar

Bandidas

Yön: Joachim Roenning, Espen Sandberg

Oyn: Penelope Cruz, Salma Hayek, Steve Zahn, Dwight Yoakam

1888 Meksika’sında geçen film, biri eğitimli bir Avrupalı, diğeri ise köylü iki kadının, güçlerini birleştirerek banka soygunu yapmasını konu alıyor. Vahşi Batı’da erkeklere meydan okuyan zoraki banka soyguncularını ise iki Latin güzel Penelope Cruz ve Salma Hayek canlandırıyor. Bandidas, yapımcısıyla anılması gereken yapıtlardan birisi. Luc Besson yine öyküyü (yazar kadrosunda yer alıyor) ve konsepti oluşturup filmini genç isimlerin ellerine bırakmış.