Silence Beach’te güzel seçtim...

BU KEZ AKDENİZ’DEN

Y.Sinan TANYILDIZ

18 Temmuz Cuma günü Adana’dan yola çıktığımda başıma bunların geleceğini bilemezdim tabii. Pink Organizasyon’un Yönetim Kurulu Başkanı Namık Kemal Biçer, 2100 yataklı ve 4000 kişi kapasiteli bu tatil köyünün açılışını organize edeceğini söylemeseydi, Çukurova’nın 45 derece sıcağında işimin başında olacaktım.

Yine de izlenimlerimi sizlere aktarmak istiyorum tabii...

Ordu ili Mesudiye ilçesinden yola çıkan Korkmaz Kardeşler, dünyanın dört bir tarafında taahhüt işlerine girişerek ERKO şirketler topluluğunu kurmuşlar. Sonra da akıllarına otel yapmak gelmiş, ancak bu otel şanlarına yakışır bir otel olmalıydı. Karar vermişler, Manavgat’ta Silence Beach isimli tatil köyünü hizmete sokmuşlar. İlk gittiğimde ve ERKO Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Erhan Korkmaz’la tanıştığımda otelin % 80’i doluydu. Almanlar, Ruslar ve dünyanın dört bir tarafından konuklar otelin benimle birlikte konuklarıydı...

Açılış 19 Temmuz’da, mutlaka geleceksin, dendiğinde “Evet, geleceğim” diye söz verdim. Tabii ki Çukurova’nın topraklarında yetişen insanlar söz verince bunu yerine getirir. Hele organizasyonu Adanalılar gerçekleştirecekse, yan çizmek mümkün değildir.

Öğrendim ki davetliler arasında benim yakından tanıdığım ve çok sevdiğim ustalarım da var. Değerli yazarımız, ağabeyim Oktay Okşi, Tufan Türenç de davetliler arasındaydı. Onların yanında olmak ve İstanbul’dan gelecek olan diğer gazeteci arkadaşlarla hasret gidermek amacıyla yollara düştüm, böylece Korkmaz Kardeşler’in Türkiye’ye hediye ettiği bu otelin açılış törenine de iştirak etmiş oldum.

Antalya Temsilcimiz Dursun Gündoğdu, ETV’nin Genel Yayın Müdürü Mehmet Yönden, Gila Benmayor, Oya Berberoğlu ile sabahlara kadar eski günleri andık. Yazıişleri Müdürümüz Nejat Seçen son ana kadar gelecekler arasındaydı ama gelemedi. Ve biz iki gece hep nostalji yaptık...

Tatil Köyü’ne adım attığım ilk gün çok ilginçti...

Sevgili Namık “Nerde kaldın, güzellik kraliçesi seçeceğiz, jüride sen de varsın...” deyince apar topar salona girdik ve jürideki yerimi aldım. Yanımda iki Rus gazeteci vardı. Tabii ikisi de bayandı. Bana gülümsediler. Ellerindeki kağıda bakıp İngilizce; “Hoşgeldin Serdar Devrim...” dediler...

“Nooooooooooooooooo...” diye itiraz ettim tabii... “Serdar şimdi harıl harıl çalışıyor. Ben onun temsilcisiyim, bana sizinle ilgilenmemi söyledi” diyerek elimi uzattım ve böylece tanışmış olduk.

Son ana kadar davetliler listesinde Serdar Devrim de vardı ve asıl jüri Serdar Devrim’di. Onu ben temsil ettim... He he he!... İki Rus gazeteciyle ilgilenirken güzellere oy verdim, benim oy verdiğim güzel sonuncu oldu. Lakin artık Rusya’da iki gazeteci arkadaşım var ve beni hep Serdar’ın temsilcisi Sinan olarak hatırlayacaklar... Bu bile birşey...

Sevgili Serdar, Hürriyetim.com dünyaya yayın yapıyor. Eminim ki beni Moskova’ya gönderir, ordaki izlenimlerimi yazmamı istersin. Çok zor bir görev ama hatırın için giderim. Ne olacak, Rusya şurası...

Evet, Silence Beach Oteli’nin açılış hikayesi de böylece sona erdi. Rüya gibi birşey. Bu arada Mehmet Ali Erbil, Seda Sayan da konser vermiş... Bir ara görür gibi oldum ama sonra onları kaybettim. Umarım birşey atlamadım...

Ve pazar günü Çukurova’ya döndüğümde, pazartesi sabahı işe başladığımda neden benim sahillerimde bu tür tatil köyleri yapılmaz diye hayıflandım. Sonra da iyi ki Hilton Otelleri, Seyhan Oteli, Zaimoğlu Oteli, Sultaşa, Gondol, Barbarossa, Best, Mamure, Yaka, Sürmeli Otelleri ve daha yüzlerce otelimiz var diye teselli buldum...


Serdar’ın cevabı : Yok! Cevap hakkımı saklı tutuyorum... Bu arada, “Benim yerime iki Rus gazeteciyle el sıkışıp, güzellik yarışması jüriliği yapan üstelik de yanlış atı... pardon yanlış güzeli seçen” kadim dostum Sinan, bu arada... titre!