Erkeklerde sertleşme bozuklukları (İktidarsızlık) tedavisi ve penil protez

Güncelleme Tarihi:

Erkeklerde sertleşme bozuklukları (İktidarsızlık) tedavisi ve penil protez
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 27, 2021 12:27

Sertleşme bozuklukları 40 yaş üzerindeki erkeklerde en sık karşılaşılan cinsel işlev bozukluklarından birisidir. Genel bir tanımlama yapmak gerekirse sertleşme bozukluğu erkeğin penisinin cinsel ilişkiyi sağlayacak düzeyde sertleşememesi veya bu sertliği sürdürememesidir. Günümüzde gerek yaşlanmaya bağlı bir bozukluk olarak görülmesi, gerekse kolay dile getirilemeyen bir rahatsızlık olması nedeniyle doktora başvuruda hastalar oldukça zorlanmaktadır. Bu durum hastada psikolojik stres ve depresyona neden olabildiği gibi evlilik hayatında da çeşitli çatışmaları ve huzursuzluğu beraberinde getirmektedir.

Sertleşme bozukluğu nedeniyle üroloji uzmanına başvuran hastalarda genel muayene yanı sıra dikkatli bir kalp damar hastalığı öyküsü alınması gerekmektedir. Sertleşme bozukluğunun damarsal bir problem nedeniyle olabileceği ve sigara, şeker hastalığı ve kolesterol yüksekliği gibi kalp damar sağlığını etkileyen faktörlerin sertleşme bozukluğuna neden olabileceği unutulmamalıdır. Bazı hastalarda sertleşme bozukluğu kalp krizi veya inme gibi hastalıkların ikaz ışığı olabilmektedir. Bu nedenle sertleşme bozukluğu olan tüm hastalar bu gözle değerlendirilmeli ve gerekirse bir kardiyoloji hekimi tarafından muayene edilmelidir. Prostat kanseri cerrahisi gibi ameliyatlar sonrasında da sertleşme bozukluğu görülebilmektedir.

Sertleşme bozukluğu tedavisi üç basamaklı bir tedavi şeklinde yapılmaktadır. Tespit edilmiş ciddi bir kalp damar sorunu olmayan hastalarda ilk basamak tedavide ağız yoluyla alınan sertleşmeye yardımcı ilaçlar kullanılmaktadır. Bu ilaçlar ilişki öncesi veya günlük kullanım şeklinde olabilir. Özellikle genç yaş ve sık ilişki öyküsü olan hastalarda günlük kullanılan ilaçlar daha fazla yarar sağlamaktadır. Bu ilaçların mutlaka üroloji uzmanı tarafından önerildiği takdirde kullanılması gerekir. Çünkü bu ilaçlar özellikle kalp ilaçları ile birlikte ciddi yan etkilere sahip olabilmektedir. Bu ilaçların kullanımında yaşanan bir başka zorluk ise baş ağrısı, kızarıklık ve ateş basması gibi bazı yan etkileridir. Bu yan etkiler nedeniyle özellikle ileri yaş veya kalp damar hastalığı olanlarda ilaçların kullanımı sınırlı hale gelebilmektedir. İlaç tedavisinden fayda görmeyen hastalarda günümüzde ESWT adı verilen vücut dışı ses dalgası tedavisi kullanılabilir. Bu ses dalgaları ile peniste yeni damar oluşumunun tetiklendiği ve penisin hem sertleşme kapasitesinin arttığı hem de ilaçlardan fayda görür hale geldiği ile ilgili yayınlar mevcuttur. Bunun dışında PRP gibi bazı alternatif tedaviler de mevcuttur.

İlaç tedavisinden fayda görmeyen veya bu ilaçları kullanmak istemeyen hastalarda ise ikinci basamak tedavide penis yapılan sertleşme sağlayıcı ilaç enjeksiyonları vardır. Bu iğnelerin her ilişki öncesi hasta tarafında penise yapılması gerekir. Bu iğneler özellikle sık ilişki bildiren hastalarda çok kullanışlı değildir. Ayrıca enjeksiyon yerinde ağrı yapması ve bazen ağrılı sertliğin kalıcı olması gibi yan etkileri mevcuttur. Bu nedenle iğne tedavisi ilişki sıklığı az olan, el becerisi yüksek ve ek hastalıklar nedeniyle lokal tedavi isteyen hastalarda sınırlı kalmaktadır.

Sertleşme bozukluğu olan ve ilaç/iğne tedavisinden fayda görmeyen hastalarda üçüncü basamak tedavi ise penil protez ameliyatlarıdır. İlaç tedavisinin riskli olduğu hastalar da bu tedaviyi seçebilmektedir. Penil protez ameliyatları sertleşme bozukluğu tedavisinde %100’e yakın başarı sağlamaktadır. Bu ameliyatlarda penil protez penis içine yerleştirilmekte ve dışardan görünmemektedir. Penil protezler günümüzde mallable (tek parçalı) ve inflable (çok parçalı) olmak üzere iki tiptir. Mallable, yani tek parçaları penil protezler sürekli ereksiyon hali sağlamaktadırlar.  İnflable penil protezler ise iki ya da üç parçadan oluşurlar. Bu parçalarda pompa ve rezervuar sistemleri olmaktadır. Pompa hastanın skrotumuna, yani testislerinin üst kısmına yerleştirilirken rezervuar hastanın karın alt bölgesine yerleştirilmektedir. Yaklaşık 60-90 dakikada tamamlanan bu işlemden sonra hasta protezin pompası yardımıyla kendi istediği zaman sertleşebilmekte ve yine kendisi protezi pompa üzerindeki özel bir düğme aracılığıyla eski haline getirebilmektedir. Bu nedenle çok parçalı penil protezler hastalar tarafından daha çok tercih edilmektedir. Protez tipi seçilirken hastanın tercihi kadar önemli bir başka konu hastanın el becerisidir. Zira çok parçalı penil protez kullanımında protezin pompa sisteminin çalıştırılması ince el becerisi gerektirebilir. Ancak isteğe bağlı sertleşebilme fizyolojik yani doğal penis görevine en yakın hissi vermektedir. Günümüzde penil protez cerrahisi deneyimli üroloji uzmanları tarafından yapıldığında oldukça güvenli bir cerrahi haline gelmiştir. Enfeksiyon önlemlerinin artması ve protez mekaniğinin daha iyi hale gelmesiyle penil protez cerrahisi oldukça yüz güldürücü sonuçlar vermektedir.


İLANDIR

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!