Sadece kaliteli işler yapacağım

Yeni albümüne aşk şarkılarının yanına sosyal içerikli olanları da ekledi

Ve Rafet El Roman da uzun aradan sonra yeni albüm çıkartanlar kervanına katıldı. Bugünlerde klibinde ‘‘Herkese melek dileyen’’ Rafet El Roman; önümüzdeki günlerdeyse ‘‘Liberta’’ ile özgürlükten söz edecek. Zaten kendi de diyor: ‘‘Çoğu sosyal içerikli şarkılar bunlar...’’

Kendinizi bir melek gibi mi görüyorsunuz? Kendimi hiç öyle sanmıyorum.

Sizin meleğiniz var mı?

Ben meleklere inanıyorum. Bazen o kadar zor durumlara düşüyorum ki içinden çıkamadığım anda her şey düzelince, ‘‘Sana mutlaka bir koruyucu, meleğin yardım etti’’ diye düşünüyorum. Ve meleklerime teşekkür ediyorum.

- Klip Ankara'da mı çekildi?

Ankara Nallıhan’da çekildi. Yaklaşık 3 gün sürdü. Oranın ufak bir köy halkını figüran olarak kullandık. Kuş cenneti diye anılıyor. Yıllarca denizin altında kalmış bir dağ. Deniz kuruyunca altından renkli bir yapı çıkmış. Üstünde bilgisayar oynamaları yaptık, ama dağların, başakların renkleri orjinal.

- Artık şarkı kadar klip de önemli sanırım

Bu albümü hazırlarken şöyle bir karar aldım; Rafet El Roman, bugünden sonra sadece kaliteli işler yapacaksın, dedim. Ucuz bir şey yapmamaya kaar verdim. Bundan sonra kalitemden asla taviz vermeyeceğim. Daha önce bazı kliplerimde yeterince bütçe verilmediği için istemediğim şeyleri yapabiliyordum. Ama bundan sonra şirketim para vermezse klip çekmeyeceğim.

- Propagan’da filminde rol almanızın bunda etkisi oldu mu?

Hayır, hiç etkisi yok.

- Sinema projesi var mı?

Evet, yapmak istediğim projelerim var. Bundan sonra çıkacak albümün paralelinde bir de film yapmak istiyorum. ‘‘3 Gün Yaşamak’’ adlı bir film yapacağım. Yönetmenliğini üstlenip, oynayacağım. Sanıyorum mart, nisan gibi çekimler başlayacak. Duygu Dikmenoğlu ile oynamak istiyorum. Çünkü o bana geleceğin Türkan Şoray’ı gibi geliyor. Önce ikinci klibim ‘‘Son Mektup’’ için ona teklifte bulunacağım.

- Kendinizi şapka ile tanıttınız. Bu şapka merakı nerden çıktı?

Seviyorum, ama şapkamdan son günlerde biraz uzaklaştım, 92 yılından beri takıyorum. Bir gün bir arkadaşım bana bir şapka hediye etti. Taktım, çok beğendim. Bence şapka ifadeyi inanılmaz ön plana çıkartıyor. Ben Türkiye’ye gelirken de şapkam vardı.

- Babalık nasıl bir duygu?

Benim için yaşadığım en güzel duyguydu. O an benim için gerçekten çok özel bir an. O günden sonra gerçekten sahip olduğum bir şey olduğunu hissettim. Hep yanında olacağım ve asla ayrılmayacağım tek insan. Ben kızım doğduktan sonra birçok şeyin farkına vardım. Sorumluluk denilen şeyi tamamen anladım. Kesinlikle hafife almıyorum.

- ‘‘Bir Gün Olmazsam’’ adlı şarkı da sanki kızınız için yapılmış gibi...

Evet, bu şarkıyı kızım için yaptım. Bir gün ben olmayacağım. Ona umut vermeye çalıştım. O hayata bağlı oldukça ben daha huzurlu olacağım. Özellikle babalar beni daha iyi anlayacak bu şarkıyı dinledikten sonra.

- ‘‘Liberta’’ adlı şarkı neyi anlatıyor?

Ben 1992 yılından beri El Roman ismini kullanıyorum. Bu ismi 15. yüzyılda yaşamış bir İspanyol masal kahramanından aldım. Ona ithafen bir şarkı. El Romano’yu, El Roman yaptım. Bu şarkı onun hikayesini anlatıyor.

Küçük bir köyde yaşamış ama öyküsü büyük bir kahraman. İspanya’nın Sevilla yöresinde yaşamış, kemancıymış, halkın özgürlüğü için mücadele etmiş.

Rafet’e özel

25 ağustos 1968’de Edirne’de doğdum.

7 yaşında Almanya’ya gittim.

1995 yılında, 27 yaşında Türkiye’ye geldim.

Yılın üç dört ayını Almanya’da geçiriyorum.

1997'de evlendim. Su el Nur adında bir kızım var.