Oyunculuğa ilk adımı işporta tezgahında attım
Güncelleme Tarihi:
‘Hanımın Çiftliği’ dizisinde ‘Kemal’ rolünde izlediğimiz, bu arada ‘Uçurtmanın Kuyruğu’ adlı tiyatro oyununda da baş rolü oynayan Caner Cindoruk, çocukluğunu, Adana’yı, oyunculuğa nasıl başladığını Hafta Sonu’na anlattı .“Babam işportacılık yapardı. Biliyorsunuz, öykü yazarlığı bir meslek değil ne yazık ki ülkemizde. Babam bir köşeye geçip yazardı, işporta tezgahına geçip ben ilgilenirdim insanlarla...”
Doğup büyüdüğü kentte şimdi dizi çekiyor. Oyunculuğu çok beğeniliyor. Kimileri ona ‘sinemanın yeni jön’ü diyor. Geçtiğimiz haftalarda bir de ödül alan oyuncu Caner Cindoruk ile keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.
Adana’da dizi, İstanbul’da ‘Uçurtmanın Kuyruğu’ adlı tiyatro oyunu var... Bu koşturmayı, bu bizim görmediğimiz telaşı anlatır mısın?
İşimi yapıp sorumluluğumu yerine getiriyorum aslında. Bu mekik dokuma, yani kamera karşısından sahneye çıkmak fiziksel olarak yorucu olsa da içsel anlamda çok rahatlatıyor insanı. Ayrıca memleketim Adana’ya dönüp, burada dizi yapmak, burada kamera önüne geçmek çok güzel bir duygu. Kendimi şanslı buluyorum.
Anladığımız kadarıyla Caner Cindoruk’un gerçek aşkı ‘Güllü’ değil, tiyatro... Nasıl başladı bu aşk?
Aslında çocukken başladı diyebilirim. Amcam oyunculuk yapardı ve ben hep onu izlerdim ilkokul yaşlarında. Ortaokulda kendimi okul sonraları Adana Seyhan Belediyesi Şehir Tiyatrosu’nda buldum. Artık benim için çıraklık başlamıştı. Dört yıl öncesine kadar oyuncu olarak çalıştım orada.
Amcan Erdal Cindoruk da tiyatro oyuncusu, onun katkılarından söz eder misin?
Örnek aldığım oyunculardan biridir amcam. Amca-yeğenden çok, usta-çırağızdır biz. Tiyatroya beraber başlamış, beraber büyümüş dört-beş arkadaş ve Erdal Cindoruk bir araya toplandık ve İstanbul Yeni Sahne böylece kuruldu. İyi bir ekibiz, güzel bir aileyiz.
Şimdi İstanbul Yeni Sahne’de ‘Uçurtmanın Kuyruğu’ adlı oyun sergileniyor. Bu oyunla ilgili bilgiler alabilir miyiz?
 |
Rahmetli Savaş Dinçel ustamızın anlatısı olan, çok keyifli ve cesurca yazılmış bir oyun. Erdal Cindoruk rejisini yaptı. Işığından dekoruna ve müziğine kadar her şeyi tiyatromuzun kendi bünyesinde genç arkadaşlarımız tarafından yapıldı. Çok yakın arkadaşım Necip Memili ve ben de oyunda oynuyoruz. Aynı zamanda ikimiz ‘Hanımın Çiftliği’nde de bir aradayız.
Öykü yazarı bir baba ile ev hanımı bir annenin oğlusun. Adanalısın. Çocukluğun ve Adana denildiğinde aklına neler geliyor?
Babam işportacılık yapardı. Biliyorsunuz, öykü yazarlığı bir meslek değil ne yazık ki ülkemizde. Edebiyattan para kazanmak çok güç. Babam öykü yazarlığında ilk ödülünü aldığında gazeteci yığılmıştı işporta tezgahımıza. Hayatım boyunca hiç unutamam o günü. Babam bir köşeye geçip yazardı, işporta tezgahıyla ben ilgilenirdim. İzlemeye küçük yaşta başladım. Sokakları, insanları, Adana’yı... Kısacası, işporta tezgahı oyunculuğumun ilk adımı oldu, orada piştim.