Nehirda Kayan Yıldızlar / Hakan Karahan

Güncelleme Tarihi:

Nehirda Kayan Yıldızlar / Hakan Karahan
OluÅŸturulma Tarihi: Åžubat 02, 2012 14:47

Olmak istediği, hayalini kurduğu kişi ile olduğu kişi arasındaki farkları keşfederek başlayan bir yüzleşme hikâyesi.

Haberin Devamı

Hakan Karahan’ın Nehirde Kayan Yıldızlar adlı romanını bu cümleyle özetleyebiliriz; ancak bu romanı, romanda tanıdığımız Cem karakterinin iç çatışmalarıyla sınırlamak doğru olmaz. Mutsuzluğun kaynağını, başkalarının çizdiği yolda hayatı sorgusuzca yaşayıp kendisi için değerli olanı ihmal etmek hatta unutmak olarak tanımlayan yazar, kurguladığı roman karakteri üzerinden bir hesaplaşma ve yüzleşme hikâyesini okurlarıyla paylaşıyor.

Romanın baş karakteri olan Cem’i yayıncısına verdiği sözü tutamadığı için kendini hırpaladığı bir durumda tanımaya başlıyoruz. Bir yıldır tek satır yazamayan Cem, yaşadığı tıkanmadan dolayı bir hayli sıkıntılıdır. Artık yazamayan Cem, yaşlandığını düşünmeye başlıyor.

Asıl işi yazarlık olan Cem, öğrencilik yıllarında bir süre Amerika’da yaşamış, eğitimini tamamladıktan sonra finans sektöründe çalışmış, daha sonra yapımcılık yapmış.

Haberin Devamı

Cem için yazarlığın en güzel yanı çifte hayat yaşamak; yarattığı karakterler onun için adeta ikinci bir hayat, ikinci bir şans. Ne var ki artık yazamıyor ve bu nedenle kendini bir bakıma ölü gibi hissediyor.

Cem’i, sarsıcı ve keskin bir üslupla yaşadığı hayatı sorgulamaya iten süreç burada başlıyor.

Her yeni günün bir öncekinden farkı yok artık Cem için. İnsanlar moda olanın peşinde koşturup duruyorlar. İnsanlar, mutsuz olduklarında alış veriş yapıyor, birine ihtiyaç duyduklarında ya kitap ya da sinemayla avunmayı tercih ediyorlar. Herkesin birbirine benzediği bir dünyada yeni şeyler, farklı şeyler üretmek artık imkansızdır Cem için.

Cem, öğrencilik yıllarında Amerika’da Maria adlı bir striptizci bir kadınla ilişki yaşar. Beraber oldukları süre zarfında Maria hamile kalır. Maria, bebeğini aldırmaya yanaşmaz, çocuğu doğurmak ister. Baba olmaya hazır olmadığını düşünen Cem kendini baskı altında hisseder. Cem’in kaygılarını fark eden Maria, çocuğunu evlatlık vermeye karar verir. Cem’in Maria’yla olan ilişkisi bu şekilde sona erer. Bu ilişkiyi ve çocuğunu geride bırakıp zaman içinde herşeyi unutan Cem eğitimini tamamlayıp iş hayatına atılır. Yıllar birbirini kovalar, yaşlılık sırası Cem’i gelip yakalar.

Haberin Devamı

 ve çevresindeki insanlarla ilgili hesaplaÅŸmaları devam ederken babasının rahatsızlandığı haberini alır. Babası kanser teÅŸhisiyle hastaneye yatırılan Cem, ölüm düşüncesi karşısında, hayatını anlamlı kılmaya mecbur hissediyor kendini. Ölüm, bilinen son, hâl böyle olunca yaÅŸadığı hayatı anlamlı yaÅŸamak, anlamlı kılmak zorundadır insan. Cem’in sıkıntılarının kaynağı, yıllar önce unuttuÄŸu ama bir ÅŸekilde peÅŸini hiç bırakmayan,  kendi geçmiÅŸidir. Romanın başında yaÅŸadığı hayatla yüzleÅŸmeye koyulan Cem, romanın ilerleyen bölümlerinde kendi geçmiÅŸini karşısında buluverir.   Â

 

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!