Modern çağın en büyük hastalığı

Güncelleme Tarihi:

Modern çağın en büyük hastalığı
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 06, 2013 10:13

Kahretsin çok harikayım! Evet öyleyim. Harikayım. Hatta kimine göre kusursuz ve belki de mükemmelim.

Haberin Devamı

İnsanların uğruna öleceği bir sevgilim, yıllarca arasa bulamayacağı bir işim, muhteşem bir evim, harika bir gardırobum, akıl almaz bir cildim, dayanılmaz saçlarım var. Para dersen bende, başarı dersen bende. Aşk köküne kadar var. Arkadaş, dost gani. Dünyanın da en iyi patronuna sahibim. Mutluluktan ölüyorum. Çünkü mutlu olmak için bunların hepsine birden üstelik de aynı anda sahip olmalıydım ve oldum!

Sizce dünyada bu cümleleri aynı paragrafta kurabilecek kaç tane insan var? Ben söyleyeyim size:“Sıfır”! Hiç kimsenin hayatı bu kadar mükemmel değil ve olamaz da! Her zaman, daha fazlasını isteyen ve elindekiyle mutlu olamayan birileri var. Dünyanın en güzel kadını da, en zengin adamı da, en başarılısı da, hepsi, herkes, hepimiz, mükemmeliyetçiliğimizin kurbanıyız. 

/_np/4534/20064534.jpg


Çünkü mükemmeliyetçilik modern insanın en büyük hastalığı! Mükemmelin uğrunda mutsuz olan bir jenerasyonun çocuklarıyız biz. Mükemmel iş, mükemmel sevgili, mükemmel ev, mükemmel yaşam… Ne olursa olsun, her şeyin mükemmeli olsun! “Mükemmel olmayacaksa da hiç olmasın” diyoruz. Sonuç: yalnız, mutsuz, yetinmeyi ve elindekinin kıymetini bilmeyen sen, ben, biz…

Haberin Devamı


American Economic Journal
’da, yayınlanan bir makaleye göre mutluluk oranımız son 35 yıla göre çok keskin bir şekilde azalmış. Artık daha çok başarsak bile daha az mutlu olabiliyormuşuz. Çünkü yetinemiyormuşuz. Hep daha fazlasını istiyor, ufak tefek eksiklerden bile mutsuz oluyormuşuz.
Aynı anda hem süper anne, hem süper sevgili, hem süper arkadaş hem de süper çalışan olmaya çalıştıkça ve hayatımıza girecekleri de süperlerden seçmeye uğraştıkça kaybediyormuşuz. Ya yeterince süper olamadığımızı hissetmekten ya da süper olmak için harcadığımız emekten sonra mutlu olacak bile halimiz kalmadığından…


Düşünsenize maaşını, yerini ya da pozisyonunu beğenmediğimiz işe giren kişi, şimdi bizden daha iyi bir yerde ve daha çok kazanmıyor mu? Daha iyisini bulurum diye tutmadığımız/almadığımız evi daha iyisini bulamayıp almak/tutmak istediğimizde çoktan kapıldığını öğrenmedik mi? Yeterince başarılı değil diye geri çevirdiğimiz adam çoktan köşeyi dönmedi mi? Birkaç yıl öncesine göre daha iyi bir yerde olmamıza rağmen ve hatta daha çok kazanıyor, daha çok başarıyor olmamıza rağmen git gide daha mükemmeliyetçi olduğumuz için daha az mutlu değil miyiz? Hepsinin suçlusu mükemmeliyetçiliğimiz…

Haberin Devamı


Peki ne yapmalıyız? Mutlu olmak ve hayatın tadını tam anlamıyla çıkartmak istiyorsak içimizdeki mükemmeliyetçiyi öldürmeliyiz. Hem de şimdi! Yoksa iş işten geçtikten sonra standartlarımızı düşürsek ne olacak? Biz üzümün sapı armudun çöpü derken hayat akıp gidiyor. Her şeye aynı anda sahip olmaya çalıştıkça hiçbir şeye sahip olamama tehlikesi yaşıyoruz. Bugün bir değişiklik yapın ve mükemmel olmaya harcayacağınız emeği mutlu olmaya yönlendirin. Bakalım neler olacak?

 


Erkekgiller

Modern çağın en büyük hastalığı


Sizce kadınlar mı daha mükemmeliyetçi yoksa erkekler mi?  Bence kadınlar! Mesela bir kadına mükemmel sevgilinin tarifini sorsam sayfalarca yazar. Ama bir erkeğe mükemmel sevgilinin tarifini sorsam cevabı daha kısa olur. 

Erkeklerin yaş aralıklarına göre mükemmel sevgili tanımları şöyle olur herhalde:

Haberin Devamı


• 15-20 arasında: Nefes alsın yeter!

/_np/4619/20064619.jpg


• 20-30 arasında: 20’li yaşlarında olsun/az konuşsun/fit olsun/futboluma karışmasın/arkadaşlarımla içmeye gitmeme kızmasın!


• 30-40 arasında: 20’li yaşlarında olsun/az konuşsun/ futboluma karışmasın/arkadaşlarımla içmeye gitmeme kızmasın/başı hiç ağrımasın!


• 40-50 arasında: 20’li yaşlarında olsun/hiç konuşmasın/iyi yemek yapsın!


• 50-60 arasında: 20’li yaşlarında olsun!


• 60’tan sonra: Nefes alsın yeter!

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!