Moda dünyası tek tip kadınlardan sıkıldı

Güncelleme Tarihi:

Moda dünyası tek tip kadınlardan sıkıldı
Oluşturulma Tarihi: Eylül 12, 2009 00:00

William Arlotti bir trend yaratıcısı. Ama kendisine ‘trend detektifi’ dememizi istiyor. 15 Eylül’de İstinye Park, Masa Restoran’da düzenlenecek Trend Semineri için İstanbul’a geliyor. Katılımcılara 2009-2010 sonbahar-kış trendlerini anlatacak. Arlotti gelmeden önce moda değerlendirmelerini, trend ipuçlarını ve öngörülerini bizimle paylaştı.

Haberin Devamı

* 2010 trendlerini anlatmaya geleceksiniz ama 2011’i hatta 2012’yi bile biliyorsunuz. Nasıl bu kadar isabetli tahminler yapabiliyorsunuz?
Bir moda belirleyicisi kamera, ajanda ve not defteriyle bir araştırmayı yönlendiren detektif gibidir. Sanat, mimarlık, tiyatro, kültür, gıda, siyaset, güzellik ve kozmetik dünyasını gözlemleyin. Fast-food lokantalarıyla gençlik konserlerinde tüketicileri, metrolarda kadınları seyredin. Ayrıca mükemmel bir sanat tarihi, kostüm ve moda tarihi bilgisine sahip olun. Ve sezonların ciro üzerinde hissedileceğini unutmayın. New York, Berlin, Tokyo, İstanbul, Barcelona, Paris ve Londra’da uçmak için cesur olmalısınız.
* Geleceği görebilmek için neyi farklı yaptınız?
Gazetecilik de yaptım, iletişim danışmanlığı da. Kendimi bir bukalemun olarak görüyorum, bir markanın her seviyesini ve kimliğini anlayabilecek durumdayım. Ve bugün deneyimlerimi BGN için kullanıyorum.
* Trendleri önceden tahmin edebilmenin en iyi yolu nedir?
Bunun tek bir yolu yoktur. Sanat, sinema, seyahat, siyaset, televizyon, müzik, yemek, makyaj, internet, moda haftaları ve mankenler trendlere yön verir. Moda, toplumun takıntılarının, fantezilerinin ve korkularının aynasıdır. Son yıllarda biyolojik ve ekolojik mutasyon çok önemli. Sokak modası herkese ilham veriyor. Fiyat dengesi önemseniyor. Moda dünyası birbirinin aynı kadınlardan sıkıldı. Kişiselliği geri getirmek şart. Müşteriler her geçen gün görünümleri hakkında daha talepkar oluyor.
KADINLARINIZ FEMİNEN
* Hep denir ki kürk ve yılan derisi gibi materyallerin trend olması için sizin gibi uzmanlara rüşvet verilirmiş?
Değerlerim nedeniyle böyle birliklerle hiçbir zaman bağlantım olmadı. Mesela tüketicilerin “bir oyuncunun” bir “İspanyol marka” için “özel bir koleksiyon çantasını” çizdiğine nasıl inandığını da anlayamıyorum.
* Türkiye’ye ilk gelişiniz mi?
Bu yaz Kemer’e geldim; denizi harika. Taksim ve Nişantaşı’nın enerjisi çok yüksek. Çırağan’ın barında Türk arkadaşlarla içtiğim şarabı ve Cihangir 5. Kat restoranı manzarasını unutamam.
* Türk modası ve  kadınları hakkında ne biliyorsunuz?
Hussein Chalayan, Dice Kayek, Arzu Kaprol, Mehtap Elaidi, İdil Tarzi ve Özlem Süer. Türk kadınları son derece feminen. Bana Sex and the City’deki Carrie Bradshow’u hatırlatıyor. Stilettoları, makyajları ve salınan saçlarıyla harika dans ediyorlar.
* Stil ikonlarınız?
Grace Kelly, Romy Schneider, Grace Jones, Marina Aleksandrov, Linda Evangelista ve Madonna. Günümüzde Kate Moss ve Sienna Miller gibi tarzlarıyla ön planda olanlara stil ikonu diyoruz.

Haberin Devamı

STİL SAHİBİ OLMAK İÇİN 10 İPUCU

Haberin Devamı

1. Ölçüleriniz, saç renginiz ya da bütçeniz ne olursa olsun kendinizi olduğunuz gibi kabul edin.
2. Vintage elbiselerinizi yeni sezonla kombinleyin.
3. Feminen ve maskülen stillerle oynayın. Klasik bir etek-ceket takım cazibenizi mükemmel yansıtır.
4. Asla siyahın gücünü yadsımayın ama ‘poisen flower’ renginin size yakışma ihtimalini de gözden kaçırmayın.
5. Gülümsemenize odaklanın, kırmızı bir ruj başarının anahtarı olabilir.
6. Dita von Teese gibi yıldızsınız. Her durumda özel hissettiren elbiseler seçin.
7. Kızların en iyi arkadaşı çantalarıdır.
8. Elbiseden daha çok duruşunuz ve tutumunuzla ilgilenin.
9. Asla tek bir markaya takılmayın, markaları karıştırın.
10. Moda uzmanlarıniın dediklerini dinlemeyin, moda onların bile takip edemeyeceği kadar hızlı değişiyor.

Haberin Devamı

DİKKAT DİKKAT G JENERASYONU GELİYOR

Yeni bir tüketici profiliyle karşı karşıyayız: G Jenerasyonu. G “Generosity” yani cömertlik. Tüketiciler açgözlülükten sıkıldı ve tasarruf istiyor. Pek çok insan için duygusal paylaşım satın almanın yerine geçti. Bu kuşağın temel özellikleri: 1. Sosyal sorumluluk ve hayırseverlige önem veriyorlar. 2. Olumsuz ekolojik etkileri gidermek için çaba gösteriyorlar. 3. Para harcama yöntemleri farklı. Mesela internetten ürün değiş dokuşu yapıyorlar. 4. Özgün, pratik, özel şeylere değer veriyor ve yaşamlarını daha rahat ve az zaman harcayacakları bir hale getirmeye çalışıyorlar. 5. Markalarının onlarla aynı duyguları taşımalarını istiyorlar. 6. “Satın almadan önce dene” kuralını seviyorlar. 7. Sadık oldukları marka onlara sürpriz hediyeler göndersin istiyorlar. 8. Kalıplara, duygusuzluğa “hayır” diyorlar. Kaldıkları otellerden geç ayrıldıklarında fazladan bir gün ödemek istemiyorlar.

Haberin Devamı

İşte 2009-2010 sonbahar kış modasının 6 trendi  

KADIN DESTANI: Modern Hint örgüleri, grafik mutasyon, gölgeli takımyıldızlar, kavimsel etkileri kapsayan bir metamorfoz. Etnik, grafik, el yapımı ve yeni bir piksel atmosferine dönüştürülmüş. Fare grisi, mor, parlak pembe, leylak, orman yeşili, safran, toz renk tonları. Yün, jakar, pamuk, viskoz, organze iplikler, buklet örgüler.
GELECEKSİZ MODACILIK: Güçlü ve kabarık bir etek ve keskin bir elmas silueti. Büyük elmas taşların deri ve kumaşla birleşimi. Siyah patlama yaşıyor ve kömür karası, kırık siyah, mat siyah, parlak siyah bir palette ortaya çıkarak ışığı yakalıyor ve koyu kırmızı bir rujla açığa çıkıyor. Basit siyah bir elbise, dar hacimler, mikro tasarımlı ceketler. Maksi ve mini, boru pantolonlar, kısa ve uzunun çelişkisi.
EKOLOJİK: Ekoloji yeni bir din haline geldi. Kalın örgüler, ham ipek, müslin, ipek krep ve flanel. Hacimler ve kalıplar tanrısal heykeller gibi. Deriler ham, iş önlükleri modern. Pembe granit, antrasit taşlar, yıkanmış giysiler.
SANATSAL: Baharatlı bir turuncu ve beyaz. Ve kırmızı yönetici çizgi rolünü üstlenerek puslu parlak pembeyi güçlendiriyor, sert siyah akımlar, acı yeşil, şeker renkleri, koyu kahve, kobalt ve bejle zıtlık oluşturuyor.  Japon taş baskıları, dekoratif elbiseler. Ayrıntılar origamiden esinlenmiş,  tek renkler ve oyma baskı stili desenler var. Koza siluetleri, pilili şişkin kesimler, kimono elbiseler, pijama giysiler.
HAYATIN İÇİNDEKİ PERİ MASALI: Bu sezon aşk arayışı yeni bir romantizme doğru yönlendiriliyor. Çırpılmış kremada yumuşak kıvrımların arayışı ve arzusu. Şık, kayıtsız bir duruşla rahatlamış siluetler. Kaynatılmış yün kumaşlar modern bir bağbozumu atmosferi yaratıyor. Kaşmirler yastık gibi görünüyorlar, jarseler çekici baskılarla süslenmiş ve gururlu taftalar yaklaşık yüzde 50’yle muhalefete geçmiş. Pijama giysi fikri bırakılmamış ve kendinizi sanki bütün gün ev kıyafetlerinizle oturmuş, bademlerle süslü zencefilli çörek, pamuk şekeri ve karamela yiyormuş gibi hissediyorsunuz.
GEZEGENDEN KAÇIŞ: Renkler şaşırtıcı: Bulut grisi, sakız beyazı, gündoğumu sarısı, ışıklı beyaz, mor ötesi. Milano’daki kabarcık etkisi grafik baskılarda bir araya geliyor. Göktaşlarına, gökyüzüne ve yıldızlara dokunmaktan hoşlanan Barbarella tarzı bir kadın. Japon polyesterleri. Origamik pililer. Bilimkurgu ruhu. Geleneksel bilim modernlikle buluşuyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!