Meme kanseriyle savaşı sürüyor
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 02, 2005 01:01
Geçtiğimiz yıl Amerikan Büyükelçiliği’nde ‘Moda Meme Kanserine Hedefleniyor’ projesi kapsamında defile düzenleyen Dilek Hanif, kanserle savaşa destek için bir kez daha kolları sıvadı. Ünlü modacı 5 Mayıs’ta da Hilton Convention Center’da geliri yine kanserle savaş programına aktarılacak bir defileyle modaseverlerin karşısına çıkacak.
Türk kadınını meme kanseri konusunda bilinçlendirmek amacıyla yoğun çalışmalar sürerken, kozmetik firması Avon da ‘Avon’la Sağlığa Yolculuk’ adlı bir projenin startını verdi.
Türkiye’nin dört bir tarafında kadınlara ücretsiz teşhis imkanı sağlayan bir fon oluşturmak amacıyla başlatılan projeye destek veren onlarca ünlü arasında Dilek Hanif de var.
Ünlü modacı, 5 Mayıs’ta Hilton Convention Center’da düzenleyeceği ve semazenlerden esinlenerek yarattığı 2005 İlkbahar-Yaz haute couture koleksiyonunu tanıtacağı defilenin gelirini bu projeye bırakacak.
Bu sayede İstanbul, İzmir, Ankara, Adana, Gaziantep, Trabzon ve Erzurum’da yüzlerce kadına ücretsiz mamografi çekimlerinın yapılması hedeflenirken, mamografiden sonra meme kanserinin teşhis edilmesi durumunda Avon’un tedavinin bir kısmını karşılayacağı da açıklandı.
SEMAZENLERDEN YOLA ÇIKTI
5 Mayıs’taki defile için uzun süredir hazırlık yapan, toplam 30 parça giysi için bin metre kumaş kullanan Dilek Hanif, yeni koleksiyonuyla ilgili şunları söyledi:
‘Meme kanseri tüm dünyada pembe ile ifade ediliyor. Ben de projeye uygun olsun diye beş pembe elbise tasarladım. Ayrıca koleksiyonda semazenlerden esinlendim. Yıllar önce semazenleri izlediğimde çok etkilenmiştim çünkü... Kaldı ki Mevlana’nın felsefesi de her zaman yakın gelmiştir bana. Elbiselerin kuplarında semazenlerde olduğu gibi dönüş var. O sadeliği vermek için de krem, ekru, beyaz ve somon gibi pastel renkler kullandım.’
Bunun meme kanseriyle ilgili katıldığı ikinci proje olduğunu ifade eden Dilek Hanif, yer aldığı bu tür organizasyonlar sayesinde kanser konusunda daha duyarlı hale geldiğini de dile getirdi:
‘Meme kanseri kadınlarda çok yaygın bir hastalık. Bu projeler öncesinde okuduğum istatistikler sayesinde erken teşhisin önemini anladım. İnsan bu tip projelerle ilgilenince, araştırınca, rakamları görünce işin ciddiyetini kavrıyor. En son geçen yıl mamografi çektirmiştim. Aslında en az altı ayda bir çektirilmesi gerekiyor. Defileden sonra ilk işim mamografi çektirmek olacak.’
Çingene modası sokaklarda
Hülya Avşar’a diktiği sahne kostümleriyle adını duyuran, şimdilerde ise sanat dünyasından sadece Sertab Erener’le düzenli olarak çalışan Dilek Hanif, Türk kadınının giyim zevkinin son yıllarda çok geliştiğini belirtti. Eskiye oranla kötü giyinen kadın sayısının azaldığını söyleyen ünlü modacı, önümüzdeki yaz aylarının ise etnik çizgilerin hakimiyetinde geçeceğini vurguladı: ‘Çingene modası artık sokaklarda... Aksesuvarlardan kat kat eteklere, bluzlara kadar her bir detayda bu akımın izlerini görmek mümkün... Bunun dışında Afrika teması da ön plana çıkacak. Renklerde de pembe, gül kurusu, krem ve ekru tonları hakim...’
Türkiye’nin dört bir tarafında kadınlara ücretsiz teşhis imkanı sağlayan bir fon oluşturmak amacıyla başlatılan projeye destek veren onlarca ünlü arasında Dilek Hanif de var.
Ünlü modacı, 5 Mayıs’ta Hilton Convention Center’da düzenleyeceği ve semazenlerden esinlenerek yarattığı 2005 İlkbahar-Yaz haute couture koleksiyonunu tanıtacağı defilenin gelirini bu projeye bırakacak.
Bu sayede İstanbul, İzmir, Ankara, Adana, Gaziantep, Trabzon ve Erzurum’da yüzlerce kadına ücretsiz mamografi çekimlerinın yapılması hedeflenirken, mamografiden sonra meme kanserinin teşhis edilmesi durumunda Avon’un tedavinin bir kısmını karşılayacağı da açıklandı.
SEMAZENLERDEN YOLA ÇIKTI
5 Mayıs’taki defile için uzun süredir hazırlık yapan, toplam 30 parça giysi için bin metre kumaş kullanan Dilek Hanif, yeni koleksiyonuyla ilgili şunları söyledi:
‘Meme kanseri tüm dünyada pembe ile ifade ediliyor. Ben de projeye uygun olsun diye beş pembe elbise tasarladım. Ayrıca koleksiyonda semazenlerden esinlendim. Yıllar önce semazenleri izlediğimde çok etkilenmiştim çünkü... Kaldı ki Mevlana’nın felsefesi de her zaman yakın gelmiştir bana. Elbiselerin kuplarında semazenlerde olduğu gibi dönüş var. O sadeliği vermek için de krem, ekru, beyaz ve somon gibi pastel renkler kullandım.’
Bunun meme kanseriyle ilgili katıldığı ikinci proje olduğunu ifade eden Dilek Hanif, yer aldığı bu tür organizasyonlar sayesinde kanser konusunda daha duyarlı hale geldiğini de dile getirdi:
‘Meme kanseri kadınlarda çok yaygın bir hastalık. Bu projeler öncesinde okuduğum istatistikler sayesinde erken teşhisin önemini anladım. İnsan bu tip projelerle ilgilenince, araştırınca, rakamları görünce işin ciddiyetini kavrıyor. En son geçen yıl mamografi çektirmiştim. Aslında en az altı ayda bir çektirilmesi gerekiyor. Defileden sonra ilk işim mamografi çektirmek olacak.’
Çingene modası sokaklarda
Hülya Avşar’a diktiği sahne kostümleriyle adını duyuran, şimdilerde ise sanat dünyasından sadece Sertab Erener’le düzenli olarak çalışan Dilek Hanif, Türk kadınının giyim zevkinin son yıllarda çok geliştiğini belirtti. Eskiye oranla kötü giyinen kadın sayısının azaldığını söyleyen ünlü modacı, önümüzdeki yaz aylarının ise etnik çizgilerin hakimiyetinde geçeceğini vurguladı: ‘Çingene modası artık sokaklarda... Aksesuvarlardan kat kat eteklere, bluzlara kadar her bir detayda bu akımın izlerini görmek mümkün... Bunun dışında Afrika teması da ön plana çıkacak. Renklerde de pembe, gül kurusu, krem ve ekru tonları hakim...’