Macbeth için 10 farklı televizyon projesini reddettim

Güncelleme Tarihi:

Macbeth için 10 farklı televizyon projesini reddettim
Oluşturulma Tarihi: Ekim 03, 2010 00:00

İlker Aksum’u ‘Yabancı Damat’ dizisindeki Ruşen, ‘Canım Ailem’deki Halim rolleriyle sevdik. Karakteri izleyiciye iyi yansıtması ve mimikleriyle tanındı. Her ikisinde de ailenin iyi çocuğu, dürüst ve cana yakın kişiyi canlandırıyordu. Şimdiyse bunun tam tersini yapıyor ve Shakespeare’in unutulmaz kötü, kıskanç, öldüren ‘Macbeth’i oluyor. Hem de sekiz yıl ara verdiği tiyatro sahnesinde. Pek çok projeyi sadece bu rol için reddetti. Çünkü hiçbir şeyin ‘Macbeth’in yerine geçemeyeceğini düşünüyor

Mimikleriniz çok meşhur. Taklit falan yapar mıydınız küçükken?
- Taklit yapmayı hiçbir zaman beceremedim. Bunun yerine enerji dolu, yerinde duramayan bir çocuktum. Bir de çok tiyatro meraklısıydım. Yani, üniversiteyi kazanamadığım için konservatuvarı seçenlerden değilim. Gerçekten kafama takmıştım. Babam askeri pilottu. Asker camiası sanata ilgili olduğundan ailem de beni çok destekledi. 90’da Hacettepe Üniversitesi Konservatuvar bölümüne girdim. Bitiminde Antalya Devlet Tiyatrosu’nda çalıştım iki yıl. Bu dönemde müziğe merakımdan dolayı akşamları bir rock grubu olan Müzikli Evin Konukları (MEK) adlı grupta şarkı söyledim. Sesimi zorlayınca bıraktım. Bunun yerine müzikalleri seçtim. Sonra 97 başında İstanbul’a gelip pek çok tiyatroda çalıştım, Levent Kırca Oya Başar Tiyatrosu’nun son dönemine yetiştim. Bir daha da sahneye çıkmadım.

Peki, hedefiniz televizyon muydu?
- Bir oyuncunun İstanbul’da oturup da dizide oynamaması mümkün değil. Yoksa faturalarını ödemekte çok zorlanır.

Televizyon basamaktı yani...
- Hayır. Çünkü televizyona da tiyatroda olduğu kadar emek harcadım, aynı oyunculuğu sahneledim. Ama kendimi tanıtmak için şarttı.

Peki, artık televizyon döneminiz kapandı mı, sizi sadece tiyatroda mı izleyeceğiz?
- Hayır. Bu sadece getirilen teklif ‘Macbeth’ olduğu içindi. Bu rolü oynamak herkese nasip olmaz, hem de orijinal halinde. ‘Canım Ailem’ devam ediyor olsaydı yapamayabilirdim belki ama neyse ki bitti.

Halk sizi çok sevmişti, hiç teklif gelmedi mi televizyondan?
- Yaklaşık 10 tane teklif aldım ama hiçbiri ‘Macbeth’in yerine geçemezdi.

HERKES ŞOK OLACAK

‘Yabancı Damat’ ve ‘Canım Ailem’de iyi çocuk, samimi kişi, neşeli karakterdiniz. Ama ‘Macbeth’ tam tersi, güç düşkünü, kıskanç, öldüren bir adam. İzleyicinin ters tepkisini alabileceğinizi düşünmediniz mi?

- Eğer başarabilirsek şok edici bir durum olacak. “Ne olmuş bu çocuğa? Dün sevecen Halimdi, bugün kötü Macbeth olmuş” diyecekler. Bundan şikayetçi değilim çünkü bu, bir oyuncunun iddiasını ortaya koyan bir durum. Aslında daha önce de kötü adam rollerim oldu. Ama çok tutanlarda hep iyi adamdım.

Sekiz yıl sonra sahneye çıkarken korkmadınız mı?
- Tabii ki korktum. Çünkü bir oyuncu için riskli bir süreç. Başarısız da olabilirim. Çünkü tiyatro er meydanıdır. Kesinti yok. Hatalarınla, günahınla, sevabınla seyircininsin. Televizyon ya da sinemada oyunculukla alakası olmayanlar bile ödülleri kapabilir. Ama yine de çok panik yaşamadım çünkü tiyatronun tüm altyapısına sahibim.

EŞİMLE AYNI PROJEDE ÇALIŞMAM ONU ÖZLEMEM LAZIM

Şimdi evli ve 39 yaşındasınız. Ama 35 yaşınızdayken, “Bir yandan evlenip baba olmak, bir yandan da evlenmeyip serserilik yapmak istiyorum. Evlilik, kariyerimi etkileyebilir” demişsiniz. Son durum nedir?

- Evlilik kariyerimi etkiledi ama neyse ki iyi anlamda. İki buçuk yıldır evliyiz. Doğru zamanda karşıma çıkmış demek ki. 35’ten sonra insanın hayatla ilgili profili, beklentileri değişiyor. 35’ten önce gerçekten gezip tozan, evde oturmayan biriydim. Zaten erkeklerin hepsi bu yüzden evlilikten korkuyor. Korktuğum gibi olmadı.

Bir anda mı karar verdiniz?
- Evet. Evlilik benim “Aman sakın” ya da “Süper” diyebileceğim bir şey değil. Şimdilik bakıyorum iki yıllık geçmişe. Hâlâ öğreniyor, keşfediyorum. Ama Belgin’le hayatımın çok daha iyiye gittiğini düşünüyorum.

Kendisi de oyuncu mu?
- Aslında iktisat mezunu ama oyunculuk yapıyor. Bir arkadaşımla Cihangir’de buluştuğumuzda tanışmıştık. Oyuncu olduğunu bile bilmiyordum. Bir yıl içinde hemen evlendik.

Rollere birlikte mi çalışıyorsunuz?
- Hayır hep ekiple çalışırım.

Birlikte proje yapmayı düşünüyor musunuz?
- Asla. Sonra birbirimizi nasıl özleyeceğiz? Aynı projeyi kolay kolay kabul etmem. Çünkü bu işte stres, gerginlik de var. Neden kuliste yaşadığı kötü diyaloglara şahit olayım ki...

BİR ASLANIN MASRAFI YEDİ SÜLALEME DENK

İkinizin de çok hayvansever olduğunu duymuştum. Neler yapıyorsunuz?

- İki kedimiz var. Bahçeli bir eve geçiyoruz, köpek de almayı düşünüyoruz. Ama çok sorumluluk istiyor. Hayvanı insandan önce gören kişiler var artık Türkiye’de. Ama bu iş böyle olmaz. Barınaklara çok iyi sahip çıkılmalı. Yurtdışına çıktığınızda sokakta tek bir hayvan göremezsiniz. Hepsi kontrol altında. Türkiye’de de böyle olmalı.

Siz neler yapıyorsunuz?
- Barınaktan hayvan almak istedim. Ama uzaktan bakılacak durumda bile değillerdi. Darıca Hayvanat Bahçesi’nden bir aslanın bakımı için gönüllü olmak istedik. Ama masrafı yedi sülalemin masrafına denkti. Bunun için şimdilik bir papağana gönüllü olduk. En az 60 yıllık ömrü var, herhalde bizi gömer.

Peki, çocuk düşünüyor musunuz?
- Tabii ki. Eşim de 26 yaşında, tam zamanı olduğunu düşünüyoruz.

KAFA DAĞITMAK İÇİN BREZİLYA MAÇI

Oldukça klasik bir insanım. Yoğun zamanlarımda kafayı dağıtmak için evde vakit geçiriyorum. PlayStation oynayıp DVD izliyorum. Yiğit Özgür, Engin Günaydın, Olgun Şimşek’le toplanıp evde maç yapıyoruz. Tabii ki herkes Brezilya’yı seçiyor.

ISPARTA NEREDEN ÇIKTI

Her yerde, özellikle internette Ispartalı olduğum yazıp duruyor. Ama ben İstanbul Üsküdar’da doğdum. Hatta yedi sülalem de İstanbullu.

O ARTIK GÜÇ VE KÖTÜLÜĞÜN SİMGESİ

İlker Aksum, bu kez karşımıza Shakespeare’in yazdığı kötü adam ‘Macbeth’le çıkıyor. Haluk Bilginer’in dilimize çevirdiği, Kemal Aydoğan’ın yönettiği eser, orijinaline sadık kalınarak Oyun Atölyesi’nde sahneleniyor. ‘Macbeth’i 3-7-8-9-10 Ekim tarihlerinde izleyebilirsiniz. Biletler 20-30 lira. (216) 345 39 39.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!