Kötü müdür kadın düşkünü olmak?

Güncelleme Tarihi:

Kötü müdür kadın düşkünü olmak
Oluşturulma Tarihi: Haziran 19, 2005 00:00

Benden size tavsiye: Eğer kitabınızı yazacaksanız, kendiniz yazın. Ölmeden. Dedikodularla, onun bunun anlattıklarıyla akılda kalmak istemiyorsanız, iş başa düşecek. Gerçek neyse, siz onu yazacaksınız. Çarpıtacaksanız da, siz çarpıtmış olacaksınız.En iyisi bu.Hiç kimse sizi sizin kendinizi algıladığınız gibi algılayamaz.Üstelik Ercan Arıklı kadar şanslı olmayabilir, Arda Uskan kadar usta bir kalemin eline düşemeyebilirsiniz.Arda Uskan, yıllarca Ercan Arıklı’yla birlikte çalışmış isimlerden biri, açık ve net bir biçimde ‘Ben bu kitapta tarafım’ diyor, ‘Onun hakkında kötü bir şey yazabilmem mümkün değil.’*Siz henüz kitabı okumadınız.Okuduğunuz, gazetelerin kitaptan yaptığı alıntılar.Ne yalan söyleyeyim, ben de üst üste gelen Ercan Arıklı yazılarını okuyunca, ‘Yok artık daha neler’ dedim. Ama nihayet elime Arda’nın kitabı geçti: ‘Güle Güle Bebeğim...’A aaaa...Şaşırdım.Gazetelerde okuduğumuz, 400 sayfalık kitabın sadece 15 sayfası.Bu, başka bir şey.Kitabı elimden bırakamadım.Bir kere ‘malzeme’ iyi.Ercan Bey bir roman kahramanı olarak olağanüstü.Herkesin kabul edeceği gibi, adamın hayatı film zaten.Gözyaşı var, dram var, felaketler var, hınzırlıklar, muzırlıklar var, başarı var, aşk var, seks var, para var, şöhret var, yalnızlık var, hüzün var...Otobüs çarpması gibi tuhaf bir final var.Yani insanın etkilenmemesi mümkün değil.Herkesin de vurguladığı gibi, o hayatta olsaydı, bu ‘malzeme’ karşısında ellerini ovuştururdu.Arda da işin hakkını vermiş doğrusu, sinemacı ya, senarist gibi kare kare kurmuş kitabı.Araya tanıklıklar sokmuş.Kolay okunuyor.Bölümler zekice ayrılmış.‘Adı Aylin’ türü bir kitap olmuş, sıradışı ve farklı bir karakterle karşı karşıya kalıyorsunuz, ama arka planda Türk dergicilik tarihi için ne kadar değerli biri olduğunu da anlıyorsunuz.Arda her şeyi dozunda vermiş sıkmadan, sıkıştırmadan.Tatlı bir kitap.Ama bu kitapla Ercan Arıklı’yı çözümleyebileceğinizi zannetmeyin, zaten Arda bunu söylüyor, ‘Böyle bir niyetim yoktu’ diyor, ‘Ben, benim Ercan Arıklı’mı anlattım.’Evet.Bu kitapta okuduğunuz Arda’nın Ercan Arıklı’sı.Onunla zaman geçirmiş, birlikte olmuş, birlikte çalışmış, omuz omuza durmuş herkes için ayrı bir Ercan Arıklı olabilir.Arda’nınki, çok zeki, çekici, esprili, hafif oyunbaz, hüzünlü ve yalnız bir adam.Evet, kadın düşkünü.Evet, şeytan tüyü olan bir kadın düşkünü.Ama kadınların sevgilisi olan bir kadın düşkünü...Ê‘Güle Güle Bebeğim’, tam olarak neyin kitabı? Bir döneme damgasını vuran Avrupai dergi yayıncılığının mı yoksa Ercan Arıklı dedikodularının mı?- Bu kitapta Nokta Dergisi’nin öyküsü var. Kadınca’nın nasıl çıktığı var. Hıncal Uluç’un ağzından Erkekçe’nin nasıl çıktığı var. Beyaz Dizi fenomeni var. Bir Gelişim İmparatorluğu nasıl çıkıyor ortaya ve batıyor, var...Ercan Arıklı, sizin kitabınızda anlatıldığı kadar kadın düşkünü mü?- Ben bir şey soracağım: Kötü müdür kadın düşkünü olmak? Evet, hayatını kadınlarla paylaşmayı severdi. Ama Allah aşkına, neden erkeklerle yaşamayı sevsin ki? Evet, kadın düşkünüydü... Abisi, Ercan Bey’in bu özelliğinin sonradan edinilmiş bir şey olmadığını söylüyor. Diyor ki: ‘İçinden gelen bir şeydi, yani kadınları tavlayayım diye değil.’ Bunu hakikaten hissediyor, karşısındakini kraliçe gibi görüyor, ona da kendini öyle hissettiriyor. Sıkılınca da ilişkisini bitiriyor...İyi de sevişmek istediği kadınların listesini çıkaran, sonuca ulaşınca da çentik atan bir adam imajı çıkıyor karşımıza...- Bu 1970’ten 82’ye kadar olan bir hikaye. Çentik atmak değil. Hoşlandığı kadınları bir kenara not almış. Onları elde etmek için uğraş vermiş. Ama gizlememiş, o dönem birlikte olduğu sevgilisine listeyi göstermiş. Samimi ve muzip bir durum var ortada. ‘Yattığı kadınların listesini tutan adam’ vaziyetleri değil yani, bu kadar ucuz değil.Liste şimdi kimde?- Bende. Bir art niyetim olsaydı, listedeki o isimleri pekala yayınlayabilirdim. Aklımın ucundan bile geçmedi...‘Ercan Arıklı, eşi İnci Arıklı, oğulları Giray ve Ali şu anda bir arada ve mutlular’ gibi şeyler düşünüyor musunuz?- Hayır. Benim hiç öyle romantik inançlarım yok. Özür dilerim. Ben diyorum ki... Ercan Bey, öteki tarafta da listesini yapıyordur!..
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!