Bir Boratav masalı: Acıklı ve gururlu...

Güncelleme Tarihi:

Bir Boratav masalı: Acıklı ve gururlu...
Oluşturulma Tarihi: Haziran 18, 2016 13:52

Her ferdi bir roman karakteri tadında, her dönemi epik bir film ağırlığında. Dünyada farklı alanlarda, akademik düzeydeki başarılarıyla nam salmış ‘Boratav’ isminin sır hikâyesi, bu kez Fransa’da yaşayan ‘torun’ David Boratav’ın ‘dede’ Petrev Naili’nin izini sürerek yazdığı anı kitabı ‘Aile’ vesilesiyle açılıyor.

Haberin Devamı

Pertev Naili, Müeyyet ve Can... Üç kardeş, üç film gibi yaşam; sürgün, üstün başarı ödülü plaketleri, özlem, Paris-İstanbul, hapiste falaka, akademik kariyer ve ‘aile’... Bugün bilimden edebiyata teknolojiden yayıncılığa farklı alanlardaki varlığıyla birikimli ve vakur bir aileyi temsil eden ‘Boratav’ ismi 1960’ların ortalarına kadar sakıncalıydı. Antifaşist olmakla komünist olmanın aynı anlama geldiği günlerde 50’lerin, 60’ların Türkiye’sinde üç kardeş de aynı sancıları çeker, komünistlikçe suçlanır, aile dağılır. İki doktor kardeş Müeyyet ve Can cezasını Türkiye’de; ömrünü halk edebiyatına, folklor araştırmacılığına adamış Pertev Naili ise Fransa’da çeker.

Bir Boratav masalı: Acıklı ve gururlu...

Haberin Devamı

Bugün Paris-Saclay Üniversitesi’nde öğretim görevlisi olarak çalışan Sarah dedesiyle, Fransa’da.


Aile fertlerinin renkli kariyerleri kuşakları boyu uzar: Pertev’in iki oğlundan büyüğü Türkiye’nin en önemli Marksist iktisatçısı Korkut Boratav, bugün ailenin hayatta kalan  en büyüğü. Korkut Boratav’ın oğlu Oluş Boratav, dünyanın sayılı fizik mühendislerinden, Ar-Ge uzmanı olarak yeni iPhone’larda kullanılacak bükülebilir ekran teknolojisinin mimarlarından. Can Boratav’ın Kopenhag’da yaşayan kızı Prof. Dr. Zeynep Tümer ise genetik üzerine yaptığı çalışmalarıyla biliniyor. Aziz Sancar’ın Nobel törenine davet ettiği beş isimden biri. ‘Sakıncalı Doktor’ olarak bilinen Müeyyet’in iki oğlundan biri Ferhat Boratav bugün CNN Türk Genel Yayın Yönetmeni koltuğunda; Ali ise Türkiye’de halkla ilişkiler ve reklamcılık dünyasının en tanıdık yöneticilerinden.

 

Bir Boratav masalı: Acıklı ve gururlu...


Pertev’in torunu, Murat’ın oğlu David Boratav, ailenin Türk kanadından kopuk, Türk kimliği zayıf bir şekilde büyür. Pek sorgulamaz da... Geçmişini torundan hep saklı tutmuş dedesinin bir masalcıdan öte, halk edebiyatındaki akademik araştırmalarıyla dünya çapında  tanınan biri olduğunu ancak cenazesinde fark eder. Bu farkındalık Türk kimliğini sorgulamasına, köklerine yolculuğa, önce romana (Beyoğlu’nda Fısıltılar) şimdiyse bir anı kitabına, ‘Aile’ye dönüşür.

 

Haberin Devamı

Bir Boratav masalı: Acıklı ve gururlu...

 

Üç kardeşin, Pertev Naili, Müeyyet ve Can’ın, sürgün, işkence ve hapisle geçen 20 küsur yılın ardından, ilk kez 80’lerin başında Paris’te buluşması.


Türkiye’de daha çok zaman geçirmek istemesinin, Türk kimliğini keşfetmek için yollara dökülmesinin altında yatan sebep başkadır: Babası Murat’a meydan okumak, babaya inat Türklüğüne sahip çıkmak. ‘Kuzen’ Ferhat’tan dinliyoruz baba-oğul arasındaki sessiz gerilimi: “Haklı olarak çocuklarının Fransa’da bir Fransız gibi yetişmesini istedi. Kendisinin yaşadığı göçmen sıkıntılarından hep kaçırmaya çalıştı.” Kitaptan öğreniyoruz bunun aile içinde yaşanmış bin bir anlaşmazlık ve küskünlük arasından sadece biri olduğunu. David yine de 2010’da yaşamını yitirmiş babasından umutla, iyimserlikle bahsediyor. “Fizikçi olmasına rağmen iflah olmaz bir roman tutkunuydu. Pek konuşmaz, sır vermezdi. Hep daha fazla James Joyce okumam konusunda ısrarlıydı. Ondan daha çok Ulysses okuyan olduğunu zannetmiyorum. Babamın dünyasını Joyce romanları üzerinden tanıdım, daha iyi anladım.”

 

Haberin Devamı

Bir Boratav masalı: Acıklı ve gururlu...

 

Yıl 1996. Pertev ve ‘yol arkadaşı’ Hayrünnisa Paris’teki resim atölyelerinde. Sürgün yaşamları boyunca yurtdışında göçmüş çok sayıda ressamla dost olurlar.

David dedesinin izinden Konya’ya, oradan İbradı kasabasında gittikçe Pertev Naili’nin gayreti olmasaydı bugünkü masalların, tekerlemelerin günümüze ulaşmayacağını hatırlıyor. “Son yapıtı ‘Nasreddin Hoca Masalları’ 30 yıllık çalışmasının, Makedonya’dan Azerbaycan’a uzanan bir ‘saha araştırması’nın ürünü.”

 

Bir Boratav masalı: Acıklı ve gururlu...

Pertev 18 yaşındayken, babasının kaymakam olduğu Mudurnu’daki bir terzi dükkânında (soldan üçüncü). Yıl 1925.

Haberin Devamı


Ferhat Boratav da gerçek halk masallarını, gerçek anlatıcılarından dinleyen belki de son insanlar olduğunu anlatıyor gururla. David’e göre politik nedenlerden ve araya giren zamanlardan dolayı parçalanan Boratav ailesini birleştiren güç, Pertev’in yumuşak, hafifçe genizden gelen sesiyle bir Nasreddin Hoca hikâyesi anlatmasıdır. Fıkrayı bilindik bir sahne izler: Dede Pertev kahkahalarla güler... Baba Murat dudaklarını sıkarak, canı sıkkın bir ifadeyle dışarı bakar... Babaanne kocasına gösterilen ilgiden duyduğu gururla eşinin başını okşar. Bu sahneyi izleyen torunsa bu aileyi biraz olsun daha çözebilmek, anlatabilmek adına notlar almaya devam eder...

 

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!