Karanlık taraftayım

Güncelleme Tarihi:

Karanlık taraftayım
Oluşturulma Tarihi: Eylül 28, 2013 01:47

‘Merhamet’ dizisinin Şadiye’si Dilara Aksüyek, yeni dönemin en genç yeteneği olarak anılıyor. Aşka saygı duymuyor, ona göre arkadaşlıklar da pek gerekli değil: “Benimle hayat zor çünkü anlaşılması zor biriyim.”

Haberin Devamı

Melankolik ve karanlık bir havanız var. Bu yaşta neden bu ruh halindesiniz?
- “Çiçekler ne güzel, böcekler harika, haydi birlikte yoga yapalım” diyen biri değilim. Bunları da saçma buluyorum. Melankolik ve karamsar müziklerden hoşlanırım.
Karanlık ortamları seviyorum. Beynim de o yönde.

Mutlu musunuz?
- Şu ana kadar hep duygularımı uçlarda yaşadım. Beni bıraksan böyle çok mutluyum ama benim için endişelenen insanlar olduğu için her şeyi daha dozunda yaşamaya çalışıyorum. Benimle hayat zor.

Bu durum arkadaşlıklarınızı nasıl etkiliyor?
- Yalnızlıktan asla vazgeçemeyen biriyim. Bu yüzden doğru düzgün arkadaşlık kuramıyorum. En yakın arkadaşım dahi olsa evimde üç günden fazla birinin kalmasından rahatsızlık duyuyorum.

Peki evlenirseniz ne olacak?
-Evlenmek gibi bir planım yok. Sevgili ve aşk mevzularına bakışım farklı. Artık aşk hepimizin konuştuğu ve kötülediği bir duygu haline geldi. Aşk yüzünden hepimizin ağzında naylon tadı var. Çünkü sentetik aşklar yaşıyoruz. Karşındaki senin gözlerine baktığında artık seni görmek istemiyor.

Haberin Devamı

Ne istiyor?
- Sana söyleyebileceği her şeye seni inandırabileceğini, yani güçsüz bir şey görmek istiyor. Ona teslim olmanı istiyor. Ben de o güveni karşımdakine verip teslim olmak istemiyorum. Yani aşk uçucu bir his ve artık aşka saygı duymuyorum.

Genç yaşta kalbi aşka kapatmak ne kadar doğru?
- Sadece kendimi biraz koruyorum. Naif ve kırılganım, bunun farkındayım. Bu yüzden aşkı kendi içimde yaşıyorum. Gerçeklik duygusundan yoksun olduğunu anlarsam bunu sürdürmüyorum.

Bu ruh halinize karşı insanların size yaklaşımı nasıl oluyor?
- Aslında normal şartlarda çok paylaşmıyorum. Anlatmaya çalıştığımda da pek anlatmayı başaramadığım için beni farklı olarak yorumluyorlar.

Topuklu ayakkabı sevmem

Güzellik, Türkiye’de oyunculuk yapıyorsanız büyük bir artı. Güzel bir kız hiçbir şey yapmadan dursa bile insanlar izleyebiliyor. Bu yüzden de kızlar sadece yüzüne salatalık maskesi sürüp kilo vermeye çalışıyor. Ben kendime hiç bakmam. Mesela sadece allık kullanırım ve bir tane rujum vardır. Salaş giyinirim, topuklu ayakkabı sevmem. Ama evimin içi kitap doludur. Kafayı fiziğime değil oyunculuğa yoruyorum. Benimle tanışan birinin “Güzel” demesinden de nefret ediyorum. Farklı yönlerim görülsün.

Haberin Devamı

Her zaman farklı bir çocuktum

İzmir Karşıyakalıyım. Yedi yaşımda babamın işi yüzünden Trakya’ya taşındık. Hep farklı bir çocuk oldum. Mesela hayali arkadaşlarım vardı. Evde onlarla sürekli mağazacılık oynardım. Trakya Üniversitesi’nin hastane lojmanında otururduk. Hastaneye gider, kapının önünde dikilir, içeride bir yakınım varmış gibi davranırdım.“Ben bunu meslek edinmeliyim ve bir daha yalanlar söylememeliyim” diye düşünüp erdim.

Hiçbir zorluk yaşamadım

İlk olarak ‘Evlerden Biri’ adlı dizide rol aldım. Ardından ‘Merhamet’ geldi. Büyük zorluklarla karşılaşmadım. Sanırım şanslıydım. Şadiye karakterini canlandırması zordu ama rolü çok istemiştim. Bu karakteri oluştururken güzellik değil yetenek etkili oldu. Çünkü Şadiye bazen yara bere içinde kalan, hatta çok da çirkinleşebilen bir karakter. Rolümü ve canlandırdığım karakteri sonuna kadar savunuyorum. Seçimlerinden başka bir çaresi yoktu.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!