Kaprisli Diva uyumlu çıktı

Ünlü soprano Kathleen Battle, İstanbul Festivali'ne gelmeden önce çeşitli efsaneler dolaştı ortalıkta. Doğrusu pek de olumlu değildi söylenenler.

Yok şöyleymiş, yok böyleymiş, boğazı yorulmasın diye konuşmazmış, kaprislerinden illahlah dedirtirmiş herkese.

Hele bir süre önce Metropolitan Operası'ndaki olaydan sonra, orada çalışanların davranışlarını da öğrenince, - rivayete göre memnun olmuşlar -festival yetkililerinin nerdeyse heyecandan ve korkudan kalpleri duracakmış.

Bir Diva'nın yaşını açıklamak yakışıksız kaçar ama biz gene de okurlarımızı aydınlatalım. (Biz de bu vesileyle artık Aydınlatmacı takımından sayılabiliriz) Battle, 1948 doğumlu.

Efendim, gazinolardaki uvertürlerin bile kaprislerine alışık bir ülkede, gerçek sanatçıların kaprisi başımızın üstüne.

Kaprisinin zirveye çıktığı anlar, otelde havalandırmanın ayarı meselesinde odaklanmış. Isıtın- soğutun komutlarıyla kat hizmetlileri ve santraldaki görevli ağlamışlar.

Bu gözyaşları büyük bir sanatçıyla karışılaşmaktan ötürü sevinçten mi, yoksa eziyetten mi, bir karara varamadık, yorumu okurlarımıza bıraktık.

Türk yemeklerini çok beğenmiş. Bilmem bu doğru mu, yoksa klasik şiş kebap edebiyatının yeni bir örneği mi?

Türkiyeyi, festivali, seyirciyi gerçekten çok sevmiş.

Kapalıçarşı'yı gezmiş, Kültürazzi Timi olarak takdir ettik. Alışveriş yapmamış, yanında bir bakır cezve ya da mangal götürmeyi gerekli bulmamış.

Onu fotoğraflarından, CD kapaklarından tanıyanlar, fotoğraflarının daha güzel olduğunu, herhalde iklim değişikliğinden ötürü bu farkın doğduğunu söylediler.

Konuştuğu zaman çok cana yakınmış, sustuğu zaman da can yakıcı.

Anlaşılıyor ki, İstanbul, kaprisli Diva'yı uyumlu bir sanatçıya dönüştürmüş.