Güncelleme Tarihi:
ÇUKUROVA'DAN
Y.Sinan TANYILDIZ
Çukurova'ya yağmur yağıyor… Ama hava soğuk değil. Zaten buranın soğuğundan ne olur ki. Bir katalitikle kış geçiriyorsunuz. Mart ayında, ülkede kazma kürek yanarken, Çukurova'da ağaçlar çiçeklenir, bahar gelir…
Dedim ya moralim düzgün diye. Ve bugün patronların tamamına bir kampanya hediye edeceğim. Buna gerçekten ihtiyaçları var çünkü…
Tüketici olarak ben, onları çok çabuk satıyorum. Kullandığım markaları hemen değiştiriyorum. Ve onlar da beni ellerinden kaçırmamak için kampanya üzerine kampanya düzenliyorlar. Taksit üstüne taksit yapıyorlar ancak beni bir türlü mutlu edemiyorlar.
Aslında taksitler canımı sıkıyor… 18 ay taksitle aldığım malın ikinci ayında bunalıyorum ve mal da eskiyor. 16 ay daha taksit ödemek istemiyorum. Markadan soğuyorum. Bakın bu konuda araştırma da yaptım. Çevreme sordum, herkes benim gibi… Cicim ayları geçince insan eşine bile alışıyor…
Artık taksitten nefret ediyorum ve taksitten kaçıyorum…
3 milyarlık beyaz eşyayı kredi kartımla peşin almak istiyorum. Ama firma bana bir avantaj sağlamalı. Demeli ki: "Benden 3 milyarlık mal aldın. Öyleyse ben de sana bundan sonra alacağın mallar için 3 milyar indirim yapıyorum. Bir yıl boyunca bu indirimini kullanabilirsin."
Peki bu nasıl olacak?
Söz gelimi 3 milyar liralık beyaz eşya aldım ve 3 milyar indirim kazandım. Firma bana, bundan sonra alacağım her mal için % 50 indirim uygulasın.
Ne zamana kadar?
3 milyarlık "indirim kredim" bitinceye kadar…
Dedim ya bugünü patronlara ayırdım. Onlara para kazandıracağım ki bana doğru dürüst zam yapsınlar.
Bu önerime ilgi duyanlar yorumlarını yazabilir. Bilgi bile verebilirim. Yeter ki tüketici olarak benim, patron olarak sizin yüzünüz gülsün. 2003 yılında piyasayı canlandıralım. Beni taksit bataklığında boğmayın. 2003 yılında piyasada benim de kredim olsun… Kampanyanın adı da "Kendi indirimini, kendin yap…" diyelim. Tüketici de kurtulsun, patron da… Bu arada bilesiniz ki bu kampanya tescillidir. Kullanmak isteyenler benden izin almalı.