Herkes herkesi gözetliyor

Güncelleme Tarihi:

Herkes herkesi gözetliyor
Oluşturulma Tarihi: Şubat 18, 2001 00:00


Simten DANIŞMAN
Haberin Devamı

Birbirini gizlice izleyen apartman sakinleri ayaklanabilir, çünkü röntgenciliğin bile sahtesi çıktı

Ekranda son günlerin en favori yarışması ‘‘Biri Bizi Gözetliyor’’ olarak görünüyor. Ama Türk halkı bu yarışmayı ne kadar sever, tutar ve hatta gerçekçi bulur bilinmiyor. Çünkü gerçek hayattaki yarışmacılar ekrandakilerden çok daha iddialı!

SANKİ özel bir üniversite yurdundayız.

Herkes kendine uygun bir öğrenci kimliği benimsemiş. Sınıfın en çalışkanları, bilgiç bir ifadeyle sessizce bir köşeye dizilmişler. Çift dikişçiler, haylaz görevini üstlenmiş sürekli şamata yapıyorlar.

Ekranın öbür köşesinde, Şebnem Dönmez olma düşü kuran birkaç geçkin kız ‘‘ellerinden her işin geldiğini’’ kanıtlıyorlar: Kötü espriler, patates yemeği tarifi, çöplerin toplanması ardı ardına gerçekleşiyor.

Bu arada fakültenin hem çalışkan, hem de sanatkár ruhlu çocuğu gitarını alıp şarkı söylemeye başlıyor.

Bir iki dakikalığına ‘‘Sıcak Saatler’’ dizisinin okul müsameresi haline getirildiğine inanıyorum. Ama sahne daha da tuhaflaşıyor: Aniden toplu halde aerobik yapmaya başlıyorlar. En süslü bodyler ve taytlar bu sahne için sanırım önceden düşünülerek satın alınmış...

Çünkü burası ‘‘Biri Bizi Gözetliyor’’ programının yarışmacılarının yaşadıkları ev!

Bu yarışmacılar tam 15 kişi. 100 gün boyunca aynı evde yaşayacaklar. Her hafta aralarından biri elenecek. Ve en sonunda kazanan 100 milyar TL'nin sahibi olacak...

Para için bu kadar rol yapmaya değer mi? Bence değmez. Yarışmanın yetkilileri zaten amaçlarının para olduğunu söyleyen adayları elediklerini belirtiyorlar.

Peki macera mı? Bu kadar sahtelikte nasıl bir macera tadı bulunabilir ki?

Ekranda onları gördüm. Romantik şarkılarda hüzünlü ifadelerini, ritmik seslerde kıvıran bedenlerini hemen kameraya odaklıyorlar.

Hepsinin bir numarası var.

Hem kimlik olarak, hem etiket olarak! Ekranda alttan geçen bantta ‘‘etiketin’’ rakamı veriliyor: 1 numara Murat, 2 numara Melih, 3 numara Tarık, 4 numara Melike derken 15 numaranın da kim olduğunu öğreniyorsunuz.

Amaç aynı zamanda jüri olan seyirciye kimin kim olduğunu hatırlatmak. Jürinin görevi haftanın cazibini seçmek. Maceranın tadı acaba burada mı başlıyor? Ama biz buna zaten alışık değil miyiz? Meclisteki kavgaları ‘canlı kanlı’ izlemiyor muyuz? Televolelerde kavgalar ve yalan aşklardan yeterince haberdar olmuyor muyuz? Tartışma programlarında etiketlerimizin yanı sıra bazen gerçek kimliklerimizi görmüyor muyuz?

En önemlisi yaşadığımız evde, apartmanda ve hatta mahallede biz birbirimizi sürekli gözetlemiyor muyuz?

Gerçek hayattaki yarışmacılar daha iddialı değil mi?

1 numaralı yarışmacı

Adı: Travesti

Yaşı 20 ile 35 arasında değişir. (Sonraki yaşlarda apartman hayatı sona erer. Kimse nerede, nasıl yaşadığını bilmez.) Bodrum katta oturur. Gün ışığı bahçeden ara sıra evine sızar. Ama o zaten geceleri yaşar. Bu yüzden ‘rutubetli’ bir ortamda yaşamayı kafasına takacak vakti yoktur.

Onu kim gözetliyor: Herkes! Ama gizlice... Arka pencere komşuları bile bahçe kapısının aralığından sızan ışıktan onu takip ediyorlar.

O kimi gözetliyor: Herkesi. Arka pencerelerin baktığı avludan her gece duyulan karı-koca kavgasının ne zaman sona ereceğini, adamın kadını sevişmek için ne vakit ikna edeceğini o biliyor.

Özellikleri: Çok güzel hamsi tava yapıyor. Hatta kokusu üst katlara gidiyor diye, ona yüz vermeyen bekar komşularına da ‘‘abla tadımlık’’ diye kapılarına kadar taşıyor.

2 numaralı yarışmacılar

Adları: Öğrenci & Öğrenci

Yaşları 20 ile 25 arasında değişen iki delikanlının evi apartmanın en rutubetli dairesi olarak biliniyor. Ama onlar ilk bekar evi mutluluğundan umursamıyorlar. Sadece yaz vakti travestinin bahçesine bakıp bakıp imreniyorlar. Ama gelecekte onların okulu bitecek ve üst katlara taşınacaklar. Çoluk çocuk sahibi olduklarında ise o travestileri oradan atacaklar.

Şimdilik, evdeyken en gürültücü apartman sakinleri onlar. Kral TV ile radyo aynı anda yayın yapıyor, bira eşliğinde kahkahalar atılıyor.

Kim onları gözetliyor: Esas olarak mahallenin bakkalı ve teyze. Teyzenin derdi gürültüler, bir de zamanlı zamansız ziyaretçiler. Hele hele küçük kızların kahkahaları apartman boşluğunda yankılanmaya başlayınca o hikayesinin son kurgusunu tamamlamak için kapılarına çoktan dayanmış oluyor. Bakkala gelince. O veresiyecileri sevmez. Eh, öğrenciler de veresiyesiz yaşamaz.

Onlar kimleri gözetliyor: Eğlenmek için mahallenin bekar kızlarını, düş kurmak için güzel kadınlarını...

3 numaralı yarışmacı

Adı: Dikkat teyze var

Birine 70, başkasına 75 yaşında olduğunu söylüyor. Apartmanın giriş katında oturuyor. Perdeleri aralık, sürekli bir silüetin kıpırdandığı ev onundur. Teyzeyle birkaç kereden fazla karşılaştığınızda esas durumu anlarsınız: O zaten evin içinde değil, pencere kenarında ‘‘oturmaktadır’’. Öncelikle apartmanın, daha sonra mahallenin resmi olmayan muhtarıdır. Üstelik öfkesi hayatta sağlıklı ve dik durmasını sağlayacak kadar çoktur. Oysa amacı sadece biraz ilgi görmektir. Yalnızlığın en bilincinde olan odur...

Kimi gözetler: Herkesi ama en çok bekar evlerindeki hayatı merak eder. Gece yarısından sonra apartman boşluğunda yanan ışıkları takip eder. Gündüzleri apartmandaki herhangi bir hareketlilik onun kapı önünü temizlemesine yeterli olur. Herkesi herkese çekiştirir. Sonunda kimsenin onu dinlemediğini fark edince bakkalın önüne taburesini çekip, mahallenin dedikodularıyla kendini besler..

Onu kim gözetler: Kimse. Zaten onu da korkutan budur...

4 numaralı yarışmacı

Adları: Uğursuz evin sakinleri

Yaşları ve cinsiyetleri: Çok değişkendir. Yeni boşanmış bir adam, ‘‘metres’’ tanımını hayatına uygun görmüş bir kadın veya yeni evli bir çift. Hepsi altı ay veya en fazla bir yıl bu evde konakladıktan sonra giderler. Hikayelerini daha sonra sadece alt katta oturan teyze anımsar... Oturdukları sürece perdeleri açık yaşarlar. Çünkü mahalledekilerin meraklı halini çözünceye kadar taşınmış olurlar.

Onları kim gözetler: Tüm apartman. Kim olduklarını, öykülerini gözetleyerek herkes kendine göre çözmek ister.

Özellikleri: Sürekli tadilat yaptırırlar. Her gelen evin uğursuzluğunu yıkmaya çalışır. Ama nedense çok geçmeden vazgeçerek gider...

5 numaralı yarışmacı

Adı: O kadın

Yaşı: 30 ila 45 arasında değişir.

Apartmandaki en iyi konumlu dairede oturur. Diğerleriyle mesafeli ve ilgisiz bir tavrı vardır. Zaman zaman evinde yaşar. Bazen ortalıktan yok olur. Ya seyahattedir, ya da kendini sokaklara bırakmıştır. Teyze ve mahalleli onun hayatını ve evini merak ederler. Apartmana girerken elinde hep paketler vardır. Mahallenin bakkalı pencereden vuran ışık yüzünden onların içinde mumlar olduğunu bilir. Oysa paketlerinde son zamanlarda rüzgar gülleri de vardır..

Onu kim gözetler: Teyze ve mahallenin bekar adamları.

O kimi gözetler: Gece yarısı ışıkları kapattıktan sonra tüm karşı daireleri...

Ve numarasızlar

Ben maalesef sadece bu apartmandan yarışmaya katılan bazı yarışmacıları anlatabildim.

Çünkü ben de orada oturuyorum. Ama her mahalle böyle değil midir?

Yani... Hayat bu yarışmadan daha sürprizli, inanılmaz ama gerçek ‘gözetlenme’ hikayeleriyle dolu değil midir?

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!