Hem çocuk, hem kariyer

Güncelleme Tarihi:

Hem çocuk, hem kariyer
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 14, 1999 00:00

Haberin Devamı

Annelik kadının iş hayatındaki başarısını artırıyor

Günümüz kadını çağa öylesine uyum sağlamış durumda ki başarılı iş kadınını, mükemmel eşi, becerikli ev kadınını ve sevgi dolu anne rollerini birbirine karıştırmadan en iyi şekilde yürütüyor. 2000 kadını ‘‘İşimde başarılıyım, eşimle uyumluyum, bakımlı ve güzel bir kadınım, aynı zamanda bir de çocuk doğurup ona en iyi şekilde annelik yapıp, eksiksiz yetiştirebilirim’’ diyor.

Asya (Şarkıcı)

Kızım, işime engel değil

34 yaşındayım ve iki yıllık evliyim. Evliliğimin ilk yılında bir çocuk sahibi oldum. Çocuk sahibi olmayı zaten çok istiyordum. Güzel bir hamilellik devresi geçirdim. O dönemde üçüncü bir albüm hazırlamıştım. Bebek olduğunda devamlı mesai gerektirmeyen işimin olması ve kızıma bakan bir ablanın olması bu evreyi hafif atlatmama neden oldu.

Kızım, iş hayatımda bir engel teşkil etmedi. Hamilelik sonrası hormonal değişiklik nedeniyle bir depresyon yaşadım.

Doktorum ilaç verdi. İki gün kullandıktan sonra bir daha kullanmamaya karar verdim. Bunun geçici bir durum olduğunu düşündüm ve pozitif düşüncelere kendimi motive ederek o dönemi atlattım. Artık çocuğum daha keyifle işimi yapmamı sağlıyor.

Şeniz Yercan (Banka Md.)

Çocuk terfi getirdi

34 yaşındayım ve 11 yıldır bu bankada görev yapıyorum. İş yaşamımı on yıldır sürdürüyorum. Bu on yıla zamanla edindiğim iş tecrübelerini, evliliğimi ve iki de çocuk bakımını sığdırdım. On yıllık evliliğimin dördüncü yılında eşimle birlikte çocuk sahibi olmaya karar verdik. Çocuk, bir çiftin hayatında milat gibi bir şey bence.

Pek çok insana göre çocuk olur ve bir şekilde büyür. Bu bizim için böyle olamazdı. İş hayatıma gelince doğum izni insana değer veren bir kurumda dezavantaj gibi görünmüyor.

Aralık ayında doğum iznine ayrıldığım ve uzun bir süre dönemeyeceğim halde bir terfi yaşadım. Dolayısıyla doğum yapmam iş hayatıma gölge olmadı.

Nurcan Kızanlık (Yönetici)

Eskisinden daha iyi durumdayım

35 yaşındayım ve 7 senelik evliyim. Evliliğimin beşinci yılında çocuk sahibi olmaya karar verdim. Hayatımın tam anlamıyla değişeceğini bildiğim halde eşimle çok istedik ve karar verdik. Hamilelik dönemimde de çok fazla problem yaşamadım. Hatta son güne kadar çalıştım desem yalan olmaz. Doğumumdan sonra üç ay ara verdim. Ara verdiğim dönemde bile dışardan da olsa işe müdahale ettim. Çünkü ben iş hayatımdan asla ayrı kalamayacak durumdaydım. Hatta üçüncü aydan sonra kimi zaman oğlumu alıp iş yerime gittiğimi bile biliyorum. Bebeğimi yetiştirirken ve sosyal yaşantımı düzene oturturken zorluk çekmedim desem yalan olur. Ama zamanla kendime göre bir sistem oluşturdum. Hatta eskisinden bile daha oturmuş bir sistem.

Candan Özcan (Genel Md.)

Eşim, her konuyu paylaşıyor

41 yaşındayım ve 15 yıllık evliyim. Evliliğimin ikinci yılında anne oldum. O yıllarda orta kademe yöneticiliğe yeni adım atmıştım. Bebek sahibi olmamda iş hayatımın etkisi fazla olmamıştı. Rahat bir hamilelik geçirdiğim için iş düzenim bozulmadı. Sadece işe ayırdığım zamana kısıtlamalar getirdim. Bebeğim dünyaya geldiğinde ruh dünyamda değil, ama görünüşümde değişiklikler olmuştu. Eski halime dönmek için spor yaptım. Kızımla birlikte yürüyüşe çıkıyordum. Temiz hava ona da iyi geliyordu. İşe başladığımda kızıma annem baktı. En büyük korkum büyüklerle büyüyen çocuklarda sık görülen ve hoş karşılanmayan davranışları kızımda görmekti. Fakat bu olmadı, annemle çok iyi paslaşıyorduk. Her şeyden önce çalışmayı ve yükselmeyi seviyorum. Başlangıçtan bu yana hedeflerim vardı.

Ebru Başyurt Özgür (Yönetici)

Her şey programlı oldu

31 yaşındayım ve 5 yıllık evliyim. Evliliğimin üçüncü senesinde çocuk sahibi olmaya karar verdim. Kendimi bunu programlamıştım ancak test sonucu pozitif çıkınca inanılmaz bir korku yaşadım. Birden gerçekle karşı karşıya kalınca bocaladım. Doğumumdan 3 ay sonra işime geri döndüm. Önceleri kariyerim konusunda çok fazla çaba sarfetmiyordum, çünkü artık çocuk ön plandaydı. Onu bakıcıya bıraktığım ilk gün küçük bir varlığa haksızlık ediyormuşum gibi geldi bana. Vicdan azabı duyuyordum ama işimi ve sosyal çevremi de çok özlemiştim. Annemin kontrolündeki bakıcıyı sık sık arayıp bilgi alıyordum. Bu davranış bende bir alışkanlık oldu. Yurtdışı seyahatleri, gece iş yemekleri ve uzun süre mesai aktif çalışma gerektiren bi işim var. Sosyal hayatımı dengede tutmak, bakımlı olmak, çocuğumu en iyi ve en sağlıklı şekilde yetiştirmek zorundayım.

Semra Aksu (Leasing Uzmanı

Yoğun ama mutluyum

27 yaşındayım ve 3 yıllık evliyim. Evliliğimin ilk yılında karar vermeden hamile kaldım. Çocuğun iş hayatında negatif bir etkisi olduğunu düşünmüyordum. Eşimin desteği ve benim azmimle ailemize yeni bir bireyin katılmasının hiçbir sakıncası yoktu. Hamilelik dönemim problemli olunca çoğu kez hata yaptığımı düşündüm. Doğumdan iki ay sonra iş hayatına geri döndüğüm için mutluydum. İş arkadaşlarım, eşim ve ailem bana olumlu ve destek verici nitelikte davrandılar. Artık çok yoğun fakat mutlu bir kadın olduğuma inanıyorum.

Kadın, rol esnekliğini başarmalı

Psikiyatrist Dr. Serdar Serdaroğlu 2000 kadınının birçok şeyin üstesinden geldiğini belirtiyor ve ekliyor: ‘‘Kadınlar doğum öncesi, doğum sonrası çocuğa ve topluma sosyal adaptasyon devresinde psikiyatrik hastalıklar geçiriyor. Kadınlar doğuma karar verirken genellikle çevrenin ve eşin çocuk sahibi olma beklentisini, çocuk doğurarak bir birey olarak kendini göstermesini ya da evliliği kendince sağlama alma gibi kesin etkenleri düşünüyorlar. Çalışan kadınlarda da fazla bir değişiklik yok. Kadınların gebelik döneminde yaşadığı hormonal dengenin değişimi onların ruhsal düzeylerini etkiliyor. ’’



Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!