Eylül Öztürk: Ne kadar kusurum varsa gittim hepsini yaptırdım

Güncelleme Tarihi:

Eylül Öztürk: Ne kadar kusurum varsa gittim hepsini yaptırdım
Oluşturulma Tarihi: Kasım 16, 2022 07:19

Sosyal medya fenomeni olarak çıktığı yola oyunculukla devam eden, kendi adını taşıyan güzellik merkeziyle ticarete de atılan Eylül Öztürk hakkında merak edilenleri anlattı. Günümüzdeki güzellik baskısı nedeniyle birçok estetik yaptırdığını itiraf eden Öztürk, “Kendimi hiç beğenmediğim bir zaman olmuştu. Sosyal medya acımasız. Ne kadar kusurum varsa vurdular yüzüme. Ben de gidip hepsini yaptırdım” dedi.

Haberin Devamı

İnternet fenomenliği, oyunculuk, güzellik merkezleri, kozmetik markanız, annelik... Bunların hepsine nasıl yetişiyorsunuz?

- Bazen ben de şaşırıyorum! Genel olarak çok planlı bir hayatım var, olmak zorunda daha doğrusu. Her şeyim belli, dakik, programlı. Bu arada tek başıma olsam mümkün değil, sosyal medya menajerim, asistanım hepsini birlikte yürütüyoruz açıkçası.

Bir haftanız nasıl geçiyor?

- Haftanın 3 günü sette, diğer 3 günü işyerinde, 1 günü de evde geçiyor. Aynı zamanda bir üniversitede oyunculuk okuyorum. Pandemiden ötürü bazı derslerimi online alıyorum. Şirkette toplantıdan çıkıp derse girdiğim veya sette makyaj yapılırken ders dinlediğim zamanlar oluyor. Yüz yüze olan derslere de setten veya şirketten çıkıp katılıyorum. Akşam 6-7’den sonra çocuklarımlayım.

Haberin Devamı

Güzellik akademisinin 14’üncü şubesini açtınız. Neden bu alanda da ilerlemek istediniz?

- Her şey kendi ihtiyaçlarım doğrultusunda başladı. İçerisinde tırnak bakımına ve güzelliğe dair her şey olsun istedim. Eşimin de desteğini alarak bu alanda bir yatırım yaptık. İnanılmaz bir talep gördü. Kadınlar için bakım bir motivasyon zaten. Onlara içinde prensesler gibi hissedebilecekleri bir alan tasarladık. Fiyatları da erişebilir tutunca zaten devamı geldi. Şubeleşmeye başladık.

Kendinizde en beğendiğiniz ve beğenmediğiniz yer neresi?

- Kendimi bir bütün olarak beğendiğim bir süreçteyim. Mutluyum sanırım, o sebeple böyle hissediyorum. Kendimi hiç beğenmediğim bir zaman olmuştu. Sosyal medya acımasız tabii. Ne kadar kusurum varsa vurdular yüzüme. Yok dişin yamuk, yok burnun çirkin. Ben de gidip hepsini yaptırdım. Hoş, iyi de olmuş diyorum bir yandan, biraz da böyle devam edeyim hayatıma. Ama o dönem gerçekten çok mutsuz olmuştum. Şimdi de aynı kesim herkesin estetikli olmasından dem vuruyor. Siz insanları oldukları gibi kabul ettiniz mi de şimdi estetiğin hesabını soruyorsunuz demezler mi insana? Kim nasıl istiyorsa öyle yaşasa ne güzel olur. Rahat bıraksınlar herkesi.

Eylül Öztürk: Ne kadar kusurum varsa gittim hepsini yaptırdım

Haberin Devamı

ANNELİK İŞ HAYATINDAN DAHA ZOR

İki çocuğunuza nasıl vakit ayırıyorsunuz?

- Akşamları tüm vaktim onların oluyor. Gündüz zaten ikisi de okuldalar. Akşam olduğunda bir araya geliyoruz, oyunlar oynuyoruz sohbet ediyoruz. Okulları olmadığı zaman benimle beraber işe geldikleri de oluyor. Benimle set ortamında veya ofiste birlikte vakit geçirdikleri zamanlar çok olmuştur. Çalışma ortamını da onlar için bir oyun haline getiriyorum bazen. Sette çocuk oyuncularla birlikte koştururuz, ofiste birlikte boyama yaparız. Bunun dışında her akşam uyumadan önce muhakkak bir hikaye seansımız vardır. 

Annelik nasıl bir his?

Hayatımda başıma gelen en güzel ve en güçlü his, en kuvvetli bağ. Hiç geçmeyecek bir burun ucu sızısı. Hep kalbin ağzında yaşamak. Yaşama sebebim, nefes aldığım her ana sonsuz şükürlerim.

Haberin Devamı

İş hayatı mı daha zor, annelik mi?

- Annelik daha zor. Bir insan yetiştiriyorsunuz. Onun manevi açıdan huzurlu bir yaşam sürüp sürememesi tamamen sizin kendiniz geliştirmenize, öz farkındalığınıza bağlı. Siz kendi travmalarınızı keşfedip düzeltmediğiniz takdirde bunları çocuklarınıza miras bırakıyorsunuz.

Eylül Öztürk: Ne kadar kusurum varsa gittim hepsini yaptırdım

Kenan ile tencere kapak gibiyiz

Sosyal medyada da gördüğümüz kadarıyla eşinizle eğlenceli bir ilişkiniz var. Gerçek hayatta da öyle mi?

- Kenan gerçekten çok komik bir adamdır. Beni hep güldürür hatta kimi zaman kimsenin gülmediği şeylere bile birlikte anlamsızca güleriz. Resmen tencere kapak gibiyiz. İlişkimizde de hep eğlenceliyizdir. Paylaşımlarımız kuvvetlidir, ilgi alanlarımız yakındır. Her şeyden önce iyi bir “insandır” Kenan.

Haberin Devamı

Mutlu bir evliliğin sırrı nedir?

- Aşk değil mantık evliliği yapmak. Bunu ne zaman söylesem hep yanlış anlıyor gençler. Mantık evliliğini sadece çıkar evliliği gibi görüyorlar. Mantık evliliği demek evleneceğiniz insanı enine boyunu ölçüp tartıp değerlendirip karar vermek demektir. Aşk sandığımız şey travmalarımızın bizde yarattığı bağımlılık hali olabilir mi acaba?

Mesela masadaki garsona kaba davranan bir adamla değil evlenmek, ilişki dahi yaşanmamalı bence. Çünkü bu davranış şekli başlı başına bir bencillik göstergesidir. O sebeple mantığına yatan kişiyle evlenmelisin. Mantığınla sevdiğin adama hissettiğin duygu da aşktan çok daha sağlıklı, huzurlu ve konforlu bir duygudur. Ve her geçen gün de katlanarak büyür.

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!