Hastane değil pembe köşk

Güncelleme Tarihi:

Hastane değil pembe köşk
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 16, 2000 00:00

Haberin Devamı

Sağlık Bakanı, gerçekten örnek sağlıkevi görmek istiyorsa Gazipaşa'nın Devlet Hastanesi'ne davet ediyorum, bekleriz

Her odayı bir yardımsever Gazipaşa'lı yaptırdı. Hepsinin adı var kapılarda. Bunların bazıları klimalı, iyi döşenmiş bir ev odası gibi zevkli/sevimli.

Temizlik işlerini özel bir firma yapıyor. 2000 yılının ilk altı ayında poliklinik sayısı 36 bin 485, yatan hasta sayısı 2 bin 010, ameliyat sayısı 517, yaptırılan doğum 201.

YİRMİ bilmem kaç yıl önce, Gazipaşa'ya yerleşmeye karar verdiğimizde adı da güzel bu ilçeyi bize tanıtmaya çalışan dostumuz, ‘‘burası da hastanemiz’’ demişti. Kiremitli, ak badanalı dört duvar bir yapı. Kediyi merak öldürür derler, hayır o kedi değil, gazetecidir! İçeri girdik, hastane bile kokmuyor, bomboş odalar, bomboş yataklar, yine kokudan yoksun bir ameliyathane ve başhemşire dahil sekiz-on hemşire!

Bu ak badanalı, adı hastane olan yapının temeli 1972 yılında atılmış. Nasıl atılmış, kim atmış? Merak bu ya kedi misali, 1971 yılında kurulan Hastane Yaptırma Derneği, işler yürüyüp gelmiş, ilk iki katın kaba inşaatı bitince al demişler Sağlık Bakanlığı'na, onlar da almış ve devlet baba işi sürdürmüş bundan sonra ve 1977 yılında 50 yataklı olarak açılmış, -ki tanışmamız bu yıldır.- Yataklı tedavi için halkın 1981 yılını beklemesi gerekti! İlk Başhekimimiz Op. Dr. Taner Bumin'dir ve yıllar yılı tanış olduğum, kiminin tedavisini gördüğüm, bu hastaneye her birinin unutulmaz katkıları olan başhekimleri sırasıyla sayalım ölenlere rahmet, yaşayanlara selam diyerek: Uz. Dr. Sami Özgüm, Opr. Dr. Selamet Yılmaz, Opr. Dr. Muhammet Akpınar, Opr. Dr. Yılmaz Atay, Uz. Dr. Cengiz Atalay, Opr. Dr. İlter Güvendik, Uz. Dr. Nadir Aldemir, Opr. Dr. Özben Dölen, Opr. Dr. Mevlüt Akyamaç, Uz. Dr. Cengiz Atalay şimdileri de başhekim. Kardeşi Metin Atalay ile babalarının anısına poliklinik binası, işadamı Ahmet Tuncer ve rahmetli işadamı Rahmi Büyükballı da ek acil yardım binası yaptırdılar ve böylelikle 1999 yılında yatak sayısı 75 oluverdi. Başhekim ve Hastane Müdürü İsmail Kılıç, sıvadıkları kollarını hiç indirmediler. Yani Gazipaşa Devlet Hastanesi Yaptırma ve Yaşatma Derneği ileri gelenleri, hastaneleri için keseleri her zaman açık olan Gazipaşa halkının insancıl yardımlarına bol bol kavuştular. Devlet/Millet işbirliği sayesinde hastane her şeyiyle baştan aşağı yenilendi ve ak badanası da PEMBE oluverdi, sanki hastane değil Pembe bir köşk! Sevimli / iç açıcı / korkutmayan.

BİRAZ RAKAM

1999 poliklinik sayısı 72 bin 495, yatan hasta 3 bin 626, ameliyat sayısı bin 123, yaptırılan doğum 514. 2000 yılı ilk altı ayında poliklinik sayısı 36 bin 485, yatan hasta sayısı 2 bin 010, ameliyat sayısı 517, yaptırılan doğum 201. Bu rakamlar bile 1997/1998 rakamlarının iki üç katı!

Her odayı bir yardımsever Gazipaşa'lı yaptırdı baştan aşağı, hepsinin adı var kapılarda, temizlik işlerini özel bir firma yapıyor, bunların bazıları klimalı iyi döşenmiş bir ev odası gibi zevkli/sevimli. Her taraf ama her taraf tarifsiz bir temizlikte.

AH BİR DE ŞUNLAR OLSA

Proje çalışmaları süren bir ek bina daha, ikinci bir ambulans, ikinci bir ameliyathane, bir diyaliz ünitesi.

Antalya-Mersin karayolu üzerinde turizm bölgesinde bu pembe köşk, il merkezine 180 kilometre, ol nedenle bir ortopedi, bir nöroloji, bir üroloji uzmanı da olursa bak sen pembe köşkün keyfine!

HASTANEYİ ÖVMÜYORUM GERÇEĞİ ANLATIYORUM

Hastane reklamı yapılır mı, burası devletin milletin malı, övülecekse övülür, yerilecekse yerilir. Hani yolunuz Gazipaşa'dan geçerse turistik yerlerimiz yanısıra lütfen biyol da hastanesini gezip görün bir yurttaş olarak ‘iftihar etmek’ için.

ADAMIN HASTA OLASI GELİYOR

Geçenlerde bir dostuma hastaneyi överken ‘‘adamın hasta olası geliyor’’ dedim, ne bileyim dileğimin bu kadar çabuk tutacağını, Tokat Kebabı fırını için odun keserken sol başparmağımın tepesini de götürüverdim! İçim rahat, arabaya atlayıp pembe köşkümüze gittim, geldim, gittim geldim. Hep hep övündüm gördüklerimden..

AMA BU İŞİN ACISI DA VAR

Acilde bir bayan gördüm, kafası ameliyathane bonesiyle sıkı sıkı kapalı, o da naylon! Boynu tümden kapalı bişeylerle.. Beyazlar içinde tepeden topuğa.. Niye böyle kapalı bu baş, zaar dedim ışın tedavisi görüyor, saçları dökülmüş bunu er kişiden saklıyor! Acıdım.. Üzüldüm/acıdım.

Hastanelerde bir tesettüt modası başlayacaksa meraklısı/uygulayıcıları bunu da görürler bu çağdaş/örnek kurumda!

SÖZÜM SAYIN SAĞLIK BAKANINADIR

Evinde evet, ama halk hizmetinde hayır bu modaya, davranışa.

Sayın Sağlık Bakanımız sahiden örnek bir sağlıkevi görmek istiyorsa kendilerini Gazipaşa'nın Pembe Köşkü'ne bekliyoruz efendim, benden davet etmesi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!