Eskiden aşklar daha ihtiraslıydı

SEDEF AVCI: O dönemin Ses dergilerini okudumÂ

? Aslında balerin olmak istiyormuşsunuz. Doğru mu?
- Evet, dört yaşında başlamıştım baleye. Sekiz sene yaptım ama kemik yapım yüzümden bırakmak zorunda kaldım. Boyum da çok uzundu. Bale gösterilerini her izlediğimde hâlâ duygulanıyorum. Ama anatomik sorunlar işte...
? 1997’de Elit Model yarışmasıyla tanındınız. Öncesinde oyunculuk hayaliniz var mıydı?
- Çocukken mimar olmak isterdim. Ama yarışmadan sonra ajansa girmemle birlikte reklamlar başladı. Oyunculuk bana çok zevk verince ben de bu konuda kendimi eğitmeye karar verdim.
? Çok çabuk iletişim kuran biri değilmişsiniz. Oysa oyunculuk tam tersini gerektirmez mi?
- Bu dediğin doğru ama özel hayatımda. Gerçekten de sakin bir kadınım. Ama nihayetinde ben de insanım ve çok dolduğumda da tehlikeli biri olabiliyorum!
? Canlandırdığınız Müjgan nasıl bir karakter?
- Müjgan küçük yaşta annesini ve babasını kaybediyor. Babasının çok yakın dostu Rauf Bey’in yanında büyüyor. Ailenin oğlu da Müjgan’a aşık. Ama bir yandan da sahilde tanıştığı denizci var. Özgür’ün canlandırdığı karakter... Müjgan iki aşkın arasında kalıyor.
? 70’lerde yaşayan bir kadını canlandırmaya nasıl hazırlandınız?
- O dönemi zaten çok seviyorum. 70’lerde çekilen Türk filmlerinin çoğunu izledim. Kadın oyuncuların saçlarını, makyajlarını inceledim. Dizide burjuva bir aile var. Bu yüzden o yılların ‘Ses’ dergilerini okudum. Kıbrıs Barış Harekatı gibi dönemin siyasi olaylarını yeniden araştırdım.
? Müjgan’ın size benzeyen yanları var mı?
- O da benim gibi okumayı çok seviyor. Ama karakterlerimiz çok benzemiyor. Müjgan bana göre daha içine kapanık.
? O dönemin kadınlarıyla günümüz kadınları arasında sizce nasıl farklar var?
- Çok... O yıllarda aşk daha gizli yaşanıyor. Birinin elini tutmak bile çok daha heyecan verici. Sevgiyi ve aşkı daha gizli yaşıyorlar. Bunun sonucunda ihtiras da daha fazla.
? Dönem dizisi çekmenin zorlukları var mı?
- Yalı çekimlerinde mekanı 1974’e göre dekore edip o dönemi yansıtabiliyorsunuz. Ama dış mekanlar zor. Çünkü arkanızdan son model bir araba geçiyor seti durduruyorsunuz. Deniz kenarı sahnelerinde birden bir tekne görünüveriyor. Oysa arkanızdaki balıkçının oltası bile o dönemin oltalarından olmalı. Her şey al baştan tabii...

ÖZGÜR ÇEVİK:  Bu kez beyefendi rolünde değilim

? Aslında müzisyensiniz ama kendinizi setlerde buldunuz. Öyle de kaldı...
- Kader diyelim... Ama oyunculuğu sevdim. ‘Odun olsan öğrenirsin’ derler ya ben de o kadar iyi isimlerle çalıştım ki işi öğrenmeye başladım. Şimdi de bütün konsantrasyonum oyunculuk üzerine.
? ‘Yabancı Damat’ sonrası ‘Düşünce’ adlı bir rock albümü çıkardınız ama pek de istediğinizi bulamadınız. Pop söyleseniz daha mı farklı olurdu?
- Evet, müzikte kendi istediğimi yapmak istedim ama insanlar benden daha popüler bir iş bekliyordu. Bundan sonra müziğimde ve şarkı sözlerimde daha sadeleşmeyi düşünüyorum. Yaza doğru müzikle ilgili yeni şeyler olacak.
? Doğru, dizilerde hep efendi, akıllı uslu, ‘iyi çocuk’ karakterleri canlandırıyorsunuz ama
müziğiniz asi...
- İnsanların hayatına belli bir kalıpta girmenin bazı bedelleri var. Çünkü izleyici televizyonda gördüğü adamı kafasına yerleştiriyor ve öyle görmek istiyor. Ama kimse standart değil. Burada da ironi başlıyor ve sizi yaratıcı yapıyor. Aslında üreticilik de böyle geliyor. Gerçi bu sefer kıyafetlerim size beyefendi gibi gelebilir ama Ferit pek öyle bir karakter değil. Bahriyeli, biraz fırlama. Kızlarla arası iyi, her kızı da elde eden özgür ruhlu bir adam.
? Sizde Ferit karakteri gibi çapkın mısınız?
- Değilim, daha melankolik bir adamım. 30 yaşına girmenin de etkisi büyük tabii.
? Nasıl bir etkisi var 30’ların üzerinizde?
- Hayatında birtakım yolları seçmek durumunda kalıyorsun. Eskisi kadar rahat hareket etmeden, bazı şeyleri yoluna oturtmak istiyorsun. Uçarı taraf biraz daha geriye çekiliyor. Bu aşkı da çok fena ve sert etkiliyor.
? Ne gibi?
- Geçmişteki aşklar film şeridi gibi gözünün önünden geçiyor. Bir daha aynı hataları yapmamak için iç dünyanızda bir kargaşa yaşıyorsunuz.
? 70’lerde aşk yaşamak ister miydiniz?
- Evet ama siyasi bunalımları görmek istemezdim. Yoksa o dönemin insanları başka. Ahlak anlayışları farklı. Birini öpmüş olmak ve bakmak bile çok büyük şeyler. Yemeyi yemeden önce koklar ve dilinle tat alırsın ya öyle bir şeymiş. Her şey yavaş ve kesinlikle daha zevkli.