Duygusal olabilirim ama aptal aşık değilim

Güncelleme Tarihi:

Duygusal olabilirim ama aptal aşık değilim
Oluşturulma Tarihi: Aralık 21, 2010 01:00

Seren Serengil, uzun süren sessizlikten sonra magazin dünyasına hızlı bir dönüş yaptı.

Haberin Devamı

Önce olaylı boşanma haberleriyle gündeme geldi, ardından “Ben Adamı Ayrılırken Tanırım” albümü, lüks otomobillerle çektiği yeni klibi ve Türkiye’yi saran billboard’larıyla…

Tam sekiz yıl süren suskunluktan sonra yeni bir albümle müzik piyasasına döndünüz. İşinizden bu kadar uzun süre ayrı kalmanızın sebebi tam olarak neydi?
- Aile kurmak, çoluk çocuğa karışmak, bunları yapabilmek için de işimi tamamen bırakmak istedim. Daha önce de söylediğim gibi ev kadını olmak bana hayatım boyunca cazip gelmiştir.

İyi ama çalışmak, aile kurmaya ve anne olmaya engel değil ki...
- Ama ben başkalarından daha yorgundum. Sahnelere ilk çıktığımda 16 yaşındaydım daha. İlk dizimi yine aynı yıl çektim. Öztürk Serengil’in kızıydım, dolayısıyla ünlü bir bebekliğim, çocukluğum ve genç kızlığım oldu. Ve sonunda o kadar sıkıldım ki her şeyden, “Bu kadar yeter” dedim, bıraktım.

Şöhretten sıkıldınız yani...
- Şöhretten, gürültüden... Sükunet istiyordum biraz. Bir de eşim evdeyken sahnede olmak benim tarzım değil. Çocuklu bir kadın olarak dekolte kıyafetler içinde program yapman da keza öyle... O şartlar altında hakkımda çıkacak olası dedikoduları göğüsleyebilecek kadar yürekli değildim sanırım.

Geri çekilmenizde hüsranla sonuçlanan iki evliliğin de rolü olabilir mi acaba?
- Evet. Bana sorarsanız iyi bir eşim, ama buna rağmen başımdan iki şanssız evlilik geçmişti o dönemde.

Tekrar “hamileydi, yok değildi” polemiklerine dönmek istemiyorum ama merak ediyorum; çocuk ümidiniz hiç kalmadı mı?
- Kalmadı.

Bu sizin fikriniz mi yoksa doktorlar mı “olmaz” dedi?
- Doktorlar. Yapılan tetkikler sonucunda bir daha çocuğumun olamayacağını öğrendim. Hamile kalabilir ama bebeği ancak 5,5’uncu aya kadar karnımda taşıyabilirmişim. Yani artık çocuk hayalleri kurmuyorum.

Kendinizi nasıl hissettiniz bunu öğrendiğinizde?
- En büyük hayalim bir yuva kurmak, anne olmaktı. Son yaşadıklarımdan sonra iki hayalim de silinip gitti. Büyük travmalar yaşadım.

Kendinizi toplamak için yeniden müziği seçtiniz ve geçmişte yaşadıklarınızı anımsatan “Ben Adamı Ayrılırken Tanırım” adlı albümü hazırladınız. Peki müzik sektörü bu kadar büyük bir kriz yaşarken, siz piyasadan bu kadar uzak kalmışken, albümünüzden umutlu konuşabiliyor musunuz?
- Elbette. “Unutulmuş muyumdur acaba” gibi bir endişe hiç duymadım. Çünkü şundan eminim, gözlerden uzak olsam da insanlar beni hep sevdi.

Neden seviyorlar sizi?
- Çünkü ben bugüne kadar hep kendimden fazla çevremdekileri sevdim. İşimi yaptığım sürece de başarılıydım. Ayrıca sevmemeleri için bir sebep yok ki... Hiç antipati yaratacak olaylarla anılmadı adım. Hep ailem ve işimle konuşuldum. Birilerinin kocasına ya da sevgilisine göz koymadım. Dolayısıyla kendimi geri çektiğim dönemde bile beni sevenler, sevmeye devam ettiler. Şimdi de onların sevgisini hak etmek için çalışıyorum. Tek hedefim başarılı olmak. Artık benim zamanım geldi.

Müzik dünyasındaki rakiplerinizi rahatsız ettiğinizi mi düşünüyorsunuz?
- Ne yalan söyleyeyim, biraz öyle düşünüyorum. Şimdi moda benim! Herkesin bir dönemi oldu, takdir de ettim ama dediğim gibi çoluk çocuklu kadınlar, bekar, formda ve zıpkın gibi biriyle nasıl savaşsın? Haksız bir rekabet olur onlar için de! Yine de onların yerinde olmayı isterdim.

Nasıl yani?
- Çoluk çocuğa kavuşmuş, evliliği devam eden, yavaş yavaş ev kadını ve anne rolü ağır basmaya başlamış biri olmak isterdim ben de... Ama Allah bana çocuk vermedi, ben de şimdi onu avantaja dönüştüreceğim. Çoluk çocuğa karışmış bir şarkıcıyla beni mukayese etmek, onlara haksızlık olur.

Haberin Devamı

AĞLAYA AĞLAYA YAPTIM ALBÜMÜ

Hayatınızın belki de en sıkıntılı döneminde albüm yapmaya kalkıştınız. Biraz bekleyeyim, kendimi toparlayayım diye düşünmediniz. O halde nasıl çalışabildiniz?
- Çok zordu gerçekten. Kaç kez okumalar sırasında ağlama krizi yaşadım, hıçkırıklara boğuldum. Bu yüzden kayıtlara birkaç gün ara verildiği bile oldu. Ama sonunda tamamladık, üstelik sonuçtan da çok memnunum.

Bu albüm için kimlerden şarkı aldınız?
- Çok başarılı isimlerden destek aldım. Serdar Ortaç’ın iki, Soner Sarıkabadayı’nın bir şarkısı var. Selami Şahin’in “Ya Seninle Ya Sensiz”ini de cover yaptık. Repertuvar konusunda iddialıyım. Özellikle ayrılık acısı yaşayanlar, bu albümde çok şey bulacak.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!