Dilde özgürlükçüler dil zaptiyelerine karşı

Güncelleme Tarihi:

Dilde özgürlükçüler dil zaptiyelerine karşı
Oluşturulma Tarihi: Kasım 12, 2004 00:00

Senaryosunu Gülse Birsel’in yazdığı Avrupa Yakası adlı dizide kullanılan dil, tartışmalara neden oldu. Tempo dergisinin ‘Oha falan olsak mı, olmasak mı’ baÅŸlığıyla sayfalarına taşıdığı tartışmalarda, dil bilimcilerle, özgürlükçülerin yorumları yer alıyor.Seren Serengil kalabalık bir ortamı tarif için, ‘Ortam çok K’ diyor. Akmerkezci kızlar, yerlerini bildirmek amacıyla kısaca, ‘Ak’tayım’ diyorlar. Ortam insanları, ortam iyiyse biraz daha kalmak istediklerini, ‘Kal geldi ÅŸekerim’ ÅŸeklinde anlatıyorlar. Hal böyle olunca, tüm bunlar, medyada da gerekli yerleri ediniyorlar. Ve son örnek, atv’de yayımlanan Avrupa Yakası’nın dili. Avrupa Yakası’nın genç oyuncusu Evrim Akın’ın canlandırdığı Selin, geçen hafta Hürriyet gazetesinden ErtuÄŸrul Özkök’ün, Sabah gazetesinden Emre Aköz ve Hıncal Uluç’un, Radikal gazetesinden Nur Çintay ve Hakkı Devrim’in köşelerinin baÅŸrolündeydi. Dizinin, ‘Oha falan oldum’ gibi argoyla dolu dilinin, güzel Türkçe’mizi mahvettiÄŸi görüşünde olanlar var. DoÄŸan Hızlan, ErtuÄŸrul Özkök, Nur Çintay ve Emre Aköz her kuÅŸağın böylesi bir dil geliÅŸtirdiÄŸini; ama bunun sonradan silinip gittiÄŸini iddia etse de Hakkı Devrim, Hilmi Yavuz, Semih Gümüş ve Fazıl Hüsnü DaÄŸlarca gibi edebiyatçılar için durum bu kadar da basit deÄŸil... Selin karakterine can veren oyuncu Evrim Akın ise tartışmalara ÅŸu yorumla katılıyor: ‘Amannnn, bunlar yazıp çiziyorlar, sonra yazdıklarının tersini yazıyorlar. Hepsi benim büyüğüm, saygı duyuyorum, ama daha olay ne anlayamadılar. Ben sonuçta oyuncuyum ve düzgün Türkçe öğretmek gibi bir görev üstlenmedim. Akıllı olan bu dili kullanmasın o zaman! Bu yazılanlarla ilgilenmiyorum, ama salon dili, salon filmleri yapmak da gerekmiyor. Ben sokaktan besleniyorum. Öteki türlüsü sahtekárlık oluyor.’SENARÄ°STLER NE DÄ°YOR Tayfun Güneyer (AÄŸa Kızı)Biz yazdığımız için insanlar öyle konuÅŸmuyor, onlar zaten öyle konuÅŸtuÄŸu için biz yazıyoruz. Ayrıca televizyon kutsal bir kitap deÄŸil, insanların her gördüğünü kapması gerekmiyor. ÇaÄŸan Irmak (Çemberimde Gül Oya)EÄŸer yazılan dizi sitcom’sa, sözcük oyunları için ‘Türkçemizi bozuyor’ diyemeyiz, çünkü orada durum komedisi yaratılmak için Türkçe farklı kullanılıyor. Bunu diÄŸerlerinden ayırmak lazım. .Birol Güven (Çocuklar Ne Olacak)Ä°nsanlar bu dille anlaşıyorlar, bu dille iletiÅŸim kuruyorlar. Dil dinamiktir, sürekli kendini yeniler ve deÄŸiÅŸir. Halkın konuÅŸtuÄŸu dili ne kadar kullanırsanız, onlara o kadar ulaşırsınız. NeÅŸe Cehiz (Sil BaÅŸtan) Türkçe zaten hasar görmüş. Bu, yalnız diziler için deÄŸil, müzik, eÄŸlence, video klipler için de geçerli. Televizyon bir eÄŸitim aracı deÄŸildir. EÄŸlence aracıdır. ÖZGÃœRLÃœKÇÜLERErtuÄŸrul ÖzkökOha oldumdan kimse ölmez Benim dil takıntılarım yok. Dil statik bir ÅŸey olamaz ve olmamalıdır. Çünkü hayatımıza her gün yeni kavramlar, yeni araçlar giriyor. Dünyanın her ülkesinde sokak, dile her gün yeni renkler getiriyor. Sokağın çocukları da bunu buluyor. Çünkü sokağın çocuÄŸu dil káşifidir. Ama bunların birçoÄŸu hercai kavramlardır. Korkmanın gereÄŸi yok. Oha falan oldum’dan kimse ölmez. DoÄŸan HızlanBu, bir tehlike deÄŸilHer kuÅŸağın bir argosu, özel bir dili vardır. Birçok genç bu dili kullanıyor, mizah dergilerinde bunların deformasyonu, abartması yapılıyor. Eee bunlardan hangisi dilimizi bozdu? Dil yaÅŸayan bir organizma, onun için birçok ÅŸeyi yansıtıyor. Dil, akıp giden bir nehirdir. Yazılsın, çizilsin, eleÅŸtirilsin ama dil yine de doÄŸal seyrini gösterecektir. Ben bu konuda kaygı taşımıyorum. Emre AközBunların hepsi temizlik hastasıGençler kendilerini orta ve alt sınıflardan ayırmak için yeni bir ÅŸeyler çıkarır. Tüm bunlar döneme göre deÄŸiÅŸir. Metin yazarları, senaryo yazarları da bu argoyu filmlerde, dizilerde, kitaplarda geçiriyorlar. Televizyon bu açıdan çok önemli oluyor. ‘Oha falan oldum’ tartışması hikáyesinden önce de ben bu kullanımı saÄŸdan soldan duymuÅŸtum. Bu dil zaten var, sen bunu TV’ye koyup yayımladığın zaman ne gibi bir zararı vardır?. DÄ°L ZAPTÄ°YECÄ°LERFazıl H. DaÄŸlarcaDiller ülkesini savunur Türk Dil Kurumu’nun kapatılmasından beri anadilimize olan sevgi örtülmüştür. Konfüçyüs’ten beri geçer akça olan ulus dili, artık dil-masal durumuna getirilmiÅŸtir. Ãœzülmüyorum... Türk ulusu Atatürk’ün buyruÄŸunda nasıl yeniden ayaÄŸa kalkmışsa, bugünkü Türkçe seven yazarlar, dil konusunda da baÅŸarıya, utkuya ulaÅŸacaklardır. Diller ülkelerin en güçlü savunucularıdır. Hakkı DevrimSabana sürülmüş öküze oha denirOha, argoda yeni bir laf deÄŸildir, orada esas mesele olmak fiiline anlam katılması. ‘Falan filan oldum’, ‘Bu nereden çıktı oldum’ gibi kullanımlarla olmak fiilini argolaÅŸtırmak. Ama herkes nedense oha’yı sevdi. Argo kötü bir ÅŸey deÄŸildir. Dilin tuzu biberidir, rengidir, zekásıdır ama seviyesi de vardır. Ben isyan ettim birkaç gün önce; çünkü oha sabana sürülmüş öküze denir. Hilmi YavuzConconca’yı onaylamam Dil konusunda muhafazakár ve galiba biraz da elitistim. Dolayısıyla, bugün özellikle genç kesimde dolaşıma girmiÅŸ olan ‘conconca’yı ya da bu anlamda ‘sokak dili’ni onaylamam söz konusu deÄŸil. ‘Oha falan oldum yani’ türünden bir dilin, argo olarak olumlanmasına da olanak yok. Özellikle müzikte Åžaka ÅŸuka’yı ve Buraları yıkılıyo’yu anımsayalım, medyada, hatta edebiyatta görülen bu niteliksizleÅŸmenin adı, haydi Ahmet Mithat Efendi gibi söyleyeyim, ‘dekadanlık’tır; baÅŸka bir ÅŸey deÄŸil!Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!