Bu sergi bir tesadüf eseri açıldı

Her seferinde uzun uzun, nasıl giriş yapacağım, onu nasıl tanıtacağım ya da anlatacağım diye düşünürüm...
Bu sefer de yaşıyorum aynı zorluğu. Ama bu cümlelerle yapmış bulundum sayalım girişimi...
Bilen bilir, ne yazık ki sekiz yıldır yakalandığı ‘locked-in’ hastalığı sebebiyle yatağa bağlı sürdürüyor yaşamını Ali Arif Ersen.
Dolayısıyla uzun zamandır çekemiyor o şahane fotoğraflarından.
Ama dostları, arkadaşları ya da sevenleri onu hiç yalnız bırakmıyor.
Onun adına sergiler açıyor, eserlerini www.aliarifersen.com internet sitesi üzerinden hem tanıtmaya hem de satmaya devam ediyorlar.
Geçen zaman içinde bu bahsettiğim internet sitesi sayesinde çok keyifli, enteresan ve hatta belki de inanması güç bir olay yaşandı.
Ve bu olayın sonucu, bir sergiye dönüştü ‘Son Makara’ adıyla Milli Reasürans Sanat Galerisi’nde.
Kısa süreliğine, sadece 4-8 Haziran tarihleri arasında görülebilecek bu serginin kesinlikle kaçırılmaması gerekiyor.
Gelelim biraz önce bahsettiğim o enteresan, mucizevi hikâyeye...
Bir gün Ali Arif Ersen için hazırlanmış olan bu internet sitesini bir üniversite öğrencisi ziyaret ediyor.
Zaten Ersen’in fotoğraflarını daha önceden görüp çok seven öğrenci, kendisine bir şekilde mesajla; “Ben de dijital olmayan bir makineyle fotoğraf çekmek istiyorum. Sizin de fotoğraflarınız böyle bir makineyle çekilmiş. Acaba dijital olmayan bir fotoğraf makinesi bulmama yardımcı olur musunuz...” gibi sorular yöneltiyor.

Bunun üzerine Ali Arif Ersen, bu genç fotoğrafçıya bir jest yaparak, “Benim kullanmadığım bir makinem var. Buyrun evime gelin tanışalım, size onu hediye edeyim” diyor.
Ersen’in hastalığından haberi olmayan öğrenci, önce biraz çekinse de kendisini evinde ziyaret ediyor. Güzel sohbetlerin ardından makineyi de alıp gidiyor.
Aradan iki hafta geçtikten sonra bu ilginç hikâye, daha da ilginç bir hale dönüşüyor.
Genç öğrenci geri geliyor ve Ersen’e bir CD takdim ediyor.
İçinde ne olsa beğenirsiniz.
Ali Arif Ersen’in hastalığa yakalanmadan, yani sekiz yıl önce çektiği son fotoğraflar.
O an hatırlıyor Ersen; “Bu filmi hatırlıyorum. Dört senelik bayat bir filmdi. Bakalım neler çıkacak diye, makineye koyup fotoğraf çekmiştim. Ama sonra unutmuşum. Film, sekiz senedir makinenin içinde bekliyordu.”
Evet, tamı tamına 12 senelik bir filmden söz ediyoruz.
Zaten dört senelik, bayat bir filme çekilmiş fotoğraflar, sekiz sene de makinenin içinde beklemiş.
Normalde pek de umutlu olmamak gerek ama sizin de hem bu sayfadaki fotoğraflarda hem de sergide göreceğiniz gibi hepsi birer şaheser. Kendine has bir güzelliği var.
Anlayacağız Milli Reasürans Galerisi’nde 4 Haziran’da açılacak olan ‘Son Makara’ sergisi, bir tesadüf eseri oluştu.
Bu eserlerin yanı sıra Ersen’in arşivinden daha önce sergilenmemiş fotoğraflar da görülebilecek sergide.