Bu kızdan bir şey olmaz demişlerdi

- İki yıldır Gurbet Kadını çekimlerindesiniz ve artık finale geldiniz. Hüzün mü yoksa yorgunluk mu var?

Hüzün var. İki yıldır aynı seti paylaştığımız arkadaşlarımdan ayrılmak beni üzüyor. Ama asıl Show TV üzülecek. İzleyicilere ayıp oldu. Herkese Urfa’ya gelmelerini tavsiye ediyorum. Burası bambaşka bir yer, sanki açık hava müzesi gibi.

- Çektiğiniz düğün sahnesi size ne ifade ediyor?

Hiç bir şey ifade etmiyor. 62 yaşındayım, sinema, belediye başkanlığı, program sunuculuğu ve şimdi de dizi film çekiyorum. 49 yıldır aynı sahneleri çekmekten bıktım. Şaka, şaka... Tabii ki, her film, her dizi ayrı bir heyecan. İnsan emek harcıyor. Hayatımız, iki yıldır yollarda geçti. İnsan bu emeğin karşılığını görmek istiyor. Bu yüzden defalarca aynı sahneyi çeksen de yine heyecan duyuyorsun.

- 62 yaşındasınız ama yerinizde duramıyorsunuz.

Her şeyi kafama takıyorum. Hayattaki her şey beni ilgilendiriyor. Bu enerjinin sırrı hayatı önemsemekten geçiyor. Evde oturmam, sürekli gezerim. Güzel olan her şeyi tanımaktan büyük zevk alıyorum.

- Dizi bitti ama yeni bir proje gündemde.

Evet, Gaziantep’e gidiyorum. Memduh Ün’ün çektiği filmde, Kadir İnanır başrolü oynuyor. Filmde, Kadir İnanır’ın yıllar sonra karşılaştığı sevgilisini oynayacağım. Film, Ülkü Tamer’in çocukluğunda geçen bir öyküden yola çıkıyor.

- Kadir İnanır’la Yılanların Öcü’nden sonra ilk kez kamera karşısına geçiyorsunuz. Nasıl bir duygu bu?

Evet, Yıllanların Öcü’nden sonra ilk kez bir sinema filminde birlikte oynayacağız. Ayrıca ben de uzun zamandır film çekmedim. Rol çok güzel. Bir de Memduh Ün artık 86 yaşında. O yaşa gelmiş bir insanın çekeceği film de çok önemli. Bu film aynı zamanda Memduh Ün jübilesi olacak.

- Gurbet Kadını’nda giydiğiniz ve taktığınız her şey moda oldu... Bu takıları ve kıyafetleri ne yapacaksınız? Siz de mi kalacak?

Takıların hepsini ben satın aldım. Bütün takılar benim ama kıyafetlerden birkaçını alıp saklamak istiyorum. Çünkü bizim eve gelen gazeteci arkadaşlar bilir, üç katlı bir evde oturuyorum. En alt katta büyük bir salon var. Bu katta sadece filmlerime ait resimleri ve kostümleri saklıyorum. Gurbet Kadını’ndan kalan kostümleri de burada saklayacağım. Orası benim müzem. Ben hediyeye çok kıymet veririm. Örneğin birisi bana adresini ya da telefonun numarasını yazıp verdiyse, o kağıt parçasına kıyamam saklarım.

- Peki bunları sergilemeyi düşünüyor musunuz?

Bilmem. 49 yılda 180 film çektim. Hepsinin afişi yok aslında. Zamanında saklamayı akıl edemedik.

Lütfü Akad itiraf etti

- Kimse Fatma Girik’in yerini dolduramaz. Genç oyunculardan kimleri beğeniyorsunuz?

Boşluklar her zaman doldurulur (gülüyor). ‘Bu oyuncu benim yerime geçer..’ diyemem. Çünkü kendimden biliyorum. Memduh Ün beni oynattığı zaman herkes ‘Bu kız çok kabiliyetsiz, bundan bir şey olmaz’ diyordu.

- Evet, bu kişilerden birisi de Lütfü Akad. Kitabında itiraf etti.

Evet, aynen öyle. Bu sözleri söyleyenlerden bir tanesi de Lütfü ağabey. Çok severim kendisini. Bazen insanlar aceleci yargılarda bulunur. Tabii daha sonra fikrini değiştirdi. Böyle şeyler söylenebilir ama insanlar öyle bir rolü, öyle bir zaman ve zeminde oynar ki, tüm gerçekler ortaya çıkar. Onun için ‘Şu iyi oyuncu, bu benim yerime geçer’ demek yanlış olur. Genç oyuncuların şevkini kırmayalım.

- Yıllar önce evlat edindiğiniz kızınızla ilişkileriniz nasıl?

Benim yanımda oturuyor. Aramızda saygı ve sevgiye dayalı müthiş bir bağ oluştu. Adı Ahu Karabacak. Liseyi bitirdi, 22 yaşında. Şimdi bir tekstil firmasında modellik yapıyor. Bu yıl üniversiteye başlayacak.

-Ahu’yu evlat edindiğinizde kaç yaşındaydı?

12 yaşındaydı. Ama ben onu daha önceden görmüştüm. Ancak hastalığım dolayısıyla iki yıl yattığım için o anda yanıma alamadım.

- Neler yapıyorsunuz birlikte?

Çalışıyor. Ben eve geldiğimde o yatmış oluyor. Onun her şeyini bilirim. Benimle her şeyi açık açık konuşuyor. Sevgilisi mi var, önce bana anlatır.