Bakanlık sezaryeni kısıtlamak istiyor kadınlar bizi özgür bırakın diyor

Güncelleme Tarihi:

Bakanlık sezaryeni kısıtlamak istiyor kadınlar bizi özgür bırakın diyor
Oluşturulma Tarihi: Ekim 01, 2006 00:00

Sağlık Bakanlığı www.saglik.gov.tr adresindeki sitesinde, "Sezaryenle doğum için annenin talebi yeterli bir neden değildir" diye yazdı. İşte bu görüş çok tartışılacak. Hekimlerin görüşlerine açtığı taslakla bakanlık, sezaryene sınırlama getirmeyi hedefliyor.

Sağlık il müdürlükleri hastanelerdeki doğumları incelemek üzere komisyonlar kuruyor. Ana Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Genel Müdürlüğü’nün hazırladığı bu taslakta ACOG’un (Amerikan Kadın Doğumcular Birliği) geçtiğimiz Mayıs

ayında yaptığı açıklamaya da yer veriliyor. Birlik, sezaryenlerin isteğe bağlı değil, tıbbi nedenlerle yapılması gerektiğini savunuyor. 9 ay boyunca karnında canlı büyüten, zorluklarına tüm bedeni ve ruhuyla göğüs geren kadınlar seçme özgürlüklerine karışılmasına, "illa ki normal doğum" dayatmasına karşı çıkıyor. Kadın hastalıkları ve doğum uzmanları da gebenin doğum yöntemini seçme hakkına saygı gösterilmesi gerektiğini savunuyor. Zorla normal doğumun TCK’ya göre suç olduğunu söylüyor.

CANAN ÇİZEL ŞABOY (32 haftalık hamile, yönetici asistanı)

İstediğim gibi doğum yaparım kimse karışamaz bakanlık hiç karışamaz

Sezaryen yapmak benim fikrim, kararım ve kişisel özgürlüğüm. Normal doğum yapmak hiç gündemimde olmadı. Belki nedeni doğum ağrılarından korkmam, belki de bebeği riske sokmak istememem. Doğum şekline karar vermek benim özgürlüğüm. Kimse karışamaz. Bakanlık hiç karışamaz. İlla ağrı çekerek mi doğum yapmamız, anne olmamız gerekiyor? Doğalı yaşamanın, doğuma tanıklık etmenin şart olduğunu düşünmüyorum. Zaten doğumdan sonra hep bebeğimle olacağım, anneliğin tadını çıkaracağım. Etrafımdaki arkadaşlarımın çoğu sezaryen yaptı. Hepsi de memnun. Normal doğum yapan birkaç arkadaşım da çok zorlandı.

SIK YAPILIYOR ÇÜNKÜ...

- Kolay ve planlı olduğu için hem hasta hem de doktor tercih ediyor.

- Komplikasyonlar, modern teknik ve ilaçlarla son derece azaldı.

- Özellikle ileri yaşlarda doğurup fazla sayıda doğum yapmayı planlamayan hastalara, zor elde edilen gebeliklerde (tüp bebek vs) sezaryenle doğum öneriliyor. Bu iki grup da hiçbir şeyi riske etmeden planlı doğumu tercih ediyor.

- Normal doğumla ilgili bazı mitlerin de rolü tartışılmaz.


PROF. DR. SELÇUK EREZ (Türkiye Aile Sağlığı ve Planlaması Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı)

Korkan kadını zorlamak büyük baskı

Bazı kadınlar ben bayılayım, ayılayım yanımda çocuk olsun diyor. Bazıları da ben normal doğum deneyeceğim diyor. Normal doğumdan, tıbbi bir gerekçesi olmadan korkan kadın çok. Canının yanmasından, çocuğun içinden çıkmasından korkuyor. Gebe kadın doğum yapmaktan, ağrı çekmekten korkabilir. Doktor olarak konuşup, anlatsak, çocuğun normal doğumla dünyaya gelebileceğini söylesek bile ikna olmayabilir. İstemediği halde normal doğuma hazırlamaya çalışmak büyük bir psikolojik baskıdır ve kadını sıkıntıya sokar. Bebeğine karşı tepki oluşabilir. Katiyen hatırlamak istemeyeceği kadar doğumdan nefret edebilir. Sütü bile kaçabilir. Bir kadını korktuğu halde normal doğuma zorlamak yanlış. Sezaryen isteyen kadını normal yolla doğurtan doktor yanlış yapar. Ben hastalarıma, "İsterseniz normal yolla doğumu deneyin. Ben doğum boyunca yanınıza oturacağım. Beğendim, bu yolda devam edeyim derseniz doğumu sürdürürsünüz. Aksi halde doğumun her kademesinde sezaryen yapılabilir" diyorum. Bu kadınların bir kısmını normal doğumu denemeye yöneltiyor.

PROF. DR. MUSTAFA BAHÇECİ (Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı)

Hastanın sezaryen lehine seçme hakkı olmalı

Kadının doğum yapma şekline, gebelikte var olan ya da olabilecek problemler ve doktorun bu konudaki öngorüleri ışığında hasta ve takip eden doktor birlikte karar verir. Eğer hiçbir sorun yoksa hastayı sezaryen yerine vajinal doğuma yönlendirmeye çalışıyoruz. Bunun istisnası gebelikteki acil durumlar. Bu durumlarda hastanın ve bebeğin sağlığı açısından en doğru yolu doktor önerir. Ve hastanın izniyle gerçekleştirir. Kadının hiçbir sorunu olmadığı halde sezaryenle doğum yapmak istemesine sık rastlıyoruz. Ancak bu konuda hasta sezeryan konusunda kararlıysa doğumu sezaryenle gerçekleştiriyoruz. Bence hastanın da sezaryen lehinde seçme hakkı olmalı.

SİBEL TUZCU (ÇİDER-Çocuk İstiyorum Dayanışma Derneği Başkanı)

Seçim yapmak kadının hakkı

Kadın normal doğum yapabileceği halde, sezaryen istiyorsa doktor illa ki normal doğum diye ısrarcı olmamalı. Kadın nasıl doğum yapacağına kendi karar verebilmeli. Bu çok insani hak. Önemli olan kadının kendini iyi hissetmesi. Aşırı doğum korkusunun, kadına doğum koltuğunda yaşatabileceği başka komplikasyonları da unutmamak gerekir. Kalp krizi, panik atak, gizli seyreden şizofreninin bile normal doğum sırasında aşırı korku nedeniyle ortaya çıktığı gördüğümüz, duyduğumuz olaylar. Bunlar çok uç örnekler belki ama görülebiliyor işte. Sağlık Bakanlığı’nın son düzenlemeleri sağlık giderlerinin kısıtlanması çabasıyla ilgili.

PROF. DR. TEKSEN ÇAMLIBEL (Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı)

Zorla normal doğum TCK’ya göre suç

Kadının nasıl doğum yapacağına doktor ve hasta beraber karar verir. Ama son karar çocuğa bir zarar verilmediği takdirde annenindir. Kadın, "sadece sezaryen"de dese, doktor sezaryen ve normal doğumun yarar ve zararlarını açıklamalı ve son kararı anneye bırakmalı. Sezaryen talepleri genellikle doğum korkusu olan veya her şeyi planlı yapmak isteyen, vajinal işlev bozukluğundan korkan, ağrıyı tolere edemeyeceğini düşünen ve daha çok çalışan/kariyer sahibi kadınlar. Yeni TCK’ya göre hastanın isteği dışında bir işlem gerçekleşemez, gerçekleşirse hasta doktoru dava edebilir.

Eğitimliler sezaryenci

Dünya Sağlık Örgütü’nün önerisi, sezaryenlerin doğumlar içindeki payının yüzde 17’yi geçmemesi. Türkiye’de bu oran yüzde 21. Bazı hastanelerde yüzde 40’a çıkıyor. Arjantin, Brezilya ve Şili’de ise yüzde 60, Kuzey Amerika’da yüzde 23, Hollanda, Belçika ve Britanya’da yüzde 20’nin altında. Türkiye’de lise ve üniversite mezunlarının yüzde 48.5’i, hiç eğitim almayanların ise yüzde 7.6’sı sezaryenle doğum yapıyor.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!