Aşk bana uğramadı

Güncelleme Tarihi:

Aşk bana uğramadı
Oluşturulma Tarihi: Eylül 17, 2009 01:00

Tiyatro sahnelerinden film ya da dizi setlerine uzanan bir yolda yürüyen Şahnaz Çakıralp, CHP saflarına katıldı. Ama son iki yıldır politikatan uzak duruyor. Hello'ya konuşan Çakıralp, özel ve sanat hayatını anlatırken, Türkiye'de yaşayan kadının yerini de belirledi.

Haberin Devamı

ŞAHNAZ ÇAKIRALP FOTOĞRAFLARI        

Avukat bir baba ve iş kadını bir annenin kızı olan Şahnaz Çakıralp, çocuk yaşta ailesiyle birlikte Viyana’da “Yarasa Opereti” (Die Fledermaus - The Bat Lit)ni izlediğinde, o an yapacağı mesleğin ne olacağına karar verdiğini söylüyor. Birçok önemli oyunda ve dizide oynayan Çakıralp, güzelliğinin yanı sıra yeteneğiyle de adından söz ettirmeyi biliyor. Şahnaz Çakıralp, oyunculuğa olan tutkusunu ve yeni projelerini HELLO!’ya anlattı.

HELLO!: Oyunculuğa olan tutkunuz ne zaman ve nasıl başladı?         

Şahnaz Çakıralp: 4-5 yaşlarındaydım. Hayal meyal hatırlıyorum. Büyüdüğümde bana tekrar tekrar anlatılmıştı çünkü. Ailemle tatildeyken Sakıp Sabancı ve ailesiyle karşılaştık. Sakıp Bey beni kucağına alıp sevmişti. Bana ‘Sen ilerde büyük bir insan olacaksın. Söyle bakalım ne olacaksın?” diye sorduğunda, şu cevabım herkesi şaşırtmış: ‘Beni bütün dünya tanıyacak.’ Yedi yaşına kadar çocukların bilinci açık oluyor. Çocuk zaten ne yapmak istediğini, ileride ne olacağını biliyor. Çocukken aklımda hep sahne vardı ve sonunda gerçek oldu.
   
HELLO!: Şahnaz Çakıralp'in bir günü nasıl geçer?

Ş. Çakıralp: Eğitimin ve öğrenmenin bitmediği bir mesleğe sahibim. Çalışmadığım zamanlarda bir takım eğitimlerden geçiyorum. Almanca ve İngilizce’yi çok iyi bilmeme rağmen, yabancı dil eğitimime devam ediyorum. Şan derslerinden tutun, dans ve su sporlarına kadar birçok alanda sırf canım istediği için dersler alıyorum. Sıkılmıyorum, bilakis gerçekten çok eğleniyorum. Zamanı kaliteli bir şekilde kullanırsanız bu işinize de, özel hayatınıza da olumlu bir şekilde yansıyor. Bunun dışında da zaman zaman bir yaşam koçuyla da çalışıyorum. İşim için bu çok çok önemli.

HELLO!: Yaşadığınız hayatı bir tiyatro oyununa benzetmek isteseniz hangi oyun olurdu bu?

Ş. Çakıralp: Bunun cevabını vermek için çok erken değil mi? Durun bakalım, hayat bize neler getirecek… Ama bu soruyu beni tanıyan herhangi birine sorsanız, size verecekleri cevabı biliyorum; müzikal - komedi.

HELLO!: Formunuzu nasıl koruyorsunuz?

Ş. Çakıralp: Şu anda birlikte çalıştığım spor hocam Lisa, sporu bana daha çok sevdirdi. Haftanın dört günü birlikte çalışıyoruz. Aralıklarla yüzmeye gidiyorum. Akşamları da sahilde yürüyorum.

HELLO!: Nasıl zayıfladınız?

Ş. Çakıralp: Benim diyet yaptığım çok nadirdir. O yaptıklarımdan da sıkıldım ve kendimle ilgili sağlıklı beslenmem gerektiğine inanarak, bu konuda bir karar aldım. İyi bir uzman olan Aylin Yılmaz’la çalışıyorum. Doktorumun bana özel hazırladığı program, her şeyden önce kendimi çok iyi hissettirdi. İnsanın yediklerinin gerçekten ruh haline de etkileri oluyor.

HELLO!: Günün yorgunluğundan arınmak için özel yaptığınız bir şeyler var mı?

Ş. Çakıralp:  En yakın arkadaşım bana soruyor: ‘Şahnaz, bu tempoya nasıl dayanıyorsun, yorulmuyor musun?’ Ben sabahlara kadar çalışsam da eve geldiğimde kendimi fiziksel ya da mental yorgun hissetmiyorum. Akşamları yatmadan önce ılık bir duş alırım, hepsi bu.

HELLO!: Yeni projelerinizden biraz bahseder misiniz?

Ş. Çakıralp: Elimde dört senaryo var. Şu anda bunları değerlendiriyorum.

HELLO!: Oyunculukta kurallarınız var mı?

Ş. Çakıralp:  Sanatçı her şeyi dile getirebilir. Benim oyunculukta kurallarım yok. Ayrıca belirleyen sanatçı değildir, belirleyen sanatın kendisidir.

HELLO!: Bir rol için en fazla ne yapabilirsiniz?

Ş. Çakıralp:  Karakterin gerektirdiği her şeyi yapabilirim. Üç ayrı projede üç farklı şarkıcı rolünü oynadım. ‘Aysel’, ‘Keriman’ ve ‘Sarmaşık’ birbirinden ayrı üç farklı karakterdi. Yürüyüşlerinden bakışlarına ve de konuşmalarına kadar her şeyleri farklıydı. Üç ayrı kadın... Kendimi başkalarının gizli düşüncelerine uyumlama yeteneğine sahibim. Birinin yanında eğer o kişinin enerjisini almak için kendimi açarsam, onun karakterini ve güdülerini mutlaka çözerim. Gerçekten uyumlandığımda asla aldanmam. Bu yeteneğim bir karakteri çıkartırken çok işime yarıyor.

HELLO!: Oyunculukta kadın olmanın avantajları var mı?

Ş. Çakıralp: Oyuncu oyuncudur. Oyunculuğun avantajları varsa, bu her iki cins içinde geçerlidir.

HELLO!: Türkiye'de kadına biçilen rol sizce nedir?

Ş. Çakıralp:  Bu rol üzerinde çok konuşmak mümkündür. Ama ben kısaca özetleyeyim. Türkiye’de kadına biçilen rol ev kadınlığıdır. Kocaya çocuk doğurmaktır. Analık yapmaktır. Duygusallıktır. Güzel olmaktır. Evlendikten sonra ve çocuk doğurduktan sonra saygın olmaktır. Kadına biçilen rol erkeklerce sınırlandırılmış alanlardır. Evleninceye kadar tam birey bile değildir.Evlendikten sonra kocanın verdiği değer kadar değerlidir.Ana olduktan sonra insan olmaktan bile çıkar, kutsal bir varlık haline gelir.

HELLO!: Türkiye'nin şu anki durumunu nasıl görüyorsunuz?

Ş. Çakıralp: Türkiye'nin durumu o kadar açık ve seçik ki buna herhangi bir analiz yapmaya ve değerlendirmeye gerek yok.

HELLO!: Hayatınızda sizi mutlu eden neler var?

Ş. Çakıralp:  Sabahları güne sevinçli başlıyorum. Aynaya bakıp kendime göz kırpıyorum. Okuduğum senaryolar var şu sıra. Bunların üzerinde çalışıp değerlendirdiklerim var.

HELLO!: Peki aşk var mı?

Ş. Çakıralp: Tabii ki var. Aşk, dünyayı dolaşıyor ama henüz bana uğramadı.

 

 

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!