Kaymaklı kadayıf
Güncelleme Tarihi:
Boynuna yağlı ilmek geçirilmiş bir futbol adamı, ‘Yamyamların dansı'nın sonucunu bekliyor her gün. Her gün de değil, her saat, her dakika. Fokur fokur kaynatılmış kazan; tuzu biberi ekilmiş, patatesi içine atılmış şekilde, ağırlayacağı insan konusunda hayli sabırsız.’’
Bu satırlar, 2 ay önce Trabzonspor teknik direktörü için tarafımdan yazılmış. O günden bu yana, garp cephesinde yeni birşey yok. Yılmaz Vural, artan bir tempoyla istifaya zorlanıyor.
Şimdi olayı, eğrisiyle doğrusuyla tartışalım. Vural, Özkan Sümer Genel Menacerliğe getirildiği gün, ‘‘Brezilya dizisindeki’’ rolünü noktalamalıydı. Bu basireti gösteremedi. Şu anda ise başarısızlık yüzünden istifası isteniyor. Haa, burada duralım. Trabzonspor lig ikincisi.. Üstelik, Fenerbahçe, Beşiktaş, Kocaeli, Gençlerbirliği ve Samsun deplasmanlarını atlatmış. Yılmaz Vural, başarısızlıktan ötürü istifa edecekse, Trabzon’un altında olan tüm güçlü takımların antrenörlerinin de işi bırakmaları gerekir. Trabzon'un kadrosu iyi de, Beşiktaş, Galatasaray, İstanbulspor'unki kötü mü ? Kaymağı sonunda Özkan Sümer'in yemesi üzerine yazılan bu senaryo, bana eski bir olayı anımsattı.
Trabzonspor ilk şampiyonluğunu tattığı 1975-76 sezonunun birinci yarısını, lider Fenerbahçe'nin bir puan gerisinde ikinci olarak bitirmişti. İlk yarıda İstanbul'un 3 büyükleri ile de deplasmanda oynamıştı. Takımın antrenörü Şükrü Ersoy'du. Ersoy, yapılan operasyonla bir gece ansızın görevden alınıverdi. Onun koltuğuna oturtulan Ahmet Suat Özyazıcı, avantajlı fikstürden yararlanıp, takımı şampiyon yaptı. Şimdi sorarım, Trabzon'da Şükrü Ersoy'u hatırlayan var mı ? Kendisine altın tepside sunulan kaymaklı ekmek kadayıfını, Ahmet Suat hoca yedi.
MADALYONUN ÖBÜR YÜZÜ
Madalyonun öbür yüzüne gelince.. Vugrinec ve Misse Misse kötü çıktı. Trabzonspor'un kazık yediği ayan beyan ortada. Bu adamları zorla oynatmak, hatanın oranını azaltmaz, bilakis arttırır. Trabzonspor'un iyi futbol oynamadığı da doğru. Ancak, Türkiye'de hiçbir takımın bir iki maç dışında istikrarlı olarak iyi oynadığını gören yok. Beşiktaş, Galatasaray, F.Bahçe de devamlı eleştiriliyor.
Avrupa Kupalarında mücadele eden 5 takımımızdan üçü deplasmanda yenildi. İkisi, sahasında berabere kaldı. Takımlarımız maalesef, haftada 2 zorlu maçı kaldırmaya fiziksel ve ruhsal olarak henüz hazır değil. Biz böylesine önemli sorunlara hep birlikte parmak basıp bilimsel çözüm üreteceğimize, en basit yolu seçiyor ve kişilerin kelleleri ile uğraşıyoruz. Yazık !