Gazze'de sporu da vurdular

Güncelleme Tarihi:

Gazzede sporu da vurdular
Oluşturulma Tarihi: Haziran 07, 2007 12:18

"Gazze'de gençler sadece çatışma mı bilir?" sorusuna, yıllarını spora vermiş iki Gazzeli spor yöneticisi, "hayır" demesine rağmen, bir yılı aşkın süredir uluslararası yaptırımlarla ekonomik darboğaza düşen bölgede, son dönemde yaşanan iç çatışmalar nedeniyle, Gazze'de sporun da "vurularak öldürüldüğünde" hemfikir olduklarını söylediler.

Birinci, İkinci ve Üçüncü Ligi bulunan, sadece Birinci Ligi'nde 18 takımın mücadele ettiği Gazze Şeridi'nde, Birinci Lig takımlarından Gazzespor'un antrenörü Mustafa Necim (41), özellikle iç çatışmalar sırasında “spor” diye bir şeyin kalmadığını söyledi.

Necim, insanların Gazze'deki stada gelebilmek için gereken bir kaç şekeli (İsrail parası), ekonomik zorluklar nedeniyle ödemekte zorlandıklarını, çatışmalar sırasında da kimsenin sokağa çıkamadığını anlattı.

Stada bir kez, 2000 yılı Nisan ayında, El Aksa intifadası başlamadan önce, Mısır'dan gelen Zamalik futbol takımı ile yapılan maç sırasında 8 bin seyirci dolduğunu, ancak intifadadan sonra bu sayının hep gerilediğini belirten Necim, çok önemli bir lig maçı bile olsa sayının 2-3 bini aşmadığını, şimdilerde ise 500 seyirciyi zor bulduklarını kaydetti.

Gazze'de stadyuma girişin bedava olduğunu bildiren Gazzespor antrenörü, içte yaşanan şiddet olayları nedeniyle, bazen hiç seyirci bulamadıklarını, maçların tek seyircisinin antrenörler olduğunu ifade ederken, maçlarda şiddetin seyirciye de yansıdığını dile getirdi. Necim, “Eskiden de her ülkede olduğu gibi, maçta kötü sözler sarfedenler
vardı. Ama yine de bir nezaket sınırı vardı. Şimdi, maça makinalı tüfeklerle geliyorlar. Küfürlerin ne olduğunu size söyleyemem... Ama taraftar hakemin kararını beğenmezse, oyuncuyu beğenmezse, sahaya inip dövüyor, oyundan atıyor. Özellikle Secaiye, Şati (mülteci kampı) ve El Ehli seyircisi çok fanatik. Bazen maçı durduruyorlar, kendi takımları yenildiğinde Lig'i bile durdurdukları oldu” dedi.

Refah ile Secaiyespor'un oynadığı son lig şampiyonluğu maçından örnek veren Gazzespor antrenörü, hakemin Secaiye'ye karşı bir penaltı verdiğini, bunun üzerine seyircilerin sahaya hücum ettiğini, kavga çıktığını, silah atıldığını ve sonuçta maçın iptal olduğunu belirtti.

Maçın daha sonra tarafsız bir bölge olan Nuseyrat'ta oynandığını bildiren Necim, sonuçta Refah'ın maçı 2-0 kazanıp lig şampiyonluğunu aldığını belirtti.

HİÇ KADIN İZLEYİCİ YOK

Hiç bir düzen kalmadığını, Federasyonun ceza vermeye korktuğunu kaydeden antrenör, Gazze Şeridi'nde futbol maçlarına hiç kadın izleyici gelmediğini de söyledi. “Keşke kadınlar maça gelse...O zaman bu kadar şiddet, bu kadar küfür olmaz, o rezil sözler ağızlardan çıkmaz” diyen Mustafa Necim, finansal darboğazdan da yakındı. Takımların kasalarının “tam takır” olduğunu, sponsor bulamadıklarını, bazı işadamlarının sporcuların forma, ayakkabı ve benzeri acil ihtiyaçlarını karşılamada yardımcı olduklarını, bazen futbolcuların ulaşım paralarını kendisinin karşıladığını ifade etti.
Bütün bunlara rağmen, spora, özellikle futbola ilginin yoğun olduğunu dile getiren Necim, Filistin hükümeti spora destek verse, bunun gençlerin şiddetten uzaklaşmasına da yardımcı olacağını ifade etti.

Mustafa Necim, Filistin milli takımında oynamış, Filistin Milli takımının da antrenörlüğünü yapmış bir teknik adam.

BATI ŞERİA'DA DENİZ YOK Kİ

Filistin Yüzme Federasyonu'nun Gazze'deki üyesi Mahir Camel (42) “Gazze'de spor öldü” derken, sporcularına verdiği hiçbir sözü yerine getirememekten dertli.

Bunun en büyük nedeninin, Yüzme Federasyonu'nun denizi olmamasına rağmen, Batı Şeria'da olması ve kendilerine hiç para desteği yapmaması olduğunu söyleyen Mahir Camel, “Aslında federasyonun temel yapısını kuranlar Gazze'dendi, kişisel bazı çekişmeler oldu, federasyon merkezi Batı Şeria'ya taşındı. Bizim hiçbir fonksiyonumuz kalmadı. Deniz bizde, Gazze Şeridi'ndeki yüzücüler uzun mesafe yarışlarda Filistin'in yüzünü ağartacak dereceler yaptılar. 2003'te Birleşik Arap Emirlikleri'ndeki yarışmalarda, 10 km'de Gazze Şeridi'nden Macid Behid 6. oldu. Ama artık hiçbir yarışa katılamıyoruz. Batı Şeria'dan gidiyorlar. Bizimse paramız yok. Davetlere iştirak edemiyoruz” dedi.

Gazze'deki çalışmalarda sadece denizden yararlanabildiklerini kaydeden Camel, Gazze'de sadece, o da uluslararası standartları bulunmayan tek bir havuz olduğunu, olimpik bir havuz için proje yaptıklarını ama parasızlıktan öylece kaldığını anlattı.

Sporcuları arasında çok başarılı, Filistin yüzme şampiyonu olan bir bayan sporcuları olduğunu da kaydeden Mahir Camel, Gazze'de radikal islamcı grupların, Filistin televizyonunun bayan çalışanlarına yönelik, “şeriata uygun giyinmeleri” yolundaki tehditleri varken, bayan yüzücü ile ilgili bir sorun yaşayıp yaşamadıkları sorusuna da, yüzücüsünün taytla yarıştığını, henüz yeni dönem çalışmalara başlamadıklarını belirterek, “Biz de bilmiyoruz, bakalım göreceğiz” dedi.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!