FIFA’nın UEFA’ya çalımı

Güncelleme Tarihi:

FIFA’nın UEFA’ya çalımı
Oluşturulma Tarihi: Ocak 23, 2000 00:00

Haberin Devamı

Dünya Kulüpler Şampiyonası FIFA için akıllı bir hamle oldu.

Dünya Kulüpler Şampiyonası'nın ortaya çıkış nedenlerine ilişkin düşünceler çeşitli. FIFA Başkanı Sepp Blatter kendisini bu mevkiye getiren Güney Amerika ve Afrika federasyonlarına borcunu ödüyor. FIFA, Afrika futbolunu Avrupa'nın futbolcu madeni olmaktan kurtarmaya çalışıyor; kulüpler alanında UEFA'nın Şampiyonlar ligi tekelini kırarak dünya futbolunda daha fazla söz sahibi olmak istiyor; UEFA'nın başarılı pazarlamasıyla genişleyen futbol pastasından pay istiyor. Görünen o ki, bu görüşlerin hepsi doğru. FIFA bu akıllı hamlesiyle, hem kulüpler düzeyinde dünyanın her kıtasında oynanan futbolu, küreselleşerek üst bir seviyeye taşıyabilir, hem de bu işten çok iyi para kazanabilir. Böylece elde edeceği prestij ve gelirle yeni hamleler yaparak UEFA kadar güçlü olmayı düşünebilir.

Şampiyonanın geleceği konusunda da ilginç görüşler var. Zaten yoğun olan maç takvimine yapılan yeni eklerle Avrupa'nın büyük futbolcularına işkence edildiği söyleniyor. Pele ve Cruyff bu koronun solistleri olarak öne çıkıyor. Sezon ortasındaki kısa dinlenme süresine denk getirilen bu şampiyonaya büyük hedefler peşinde koşan Avrupa takımlarının asılmayacağı, dolayısıyla üst düzeyde bir yarışma ortamı oluşmayacağı için organizasyonun kalıcı olmayacağı da dile getiriliyor.

Blatter ise şampiyonanın geleceğinden emin. ‘‘Burda temsil edilen tüm federasyonlar ve uluslarası federasyonlar şampiyona bir kez daha oynandığında katılmaya istekli olduklarını bildirdiler. Bu organizasyon kalıcı olacağından eminim. Bundan sonra yapacağımız iş, şampiyonayı hangi sıklıkta, ne zaman, nerede düzenleyeceğimize ilişkin detaylar üzerinde çalışmak olacak,’’ diyor. Blatter büyük olasılıkla uluslararası futbol takvimini düzenleyerek, ocak ayını dünya çapında bir sezon ortası tatili yapmayı ve böylece şampiyonaya zaman ayırmayı planlıyor. 2001'de şampiyonanın 16 takımla Avusturalya'da yapılması düşünülüyor.

Seyircinin Avrupa takımlarına ilgi göstermemesine karşın (Real Madrid - Manchester United maçını 2000 kişi izledi) televizyon karşısına milyonların geçmesi, Ballter'ın kazanacağı para için şimdiden ellerini ovuşturmasına neden oluyor: ‘‘Manchester United-Necaxa maçı İngiltere'de 11 milyondan fazla evde izlendi, bu sayı Meksika'da daha fazla, bu da harika.’’

Blatter'ı maçların kalitesi de umutlandırıyor: ‘‘Şampiyonanın başlangıcında bazıları 'Bu Necaxa da kim? Onları burda yerler' dedi. Ama artık dünya üzerinde zayıf şampiyon yok. Avusturalyalılara bakın. Onlar da turnuvadan yüzlerinin akıyla çıktılar.’’

Geçen hafta Brezilya'da yapılan Dünya Kulüpler Şampiyonası'nı önce şaşkınlıkla karşıladık, sonra keyifle izledik. Ancak bu organizasyonun bir prestij turnuvası mı, yoksa yeni ve çetin bir rekabet alanı mı olduğunu pek anlayamadık. Şampiyonanın ortaya çıkışı ve geleceği konusunda ilginç fikirler var. Kesin olansa FIFA'nın bu şampiyonayla Avrupa futbolunu dünyayaya başarıyla pazarlayan UEFA'ya karşı iyi bir hamle yaptığı ve bu işin peşini bırakmaya pek niyetli olmadığı.

Sayılarla FIFA Dünya Kulüpler Şampiyonası

14: Dünya Kulüpler Şampiyonsı'nda 14 maçta toplam 43 gol atıldı. Gol ortalaması maç başına 3.07 oldu. İki maçta 5 veya daha fazla gol atıldı. Maçların sadece birinde gol olmadı.

32: 43 gol, 32 farklı dakikada atıldı. En çok 24 ve 64'üncü dakikalarda gol oldu. Bu dakikalarda 3'er gol atıldı. Gollerin 20'si ilk yarı, 23'ü ikinci yarı atıldı.

8: Turnuva'da oynanan 14 maçta 8 farklı sonuç oluştu. En çok 2-0 skoruyla karşılaştık. 4 maç 2-0 bitti. 3 maçla 3-1, 2 maçla 1-1 diğer en çok rastlanan skorlar oldu.

Turgay Şeren (Hürriyet)

Blatter’in sözü

FIFA başkanlığı için Blatter ve UEFA Başkanı Johnson yarıştı. Blatter seçimi, Afrika ve Güney Amerika'dan gelen oylarla kazandı. Tabi ki bu oyları bazı sözler vererek aldı. Bu sözlerin başında da, kulüp ve milli takımlar seviyesinde turnuvalar ve Afrika'da Dünya Kupası organize edilmesi geliyor. Bu tip organizasyonlar daha da yaygınlaştırılacak. Blatter biliyor ki, UEFA daha güçlü. Avrupa Şampiyonası, Şampiyonlar Ligi, UEFA Kupası'nda söz sahibi. FIFA bir tek Dünya Kupası'nda var. Blatter UEFA'nın etkinliğini yok etmek istiyor ama bunu başaramaz. Çünkü Avrupa'da daha gelişmiş bir futbol oynanıyor. FIFA'nın bu organizasyonlarıyla dünya futbolunda çıta yükselecek. Bu futbola çok önemli bir katkı.

Bu turnuva yerel takımların futbolunu, teknik adamların, yöneticilerin ve izleyicilerin gözleri önüne serdi. Güney Amerika ve Afrika takımlarının ne kadar iyi olduğunu gördük. Özellikle Brezilya ve Meksika takımları hem iyi sonuçlar aldılar, hem de seyir zevki verdiler. Afrika zaten dünyaya açıldı. Dünyanın her yerinde Afrikalı futbolcu var. Afrika futbolunda müthiş bir gelişme var. Çünkü Afrika aç. Baktılar ki futbolda büyük para var, 11, 12 yaşlarında çocuklar futbol okullarına gidiyor. Avrupa'ya gelince. Real Madrid ve Manchester United maçları pek ciddiye almadılar. Turnuva'da kendilerine ayrıcalık tanınmasını ister gibiydiler. Yoğun maç trafiğinden şikayet edilmesi anlamsız. Madem ki profesyonel futbolcular ve kulüpler çok iyi para kazanıyorlar, tabi ki yoğun bir maç trafiğine girecekler. Turnuva Avrupa'da yapılıyor olsaydı, kendi seyircileri önünde bu kadar gevşek olmazlardı. Aynı şekilde, ileride bu şampiyona daha büyük gelir getirecek olursa, Avrupa kulüpleri daha ciddi olacaktır.

Haşmet Babaoğlu (Yeni Binyıl)

FIFA Afrika’nın hamisi

Futbolun giderek büyüyen bir endüstri olmasından sonra FIFA ve UEFA çekişmeye başladı. UEFA, dünyaya futbolu satan ve en büyük geliri sağlayan olmak istiyor. Sattığı şey Avrupa futbolu. FIFA ise, biraz daha geç kalırsa dünya futbolunun Avrupa Futbolu için bir altyapı olmaktan öteye gidemeyeceğinden korkuyor. O yüzden iki ayaklı bir çalışma içinde. Yeni turnuvalar ve ulusal takımların katıldığı dünya şampiyonlarının daha sık yapılması. Bu iki ayakla FIFA UEFA'ya karşı saldırya geçti. Bunlar yapılırsa, ister istemez Afrika, Güney Amerika ve Kuzey Amerika daha çok futbol sahnesinin, dolayısıyla futbol endüstrisinin içine girecek. Böylece dünya futbolu, Avrupa futbolunun altyapısı olmaktan kurtulabilecek. Bu öyle bir endüstri ki, çeşitli Avrupa takımları Güney Afrika, Nijerya ve Gana'da ümit takımlar almaya başladı. FIFA bu endüstriden daha çok pay almak için müthiş bir takvim oluşturuyor. Avrupa basınında FIFA'nın futbol yıldızlarına yarış atı, gladyatör muamelesi yaptığı yazılıyor. Pele ve Cruyff da yoğun maç trafiğine itiraz ediyor. Ama FIFA bu takvimden vazgeçecek gibi değil.

Şimdi yeni bir tablo daha çıkıyor ortaya: Dünyanın büyük takımları artık büyük turnuvalarda oynamak istiyor. Her maçın milyarca insan tarafından izlendiği bir sahneye çıkmak istiyor. FIFA'da bu durumdan faydalanmak için gücünü UEFA'ya göstermek istiyor. Dünya futbolunun çehresi değişiyor. Her halükarda bu tavim uygulanacak. İşin enteresan tarafı, giderek büyük şirketlere dönüşen takımların da hoşuna gidiyor bu takvim.

Bu şamipyonada şunu gördük: Latin Amerika'da kulüp takımları da canavar gibi futbol oynuyor. Biz hep Brezilya Milli Takımı'nın başarısını oyuncularının Avrupa'da oynamasına bağlıyorduk. Ayrıca çok güzel savunma yapıyorlar. Hiç kimse ‘‘serbest’’ oynamıyor. Öyle ki final maçında gol atılamadı.

Ahmet Çakar (Milliyet)

Geleceği yok

Ben bu organizasyonun uzun vadedede kalıcı olacağına inanmıyorum. Dünya Kupası, Avrupa Şampiyonası, Güney Amerika Kupası, Şampiyonlar Ligi gibi daha büyük organizasyonların gölgesinde kalacak. Futbolun lokomotifi Avrupa. Avrupa takımlarının Dünya Klüpler Şampiyonası oynabilecekleri tek zaman ocak ayı. Bu dönemde ise üç-dört aylık çok yoğun bir maç trafiğinden geçtikleri için iyi bir performans sergileyemiyorlar. Manchester United'ı ele alalım. Oyuncular Ağustos'tan beri İngiltere Ligi ve milli takımda yoğun bir aktivasyon içinde. Bu yüzden Brezilya'ya çoğunlukla yedek oyuncularla gidiyor. Oyncular da kendini fazla sıkmıyor. Bu yüzden bir üst düzeyde yarışma ortamı doğmuyor.

Bu şampiyona FIFA ve UEFA arasındaki bir otorite savaşının ürünü değil. Öyle olsaydı FIFA başka düzenlemeler yapardı. Bu büyük ihtimalle FIFA'nın takımları onore edecek bir turnuvası. ‘‘Bundan büyük maddi gelir sağlayabilir miyim?’’ diye düşünebilir FIFA. Ama bence bu şampiyona Avrupa takımları için fazla cazip olmayacak. Afrika, Asya ve biraz da Güney Amerika takımları için önemli olabilir.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!