Eset Yılmaer: Disiplin ve arzu
Güncelleme Tarihi:
BASKETBOLDA maç kazanmanın yolu, birbirine inanıp, takım halinde mücadele etmekten geçer. Türk basketbolunun iki Avrupalı'sı Ülker ile Efes Pilsen'in lig randevusunda bu gerçeği bir kez daha anladık.
Bu maçı kazanmayı kafasına koymuş ve özveri ile, oyunun sonuna dek birbirlerine yardım eden Ülkersporlu oyuncular tabii ki kazanacaklardı. Çünkü Ülker'de herkes birbirine yardım ederken Efes'te herkes kendine oynamanın yanlışı içindeydi. İkinci yarıda bu fark daha da belirginleşince, Efes maça havlu attı. Ülker ise devleştikçe devleşti.
İkinci yarıda yaptığı savunma ile rakibine sadece 19 sayı izni veren Ülker, Efes'in daha güçlü gözüktüğü çember altını iyi kullanmanın ödülünü de aldı. Serkan'ın sakatlanmasına karşın temposunu ve organizasyonunu bozmayan Ülker'in en etkili yanı ise Lollis-Handlogten ikilisinin uyumları. Birbirlerine ezberleyen bu ikili, yanlarına aldıkları Goljoviç, Harun ve diğerleri ile takımlarını başarıya sürüklüyorlar.
YABANCI FARKI
Ülker rakibinin çember altındaki avantajına karşın ribauntlarda 40'a 27 bir üstünlük sağlamışsa, bu, oyuncularının ne denli arzulu olduklarının bir göstergesidir. Efes'in yaptığı 19 top kaybı da Ülker savunmasının etkinliğinin kanıtı. İki takımın yabancılarının arasındaki verim ve mücadele farkı da bizce dünkü farkın bir başka nedenidir. Ülker'in 3 yabancısı 52 sayı üretip, 23 ribaunt alırken, Efes'in yabancıları 29 sayı üretip 10 ribaunt aldılar. Yaptıkları 10 top kaybı da işin cabası.