Güncelleme Tarihi:
Bu kapsamda Türkiye’nin uluslararası finans merkezi olmasına katkı sağlayacak, ‘faizsiz bankacılık’ olarak bilinen katılım bankacılığında koordinasyon mekanizmasının hayata geçirilmesi için çalışmaların başlatıldığını kaydeden Şimşek, buna ilişkin genelgeyi Başbakanlığa gönderdiklerini söyledi. Şimşek, kurul şeklindeki yapıda, ilgili kurum ve kuruluşların en üst düzeyde temsilcilerinin yer almasıyla birlikte, bu alandaki çalışmaların önemli bir ivme kazanmasını beklediklerini vurguladı. Şimşek, varlığa veya ortaklığa dayalı finansmanın 2008 krizinden sonra büyümeye başladığını hatırlatarak, nüfusunun çoğunluğu Müslüman olmayan ülkelerin de geleneksel bankacılık dışında varlığa veya ortaklığa dayalı finansmandan daha fazla pay almak konusunda büyük çaba sarf ettiklerini belirtti.
Çin'deki yeniden dengelenme süreci ve küresel faizlerin normallenme süreci önemli riskler ama reformlarla Türkiye'nin pozitif ayrışacağına inandığını belirtten Şimşek "Türkiye 2015 yılında yüzde 3-3.5 arasında büyüyecek, cari açık öngörülenden daha hızlı daralıyor bu yıl cari açık/gsyh yüzde 4.7 civarı olacak. Enflasyon bir miktar yüksek seyrediyor, bu yıl yüzde 8 civarında olacak" dedi.
"RUSYA ŞOKU OLMASAYDI CARİ AÇIK 2016'DA YÜZDE 4'ÜN ALTINA İNERDİ"
"Türkiye'nin gelecek yıl yüzde 4 ve biraz üzeri büyüme ihtimali yüksek, enflasyon gelecek yılın ilk kısmında yüksek seyretse de yıl sonunda yüzde 5-7 arasına ineceğini umuyoruz. Rusya şoku olmasaydı cari açık/gsyh 2016'da yüzde 4'ün altına inerdi; yeni durumda tekrar değerlendirme yapacağız"
Fed'in bu ay faiz attırabileceğini düşünen Şimşek, "Para politikasında ve maliye politikasında öngörülebilirliğin artması lazım. Küresel ekonomik görünümde sıkıntılar var, zor bir dönem; Fed muhtemelen faizleri bu ay artıracak. Küresel olarak faizlerde normalleşme süreci başlayacak bu da em'ler için iyi bir haber değil" dedi.