Piyasa gergin, dolar 1.5 milyon

Güncelleme Tarihi:

Piyasa gergin, dolar 1.5 milyon
Oluşturulma Tarihi: Haziran 12, 2002 01:49

Başbakan Bülent Ecevit'in sağlık sorunlarıyla başlayan tedirginliğin erken seçim beklentilerine dönüşmesi ve bankacılık kesimindeki yeniden yapılanma süreci doları yeniden 1.5 milyona yükseltti. Dün Merkez Bankası dolar satış kuru 1 milyon 495 bin liraya çıktı. Borsa ise 124 puan daha düştü.

TEDİRGİNLİK

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'ndan sonra Merkez Bankası dolar satış kuruda sekiz ay öncesine döndü. Önceki gün 1 Kasım 2001'den sonra ilk defa 9 binli kapanış puanlarına dönen İMKB-100 Endeksi dün 145 puan daha kaybedip 9.721 puana inerken, Merkez Bankası dolar satış kuru da 1 milyon 495 bin lira açıklanarak, 22 Kasım 2001 tarihinden sonraki en yüksek değere ulaştı. Merkez Bankası dolar satış kuru 22 Kasım 2001'de 1 milyon 499 bin lira olarak açıklanıp daha sonra düşmeye devam etmiş ve dünkü 1 milyon 495 bin liralık değere kadar iki defa 1 milyon 491 bin lirayı görmüştü. Dolar kuru İstanbul serbest piyasasında da dün 1.5 milyon liralık satış değerine yükseldi. Öğle saatlerine kadar sakin denilebilecek bir seyir izleyen dolar kuru, serbest piyasada öğle saatlerinde 1.5 milyona ulaştı.


SERBESTTE 1.5 MİLYONU GEÇTİ

Akşam saatlerine 1 milyon 520 bin liraya varan değerlerle satılmaya başlanan dolar, İStanbul serbest piyasasında 1 milyon 508 bin liradan kapandı. Bu değer itibariyle dolar kuru İstanbul serbest piyasasında da geçen yıl Kasım ayından bu yana gördüğü en yüksek kapanış değerine ulaştı. Başbakan Bülent Ecevit'in sağlık sorunlarıyla başlayan ve siyasi ortamın gerginleşmesiyle artıp, ‘Bu iş erken seçime gidiyor’ fikrine saplanan tedirginliği dün artıran neden Yapı Kredi Bankası ile Pamukbank'ın birleşme operasyonunun açıklanması oldu.

Piyasalar bu iki bankanın birleymesiyle ilgili açıklama sonrasında yayılan söylentilerden olumsuz etkilendi. Yapı Kredi Bankası'nın, birleşme açıklamasını borsaya göndermesinden sonra işlemleri durdurulan şirketin yeniden işlem görmeye başlamasıyla yoğun satış gelmesi, tedirginliği artırdı.

İlk seansta taban olan Yapı Kredi hisse senetlerinin yoğun şekilde satılması, piyasadaki iki söylentiye bağlandı. Bunlardan birinin iki banka birleşmesine BDDK'dan izin çıkmasının gecikmesiyle ilgili söylentiydi. Diğeriyse birleşmenin yeni bir bankacılık operasyonu olarak algılanmasıydı.


BORSAYI TUTMAK İSTEDİLER

Dün Yapı Kredi Bankası ile Pamukbank'ın birleşme operasyonuyla ilgili açıklama yapılmadan önce borsada önceki gün yaşanan düşüş sonrası tepki alımlarının geleceği ve bir yükseliş olabileceği beklentileri vardı. Ancak, Yapı Kredi Bankası işlem sırasının açıklama sonrası yeniden işleme açılmasıyla birlikte ‘fiyata bakılmaksızın’ satış yemesi üzerine, beklenti ve söylentilerde yer aldığı şekilde alım için hazırlık yapan yatırımcıların da kısmen satışa yöneldiği dikkat çekti. Bono ve tahvil piyasasında ise gösterge niteliğindeki 9 Nisan 2003 vadeli bononun ortalama yıllık bileşik oranı dün yüzde 68 düzeyine kadar tırmandı.


Derviş: Enflasyon ve büyüme eşit öncelikli

DEVLET Bakanı Kemal Derviş, önceki gün Bakanlar Kurulu'nda, Merkez Bankası Başkanı Süreyya Serdengeçti ile aralarında büyüme tartışması yaşandığı şeklindeki haberler üzerine dün yazılı bir açıklama yaptı. Derviş, bu yılın sonunda yüzde 35'lik enflasyon hedefini elindeki her türlü aracı bağımsız şekilde kullanarak tutturmanın, Merkez Bankası'nın başlıca görevi olduğunu belirtti. Derviş, bu arada, 2002 yılı için ‘‘yüzde 35 enflasyon ve yüzde 3’’ büyümenin birarada hedeflendiğini, ekonomi yönetimi için her iki hedefin de eşdeğer önceliğe haiz olduğunu vurguladı.

Derviş, yaptığı yazılı açıklamada, Merkez Bankası'nın, yasası uyarınca para politikaları uygulamalarında bağımsız bir kurum olduğunu ve Devlet Bakanlığına bağlı bulunmadığını kaydetti.

Merkez Bankası gibi bağımsız ve Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) gibi özerk kurumların, görevlerini yeterince güçlü olarak yerine getirebilmelerinin ekonomi açısından çok büyük önem taşıdığına dikkati çeken Derviş, şöyle devam etti:

‘‘TCMB'nin para politikaları uygulamalarında bağımsız çalışabilmesi, ekonomide gerçekleştirmekte olduğumuz yapısal değişikliklerin önemli unsurlarından biridir ve enflasyona karşı mücadelenin devamında da teminat niteliği taşımaktadır. TCMB'nin bağımsızlığı, piyasalar açısından da önde gelen bir güven unsurudur.‘‘


OPTİMAL NOKTA

Derviş, ‘‘Yüzde 35'lik enflasyon hedefi, program bütünlüğünün bir parçasıdır. Hükümet ile birlikte 3 yıllık program kapsamındaki ‘fiyat istikrarı'na kavuşma sürecinde optimal bir nokta olarak tespit edilen 2002 yılı sonunda yüzde 35'lik enflasyon hedefini, elindeki her türlü aracı bağımsız olarak kullanarak tutturmak TCMB'nin başlıca görevidir’’ dedi.

Merkez Bankası'nın bu hedefe ulaşma yolunda, geçtiğimiz sürede önemli bir başarı elde ettiğini de vurgulayan Devlet Bakanı, ‘‘Enflasyonda hedef yüzde 35'tir, daha altında bir rakam değildir ve bu hedef programın diğer bileşenleriyle tutarlıdır’’ açıklamasında bulundu.

Merkez Bankası'nın bağımsızlığı ve üst kurulların özerkliğinin, orta ve uzun vadede çağdaş bir piyasa ekonomisine kavuşma yolunda hayati önem taşıdığını bir kez daha vurgulamakta yarar gördüğünü kaydeden Derviş, açıklamasının son bölümünde şu görüşlere yer verdi:

‘‘Aynı çerçevede, ekonomimizin uzun yıllar zaafa uğramasına neden olan enflasyonu orta vadede yenme sürecinde, ekonomi yönetimi ve bağımsız TCMB‘nin verdiği çabalara, toplumumuzun, giderek gelişmekte olan bir bilinçle verdiği desteği sürdürmeleri büyük önem taşımaktadır.’’
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!