Çetelerin kolları devletin içinde

Güncelleme Tarihi:

Çetelerin kolları devletin içinde
Oluşturulma Tarihi: Haziran 14, 2003 01:56

Eski Başbakanlardan Mesut Yılmaz, TBMM Yolsuzlukları Araştırma Komisyonu'nda, ‘‘Emniyet ve MİT'in bu yapısıyla çetelerle mücadele mümkün değil. Kolları devletin içine sızmıştı. Anında her türlü bilgiyi alıyorlardı’’ dedi.

ANAP eski Genel Başkanı ve eski Başbakan Mesut Yılmaz, dün Meclis Yolsuzluk Komisyonu'na yaklaşık 5.5 saat bilgi verdi. Hakkındaki yolsuzluk iddialarından Meclis'te kurulan yolsuzluk komisyonlarında defalarca aklandığını hatırlatan Yılmaz, çetelerin kollarının devlete sızdığını, Emniyet ve MİT'te olduğunu söyledi. Yılmaz, Milli İstihbarat Teşkilatı'nın (MİT) Alaattin Çakıcı'yı kullanmış olabileceğini belirtti.

Yılmaz'ın Komisyon'a yaptığı açıklamalar şöyle:

HEPİMİZİ YÜCE DİVANA GÖTÜRÜR:

Etibank'ın Cavit Çağlar'ın Nergis Holding'ine satılmasına Yalım Erez karşı çıktı. ‘Bu karar hepimizi yüce divana götürür’ dedi. Ama Özelleştirme Yüksek Kurulu'nda karar oybirliğiyle alındı. O da oy verdi. Etibank için kamu bankalarından kredi kullanılmadı.

ZORLU ‘YİĞİT MAFYA İLE İLİŞKİDE’ DEDİ:

Korkmaz Yiğit'i 1997'de Türkbank'ın satılması sırasında tanıdım. İki defa görüştüm. Emniyet ve MİT'ten hakkında döküman istedik ama herhangi bir bulgu iletmediler bize. Sonra Alaattin Çakıcı'nın devreye girdiği söylendi. Korkmaz Yiğit'le ilgili ilk iddiaları bana kendisi de Türkbank ihalesine giren işadamı Ahmet Nazif Zorlu iletti. Yiğit'in mafya ile ilişkisi olduğunu söyledi Bunun üzerine Güneş Taner'e ‘İhaleye sokmayın’ dedim. Ancak Cefi Kamhi ve Hüsamettin Cindoruk beni arayıp kendisiyle bir görüş dediler. Bunun üzerine Başbakanlık'ta kabul ettim. ‘Beni şuna sorun buna sorun’ dedi. Ben de Kamuran Çörtük'e sordum. Korkmaz Yiğit ‘Beni Oramiral Güven Erkaya’ya sorabilirsin' demişti, ona da sordum. İkisi de ‘Güvenilir adamdır’ dediler. Bunun üzerine Güneş Taner'e ‘Bırakın teklif versin’ dedim. Ancak, İçişleri Bakanı Kutlu Aktaş beni arayarak ‘‘Çakıcı ile irtibat halinde’’ dedi. Korkmaz Yiğit, Kutlu Aktaş'ın da yanına gidip kendisine daire vermeyi teklif etmiş. Sonunda ihaleyi kazandı. Arkasından bir kaset olduğu ortaya çıktı. Başbakanlık'ta Ecevit, Özkan ve Kutlu Aktaş'la toplanıp ihaleyi feshetme kararı aldık. Ardından Aydın Doğan'ı aradım ve Ecevit de çok hassasiyet gösteriyor Milliyet'in satışını iptal edin dedim.

MİT ÇAKICI'YI KULLANMIŞ OLABİLİR:

Ben Alaattin Çakıcı'yı hiç görmedim: Çakıcı'nın MİT ve Emniyet'te bazı kişileri Yavuz Ataç aracılığıyla bir yerlere getirmeye çalıştığı iddiaları geldi. Yavuz Ataç da MİT'le ilgili olarak bana geldi ama ne demek istediğini ben de anlamadım. Başbakan MİT'in kimleri kullandığını bilmez ama MİT Çakıcı'yı kullanmış olabilir benim bilgim yok. Emniyet Genel Müdürü Necati Bilican ile MİT Müsteşarı Şenkal Atasagun'u çağırdım. Fikri Sağlar'ın açıkladığı Alaattin Çakıcı'yla Korkmaz Yiğit'in konuşmasının doğru olduğunu söylediler. Niye bana bildirmediniz dediğimde, Sabri Uzun adlı eleman inceleyip rafa kaldırmış dediler.

EVCİL'İN KREDİ SORUNU VARDI:

Erol Evcil'le Eyüp Aşık'ın isteği üzerine görüştük. İş Bankası'nda bir kredi sorunu vardı. Bunu konuştuk.

ÇETELER MİT VE EMNİYET'E SIZMIŞ:

Bu çetelere karşı ben savaş açtım. Benim iddiam şudur: Bu yasalar düzeninde Emniyet ve MİT'in bu yapısıyla çetelerle mücadele mümkün değil. Anında her türlü bilgiyi alıyorlar. Kolları devletin içine sızmıştı çetelerin. Devletin kurumları, çetelerle mücadelede bana yardımcı olmadı. Ben de bu nedenle Emniyet ve MİT için de özel birim kurulmasını sağladım ve o zaman başarılı olduk. Bu özel birimlere örtülü ödenekten para verdim. Villa tahsis ettim her türlü imkanı sağladım.

SERVETİM BABAMDAN VE KARIMDAN:

Ben 20 yıldır Meclis'teyim ama milletvekilliğinden aldığım maaşla zengin olmadım. Babamdan ve karımdan dolayı zenginim babamın 250 kiracısı olan bir işhanı vardı eşimin de şirketlerinden gelen kazançları var.

YOLSUZLUK BU BOYUTTA DEĞİL:

Bu boyutlarda yolsuzluk yapıldığından inanmıyorum. Her zaman yolsuzluk iddiaları da yolsuzluk da olacaktır. Türkiye'de yolsuzluk iddiları yolsuzluklardan daha çok. Ticari sırrın kalkmasını istiyordum ama bürokratlar, Türkiye büyük sıkıntıya düşer diyerek karşı çıktılar.

Korkmaz Yiğit'le mahkemede yüzleşirim

MESUT Yılmaz, Türkbank ihalesini Yolsuzluk Komisyonu'na anlatırken, Korkmaz Yiğit'le yüzleşme hazırlığını şöyle aktardı: ‘‘Türkbank olayından büyük ders aldım. Bu olay hükümetimin düşmesine neden oldu. Mahkemede hesaplaşacağız. Korkmaz Yiğit'le orada yüzleşeceğim. Başıma büyük bela oldu, bana dert açtı. Olaylardan sonra Korkmaz Yiğit'e telefon açtım, ‘Bana hep yalan söyledin bundan sonra hiçbir ilişkimiz kalmadı' dedim. Ben Türkbank ihalesine katılan tüm işadamlarına 5 yüz milyon dolardan aşağı vermeyeceğiz dedim. Zaten TMSF 485 milyon dolar para koymuştu bankaya. Banka yolsuzluğuna bulaşanların yargılanmalarının DGM'den alınmasını, DGM'lerin iş yükü nedeniyle gerçekleştirdik. DGM'lerin iş yükü çok artmıştı. Yasayı değiştirerek bunların normal mahkemelerde yargılanmalarını getirdik. Şu ana kadar bunun iddialarıyla ilgili olarak 100 milyar liralık tazminat davası kazandım ama daha hiç para alamadım.’’

Gariboğlu'nun her türlü suçu vardı

ESKİ
Başbakanlardan Mesut Yılmaz, Yolsuzluk Komisyonu'na batan Sümerbank'ın eski sahibi Hayyam Gariboğlu ile ilgili şunları aktardı: ‘‘POAŞ ihalesini kazanan Garipoğlu hakkında MİT ve Emniyet'ten bilgi aldık. Çok önemli bilgilerdi. Her türlü suçu vardı, temiz bir insan değildi. O nedenle de POAŞ'ın ona vermedik.’’

Sezer, o MGK’da Anayasa fırlatmadı

ANAP
eski Genel Başkanı ve eski Başbakanlardan Mesut Yılmaz, TBMM Yolsuzlukları Araştırma Komisyonu'nda ‘‘Anayasa fırlatma olayı’’nı şöyle anlattı: ‘‘Cumhurbaşkanı kavgalı MGK toplantısında bazı konuları gündeme getirdi. Hüsametin Özkan ve Başbakan Ecevit, ‘Doğru söylemiyorsun' diye tepki gösterdiler. Sezer de, önünde duran Anayasa'yı eliyle hiç kaldırmadan biraz itti. Anayasa atma diye bir olay yok. Başbakan açıklama yapmaya karar verdi. Ben ‘Ekonomi olumsuz etkilenir. Sakin olmak lazım' dedim ama açıklama yapıldı. Ekonomik dengeler alt üst oldu faizler fırladı. Bu kavga krizi tetikledi. Ekonomi bürokratları da çok yanlış yaptılar. Sonra da görevde ayrılarak bunun bedelini ödediler.’’

İddialar pahalıya patladı aklanmam işe yaramadı

MESUT
Yılmaz, Meclis'teki daha önce yaşadığı soruşturmalar konusunda şunları söyledi: ‘‘Hakkımdaki yolsuzluk iddialarının hepsi bana çok pahalıya mal oldu. Siyasetçi arkadaşlarıma ve partiye çok büyük zarar verdi. Onun için bu konularda dokunulmazlık olmasını ben kabul etmiyorum. Meclis'te aklanmak hiçbir şeyi halletmiyor. Benim hakkımda Meclis'te açılan soruşturmaları arkadaşlar benden habersiz beni aklayarak sonuçlandırdılar. Ama bu aklanmam işe yaramadı.’’

Tantan, yolsuzluk peşinde abuk sabuk işler yaptı

ESKİ Başbakanlardan Mesut Yılmaz, Yolsuzlukları Araştırma Komisyonu’nda eski İçişleri Bakanı Sadettin Tantan'la ilgili şunları söyledi: ‘‘Ben Saadettin Tantan'ın yolsuzluklarla mücadele etmesini istedim ama o yanlış yaptı. Abuk sabuk işler oldu. Polis Müdürü Şerafettin Bural, Komisyon'a da gelip size bilgiler vermiş. Bir gün el yazısıyla kardeşim Turgut Yılmaz hakkında bir ihbar yaptılar. Bu el yazısını araştırdık. MİT Şerafettin Bural'a ait olduğunu ortaya çıkardı. İçişleri Bakanı kendisini çağırdı. Bakan'a özür dilemiş yalvarmış ihbar yazısının kendisine ait olduğunu söyleyip affedilmesini istemiş. Bir parti hakkında dosya getireyim diyerek kendisini affettirmek istemiş. Bu Komisyon'a Tantan'ı da çağırıp dinleyin. Kardeşimi de dinlemenizi istiyorum. Tantan'ın yaptığı işler, devlet ciddiyeti içinde yürütülmediği için başarılı olmadı. Tantan insanları önce suçlu kabul edip sorguya aldırdı. Ve birşey çıkaramadı.’’

Yılmaz, Komisyon'a gitti, ANAP'lılar hasret giderdi

ESKİ
Başbakanlardan, ANAP eski Genel Başkanı Mesut Yılmaz'ın altı aydan sonra TBMM'ye ilk adım atışında, ANAP eski milletvekilleri ve grup eski yöneticileri, sekreterleri tarafından ilgiyle karşılandı. TBMM Yolsuzluk Komiyonu'na bilgi vermek için Ankara'ya gelen Yılmaz'a basının da ilgisiyle izdiham yaşandı. Bir süreden beri siyasetten uzak duran eski ANAP'lılar, Yılmaz'ı karşılamak için Meclis kapısında beklemeye başladılar. Birbirleriyle de özlem gideren ANAP'lılar, Yılmaz'ı beklerken, uzun uzun sohbet ettiler. Yılmaz'ı karşılayanlar arasında son ANAP grubunun başkanvekilleri olan Beyhan Aslan, Nihat Gökbulut ve Yaşar Dedelek başı çekti.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!