Bir zamanlar Sovyetler Birliği'nin bir parçasıydı... Yabancı çalışanlar neden bu şehre akın ediyor?

Sovyetler Birliği dağıldıktan sonra bağımsızlığını kazanan Litvanya kısa sürede büyüyerek AB'nin önde gelen ekonomilerinden biri haline geldi. 2004 yılında AB'ye üye olan Litvanya'nın başkenti Vilnius, şimdi de yabancı çalışanların gözde şehirlerinden biri haline geldi. Bu yabancı çalışanlardan biri de Brezilyalı Ricardo Schmitz. İlk olarak 2018 yılında ülkeye öğrenci değişimi ile gelen Schmitz, şu an özel bir firmada kıdemli danışman görevini yürütüyor. 

Schmitz ayrıca Litvanya Mykolas Romeris Üniversitesi’nde finans ve vergi hukuku alanında öğretim görevlisi olarak çalışıyor. Kardeşinin kendini ziyarete geldiğini belirten Schmitz "Kardeşim çocukluğundan beri kar görmemişti, bu yüzden çok heyecanlıydı. Gece yarısından sabah 3′e kadar yürüdük" diye anlatıyor. Memleketi Brezilya'nın aksine Litvanya'nın gayet güvenli bir yer olduğuna da değinen Schmitz, CNBC'e "Hiçbir zaman stresli ya da endişeli hissetmedim. Benim için bu paha biçilemez bir şey" diye konuştu. 

YABANCI ÇALIŞANLAR AKIN EDİYOR

Schmitz, Litvanya’da yaşayan ve sayıları 2023′te 200 binin üzerine çıkan çok sayıda yabancıdan biri. Hükümet tarafından finanse edilen kuruluşlar sayesinde vasıflı yabancı çalışanlar yeni bir hayat kurmak için Litvanya'nın yolunu tutuyor. Sadece 2,8 milyonluk nüfusuyla Litvanya’da, ülkenin büyüyen teknoloji ve finans sektörlerini besleyecek kalifiye eleman sıkıntısı yaşanıyor. 

Schmitz gibi genç profesyoneller, Litvanya'nın sunduğu fırsatlardan etkilenmekte. Şu anda Vilnius’ta öğrenim gören 1300 yabancı öğrenciyle yapılan bir ankete göre, öğrencilerin yüzde 42′si mezuniyetten sonra Litvanya'da kalmak istediklerini söylüyor. 

Schmitz, "Stajyer olarak başladım, sonra danışmanlığa geçtim ve şimdi kıdemli bir pozisyondayım. Burası küçük bir ülke o yüzden daha fazla fırsat ayağınıza geliyor" dedi. 

LİTVANYA'NIN SUNDUĞU FIRSATLAR ÇALIŞANLARI CEZBEDİYOR

Hükümet, daha fazla kalifiye elemanı ülkeye çekmek için çalışmalar da yaptı. Çalışma vizesi için başvuru süreleri sekiz aydan sadece bir aya düşürüldü. Üstelik ülkenin ihtiyaç duyduğu mesleklerde çalışan yabancılara 3.444 tutarında bir hibe de veriliyor. Şu ana kadar 400 kişi bu ödenekten yararlandı. 

Litvanya’da yılda 15 resmi tatil ile AB'nin en çok tatil yapan ülkelerinden biri. Ayrıca Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü’nün (OECD) "Daha İyi Yaşam Endeksi"ne göre çalışanların yalnızca yüzde 1′i ülkede çok uzun saatler çalışmak zorunda. Bu da ortalama oran olan yüzde 10'un oldukça altında. Ayrıca ülke iş-yaşam dengesi açısından OECD ülkeleri arasında İsviçre ve Macaristan’ın önünde 11. sırada. Endonezyalı Misha Johanna Vilnius'te yaşamanın birçok faydası olduğunu düşünenlerden. 

Johanna "Buradaki şirketim gerçekten insanları tüm tatillerini yapmaya teşvik ediyor. Bu benim geldiğim Endonezya’daki çalışma kültüründen çok farklı" dedi. Schmitz gibi Johanna da eğitim için Vilnius’da yaptı. Johanna, Endonezya'nın ünlü adası Bali'de tanıştığı Litvanyalı erkek arkadaşı sayesinde Vilnius'a taşındığını ifade etti. 

TATİLE ÇIKMAK İÇİN BAHANE UYDURMAYA GEREK YOK

Endonezya’da patronların tatil izni vermediklerini söyleyen Johanna, çalışanların tatile çıkabilmek için bahaneler uydurmak zorunda kaldığını belirtti. Ancak Johanna "Litvanya'da bunun için bahane uydurmak zorunda değilim" dedi. Endonezyalı kadın, geceleri Vilnius’taki dairesinde pazarlama veri platformu Whatagraph’ın yöneticisi olarak çalışıyor. Ayrıca çeşitli reklam kampanyalarında da model olarak yer alıyor. Johanna "Burada hava son derece güzel. Jakarta’da dışarı çıktığınızda nefes alamıyorsunuz" dedi. 

Laura Guarino, bir eğitim programı aracılığıyla 2021′de İtalya’dan Vilnius’a taşındı. Guarino, Napoli’nin trafiğini ve kalabalığını özlemediğini ifade etti. Teltonika Telematics’te iş geliştirme müdürü olarak çalışan Guarino, "Vilnius'a aşık oldum. Napoli ise çok kalabalık, her yerde sadece binalar var ve trafik çok kötü. Ancak Vilnius’un çok iyi bir havası var, bu yüzden ayrılmak istemiyorum" dedi. 

Guarino, Schmitz ve Johanna, yerel halkın çoğunun İngilizce bilmesi nedeniyle uyum sağlamanın kolay olduğunu söylediler. Yinede hepsi Litvanca öğrenmek için de ders alıyorlar. Ancak Vilnius'ın elbette kötü tarafları da var. Guarino ve Johanna kira, fatura ve yiyecek masrafları için memleketlerinde yaptıklarından daha fazla harcama yaptıklarını itiraf ediyorlar. Ayrıca iklim de önemli bir sorun. Üç yabancı işçi de Litvanya’daki uzun ve sert kışlara alışmaya çalışıyor.