Çanakkale Boğazı'nı yüzerek geçecekti

Güncelleme Tarihi:

Çanakkale Boğazını yüzerek geçecekti
Oluşturulma Tarihi: Ekim 30, 2012 18:41

Cumhuriyet Bayramı ve meme kanserine dikkati çekmek için, Çanakkale Boğazı'nı boydan boya yüzerek geçmeye çalışan rekortmen yüzücü Alper Sunaçoğlu'nun denemesi olumsuz hava şartları nedeniyle yarım kaldı.

Lapseki'nin Şekerkaya mevkisinden antrenörü eski milli yüzücü Serdar Sanrı ile denize giren Sunaçoğlu, kuvvetli lodos ve yağış nedeniyle Karacaören köyü yakınlarında karaya çıkmak zorunda kaldı.

Çanakkale'ye gelerek gazetecilere açıklama yapan Sunaçoğlu, umduklarından daha hızlı yüzdüklerini, 3 kulaçtan 2'sinin boşa gideceğini düşündüklerini ancak suyun kendilerini yormadığını söyledi.

Denize girdikten sonraki 3-4 saatlik dilimde sorun yaşamadığını dile getiren Sunaçoğlu, “Bir ara hava patladı. Kara bir bulut geldi üzerimize çöktü. O sırada gök gürültüsü, fokurdayan bir su, karşıdan yüzüne vuran dalgalar... Antrenörüm Serdar Sanrı ile 'tamam bu iş olmayacak' dedik. 'Daha fazla risk almaya gerek yok' dedim. Sahile doğru yüzmeye başladık. O sırada birbirimizi kaybettik. Çünkü önümüze bir sis çöktü” dedi.

Sunaçoğlu, bu sırada biraz paniklediğini belirterek, “Serdar hocam çıktı mı, çıkmadı mı? Ben çıkayım mı, çıkmayayım mı? O arada ikilem yaşadım. Biraz daha yüzmeye devam ettim. Ondan sonra kıyıya doğru kendimi atmaya çalıştım. O sırada tabii sahilden gelen dalga da vuruyor. Kıyıya çıkmam kolay olmadı. Bir yerden çıktım. Daha sonra karaya çıktığım yerin Karacaören köyü yakınları olduğunu öğrendim. Köylüler sağ olsunlar beni karşıladı” diye konuştu.

Alper Sunaçoğlu, “Çanakkale Boğazı'nı tekrar yüzerek geçmeyi düşünüyor musun?” sorusunu şöyle yanıtladı: “Çanakkale Boğazı'nda yüzmek benim son Türk denizlerindeki yüzüşümdü. 2-3 yıl önce Gazze maratonum vardı. O zaman İsrail başkonsolosluğundan bana 'kendi denizlerinde yüzdün mü de İsrail denizlerine geliyorsun?' denmişti. Daha sonra Kıbrıs'a yüzmüştüm. Çanakkale Boğazı, benim son Türk denizini yüzmemdi. Önümüzdeki yıllarda yine yüzerek Gazze'ye gitmek istiyorum. Onun dışında meme kanseri konusunda bir farkındalık yaratmak için böyle bir etkinlik düzenlemek istemiştik. Amacımız buydu. İnşallah bu amacımıza ulaşmışızdır.”

Bir başka gazetecinin “Tehlike yaşadın mı?” sorusu üzerine Sunaçoğlu, şunları kaydetti: “Benim yaptığım bu sportif etkinlik inançla alakalı bir şey. Ben suya hep inanarak giriyorum. Hiçbir zaman 'suda başıma bir şey gelecek' diye aklıma bir şey getirmiyorum. Panik olmadım, ama karaya çıktığımda bir telaş yaşadım. Çünkü nereye çıktığımı bilmiyordum, karanlık oldu. Orada biraz sıkıntı yaşadım. Fırtına bu denli kuvvetli olmasaydı yüzüşümü tamamlardım.”

Sunaçoğlu'nun antrenörü Sanrı ise sporcunun parkurun 30 kilometresini yüzerek, yapılması zor bir müsabakayı başardığını ifade etti.

-Sunaçoğlu'nun başarıları-

Alper Sunaçoğlu, önceki yıllarda Anamur-Girne arasını 26 saat 15 dakikada kafessiz yüzerek, eski milli yüzücü Ersin Aydın'ın 34 saatlik derecesinden daha iyisini gerçekleştirmiş, ardından da Sarıyer-Üsküdar arasındaki 30 kilometrelik mesafeyi, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nda 2 saat 25 dakikada yüzüp, rekor kırarak spor tarihine geçmişti.

Bu yıl 19 Mayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı etkinlikleri çerçevesinde Trabzon-Samsun arasındaki 320 kilometrelik mesafeyi 5 günde yüzerek, dünyanın “en uzun mesafe yüzme” rekorunu kırmayı hedefleyen Sunaçoğlu, kendisini takip eden tekneyle irtibatının kesilmesi ve ardından yaşanan sorunlar nedeniyle rekor denemesinden vazgeçmişti.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!