Bir virüs, bir hafta içinde kanserli hücreleri öldürüyor
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Kasım 12, 2005 00:00
Penn State Tıp Koleji bilim adamlarına göre, Adeno Associated Virus Typ 2 (AAV2), sağlıklı hücrelere zarar vermeden çeşitli kanser hücrelerini öldürüyor. Ekip başı Craig Meyers’a göre, AAV2 kanser tedavilerine yönelik son derece etkili bir ilacın geliştirilmesinde yararlı olabilir.
Ayrıca virüsün sağlıklı hücrelere zarar vermediği ileri sürüldü. Bu özelliği sayesinde yan etkiye neden olmayan tedaviler gündeme gelebilir. Virüs sadece çevresiyle normal iletişim kurmayan kanser hücrelerine saldırıyor. Araştırmacılara göre, virüs "anormal" kanser hücrelerini tanıyarak etkisiz kılıyor. Ancak bu sürecin niçin işlediği bilinmiyor.
AAV2 virüsü taşıyan kadınlarda rahim ağzı kanserinin daha az görüldüğü biliniyordu. HPV (Human Papilloma virus) grubunun 16 ve 18 tipleri bazı kadınlarda rahim ağzı kanserine yol açabiliyor.
Heidelberg Kanser Araştırmaları Enstitüsü ve diğer bilim adamları virüse karşı bir aşı geliştirme peşinde.
Dünya genelindeki yeni kanser hastalıklarının %15’i virüslere bağlı olarak gelişiyor. Virüs enfeksiyonunun kansere dönüşmesi 30 ila 50 yıl kadar sürebilir.
Amerikalılar kanıtladı
Amerikalı bilim adamları AAV2 gibi virüslerin kanserin ortaya çıkmasından sonra da etkili olabileceğini kanıtladılar. Meyers ilk önce cilt ve mukoza hücrelerine HP virüsü aşıladıktan sonra bunlara AAV2 ilave edince hastalıklı virüsler altı gün içinde ölmüş.
Oysa sağlıklı hücreler bu işlemden hiç etkilenmemişler. Deney ikinci aşamada tümör hücreleriyle tekrarlanınca, rahim ağzı kanseri, meme, prostat ve cilt kanseri hücrelerinin doğal AAV2 ile altı günde tamamen öldükleri görülmüş.
Meyers, virüsün söz konusu hücre kültürlerinde yeterince uzun yaşamaması yüzünden, daha önceki kanser tedavisi araştırmalarından olumlu sonuçlar alamamıştık diyor. Bilim adamı bu nedenle yeni bulguyla, etkili bir kanser terapisine izin verecek bir yöntem keşfettiğinden emin.
Ancak bu süreçler kolay değil. Amerika’da şu sıralar değişimden geçirilmiş uçuk veya adenovirüslerle ilgili yaklaşık olarak yirmi kadar klinik araştırma sürüyor. Bu çalışmalarda terapilerin güvenirliği ve etkileri test edilmekte.
www.pressetext.at, ve Spiegel Online 22.6.05 internet kaynaklarından elde etitğimiz haberlere göre, Adenovirüsler, çok hızlı çoğaldıkları, ender olarak değiştikleri ve kalıtımlarını normalde konakçı hücrelere işlemedikleri için gen terapisi için çok uygun bulunurlar. Fakat buna karşın tümör hücrelerine girebilmek için belli başlı reseptörlere ihtiyaçları vardır ve tümör ne kadar büyükse o denli az reseptör oluşuyor kanser hücrelerinde.
AAV2 virüsü taşıyan kadınlarda rahim ağzı kanserinin daha az görüldüğü biliniyordu. HPV (Human Papilloma virus) grubunun 16 ve 18 tipleri bazı kadınlarda rahim ağzı kanserine yol açabiliyor.
Heidelberg Kanser Araştırmaları Enstitüsü ve diğer bilim adamları virüse karşı bir aşı geliştirme peşinde.
Dünya genelindeki yeni kanser hastalıklarının %15’i virüslere bağlı olarak gelişiyor. Virüs enfeksiyonunun kansere dönüşmesi 30 ila 50 yıl kadar sürebilir.
Amerikalılar kanıtladı
Amerikalı bilim adamları AAV2 gibi virüslerin kanserin ortaya çıkmasından sonra da etkili olabileceğini kanıtladılar. Meyers ilk önce cilt ve mukoza hücrelerine HP virüsü aşıladıktan sonra bunlara AAV2 ilave edince hastalıklı virüsler altı gün içinde ölmüş.
Oysa sağlıklı hücreler bu işlemden hiç etkilenmemişler. Deney ikinci aşamada tümör hücreleriyle tekrarlanınca, rahim ağzı kanseri, meme, prostat ve cilt kanseri hücrelerinin doğal AAV2 ile altı günde tamamen öldükleri görülmüş.
Meyers, virüsün söz konusu hücre kültürlerinde yeterince uzun yaşamaması yüzünden, daha önceki kanser tedavisi araştırmalarından olumlu sonuçlar alamamıştık diyor. Bilim adamı bu nedenle yeni bulguyla, etkili bir kanser terapisine izin verecek bir yöntem keşfettiğinden emin.
Ancak bu süreçler kolay değil. Amerika’da şu sıralar değişimden geçirilmiş uçuk veya adenovirüslerle ilgili yaklaşık olarak yirmi kadar klinik araştırma sürüyor. Bu çalışmalarda terapilerin güvenirliği ve etkileri test edilmekte.
www.pressetext.at, ve Spiegel Online 22.6.05 internet kaynaklarından elde etitğimiz haberlere göre, Adenovirüsler, çok hızlı çoğaldıkları, ender olarak değiştikleri ve kalıtımlarını normalde konakçı hücrelere işlemedikleri için gen terapisi için çok uygun bulunurlar. Fakat buna karşın tümör hücrelerine girebilmek için belli başlı reseptörlere ihtiyaçları vardır ve tümör ne kadar büyükse o denli az reseptör oluşuyor kanser hücrelerinde.