Bir kitap
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Aralık 28, 2003 23:45
Ana Babalara Notlar
Freud’a Ne Yaptık da Çocuklarımız Böyle Oldu?
Evde çocuklarla ilişki nasıl? Çocuğa eşit mi davranılıyor, yoksa otorite bir ana baba egemenliği mi söz konusu? Siz de modalara uyup çocuğa örneğin çocuk gibi mi davranılıyor? Yoksa ona, aile içinde, güvenilir, yol gösterici, kötülüklerden koruyucu bir kale duygusu veriliyor mu?
Ana baba- çocuk ilişkisi çeşitli dönemlerde hep farklı seyretti. Kesin otoriter anlayışlar yüzyıllar sürerken, daha sonra toplumdaki insan ilişkileri ve toplum- devlet ilişkilerinin değişmesi, aile içinde çocuklarla ilişkileri de etkiledi.
20. Yüzyılda çocuk hakları olayı ortaya çıktı, 1968’li yıllarda çocuk- ana baba ilişkilerinde tam yüzseksen derece bir dönüş yaşandı ve anti-otoriter bir eğilim egemen oldu. Bu dönemin mottosu ‘yasakların yasaklanması’ydı. Çocuklara her konuda kendileriyle eşitmiş gibi davranıldı.
Bu doğru muydu?
Bilimsel bakış
Kısa zamanda, çocukların gereksinimlerinin ne olduğunu anlamak için bilimsel sorular sorulmaya başlandı, çocuk- ana baba ilişkisinin doğru bir temelde seyretmesi için çocuk tanınmalı, doğru sorular sorulmalı ve bilimsel analizler yapılmalıydı.
Çocuk psikolojisi, çocuk psikiyatrisini, beyin araştırmaları, tıp ve biyolojik özellikler gibi pek çok alanda elde edilen yeni bilimsel bulgular, çocuk eğitiminin daha gerçekçi temellere oturtulmasına yardımcı olmaya başladı.
Psikanalist yazar
Gerçi bugün de çok farklı bakışlar ve ‘terbiye’ler gündemde, ancak yadsınmaz bir gerçek var artık:
Ana babanın cocuk gibi davranması güven sarsıcıdır. Çünkü çocuklar yetişkinlerden kendilerine yol göstermelerini bekler ve örneklere geresinim duyar. Neyi yapıp neyi yapamayacağı konusunda çocuğun kesin sınırları bilmesi gerekir. Yoksa çocuk şaşırabilir. Çünkü çocuğun öncelikle güvenceye ihtiyacı vardır.
Yazar Mathelin, Fransız ve psikanalist. Kitabın ilk yayını 2000’de gerçekleşmiş ve ilgi ile karşılanmış. Çünkü çok farklı bir yöntemle kitabı okura sunuyor: Bir tiyatro sahnesi oluşturuyor ve iki modern aile ile çocukları arasındaki ilişkileri ele alıyor.
Mutluluğun ne olduğu konusunda kendilerine göre bir arayış içinde olan aileler içinde, günlük yaşamda karşılaşılan her şey var:
Kıskançlık, boşanma, otorite ve zorbalık, üvey anne ve babalar, tek başına çocuk büyütmenin zorlukları veya sorunları, erken ergenlik dönemleri, önemsenmeyen önemli yanlışlar...
Mutluluk arayışları da çağımızın etkileyici gücü medyanın bütün topluma sunduğu mutluluk anlayışı. Bu yalancı bir mutluluktur; medyanın sunduğu mutluluğun peşinde koşturma, aileleri çıkmaz sokaklara sokak.
Zaten sahne oyuncuları da medyadaki mutluluk tariflerindan çok sayıda örnek de yayınlardan okumaktalar.
İçindeki başlıklar: Kıskançlık dramı, Otorite ve zorbalık, Yeni babalar, Boşanma, Üvey baba üvey anne, Tek başına çocuk büyütme, Önemsiz sayılan ufak tefek kötü davranışlar, Erken ergenlik, Psikanaliz danışması...
Freud’a Ne Yaptık da Çocuklarımız Böyle Oldu?
Evde çocuklarla ilişki nasıl? Çocuğa eşit mi davranılıyor, yoksa otorite bir ana baba egemenliği mi söz konusu? Siz de modalara uyup çocuğa örneğin çocuk gibi mi davranılıyor? Yoksa ona, aile içinde, güvenilir, yol gösterici, kötülüklerden koruyucu bir kale duygusu veriliyor mu?
Ana baba- çocuk ilişkisi çeşitli dönemlerde hep farklı seyretti. Kesin otoriter anlayışlar yüzyıllar sürerken, daha sonra toplumdaki insan ilişkileri ve toplum- devlet ilişkilerinin değişmesi, aile içinde çocuklarla ilişkileri de etkiledi.
20. Yüzyılda çocuk hakları olayı ortaya çıktı, 1968’li yıllarda çocuk- ana baba ilişkilerinde tam yüzseksen derece bir dönüş yaşandı ve anti-otoriter bir eğilim egemen oldu. Bu dönemin mottosu ‘yasakların yasaklanması’ydı. Çocuklara her konuda kendileriyle eşitmiş gibi davranıldı.
Bu doğru muydu?
Bilimsel bakış
Kısa zamanda, çocukların gereksinimlerinin ne olduğunu anlamak için bilimsel sorular sorulmaya başlandı, çocuk- ana baba ilişkisinin doğru bir temelde seyretmesi için çocuk tanınmalı, doğru sorular sorulmalı ve bilimsel analizler yapılmalıydı.
Çocuk psikolojisi, çocuk psikiyatrisini, beyin araştırmaları, tıp ve biyolojik özellikler gibi pek çok alanda elde edilen yeni bilimsel bulgular, çocuk eğitiminin daha gerçekçi temellere oturtulmasına yardımcı olmaya başladı.
Psikanalist yazar
Gerçi bugün de çok farklı bakışlar ve ‘terbiye’ler gündemde, ancak yadsınmaz bir gerçek var artık:
Ana babanın cocuk gibi davranması güven sarsıcıdır. Çünkü çocuklar yetişkinlerden kendilerine yol göstermelerini bekler ve örneklere geresinim duyar. Neyi yapıp neyi yapamayacağı konusunda çocuğun kesin sınırları bilmesi gerekir. Yoksa çocuk şaşırabilir. Çünkü çocuğun öncelikle güvenceye ihtiyacı vardır.
Yazar Mathelin, Fransız ve psikanalist. Kitabın ilk yayını 2000’de gerçekleşmiş ve ilgi ile karşılanmış. Çünkü çok farklı bir yöntemle kitabı okura sunuyor: Bir tiyatro sahnesi oluşturuyor ve iki modern aile ile çocukları arasındaki ilişkileri ele alıyor.
Mutluluğun ne olduğu konusunda kendilerine göre bir arayış içinde olan aileler içinde, günlük yaşamda karşılaşılan her şey var:
Kıskançlık, boşanma, otorite ve zorbalık, üvey anne ve babalar, tek başına çocuk büyütmenin zorlukları veya sorunları, erken ergenlik dönemleri, önemsenmeyen önemli yanlışlar...
Mutluluk arayışları da çağımızın etkileyici gücü medyanın bütün topluma sunduğu mutluluk anlayışı. Bu yalancı bir mutluluktur; medyanın sunduğu mutluluğun peşinde koşturma, aileleri çıkmaz sokaklara sokak.
Zaten sahne oyuncuları da medyadaki mutluluk tariflerindan çok sayıda örnek de yayınlardan okumaktalar.
İçindeki başlıklar: Kıskançlık dramı, Otorite ve zorbalık, Yeni babalar, Boşanma, Üvey baba üvey anne, Tek başına çocuk büyütme, Önemsiz sayılan ufak tefek kötü davranışlar, Erken ergenlik, Psikanaliz danışması...