Bir forvet, bir defans ve bir kaleci!

Güncelleme Tarihi:

Bir forvet, bir defans ve bir kaleci
Oluşturulma Tarihi: Ekim 07, 2013 10:35

Bu haftaki röportaj konuklarımız Demirspor’un sevilen oyuncularından Şener Özcan, Kerem Can Akyüz ve Jose Carlos Nogueira Junior!

Haberin Devamı

Taraftar sevgisi, futbol terörü, takım içerisindeki halleri, çalışmalar, bakış açıları… Zamanımızın yettiğince sohbet edebildik…
Juninho ‘nun farklı bir havası var ama inanılmaz mütevazı, esprili…
Şener Özcan, Kendi halinde, uysal, duygusal, düz biri…
Kerem Can Akyüz, Dobra… Ama kimseyi kırmadan konuşuyor… Ve inanılmaz bağlı…


Biraz sizleri tanıyalım kimsiniz, nerden gelir nereye gidersiniz?
Juninho: Brezilyalı… Bulgaristan’dan Türkiye’ye gelmiş. Ailesi ve kendi Türkiye’ye gelmekten mutlu olan biriyim…
Şener Özcan: İlkokul çağlarında Ankara’da amatör takımda başladım. 15’mde amatörden Milli takıma seçildim ve o yıl Gençlerbirliği genç takıma transfer oldum. 2009’a kadar orda kaldım filan… 2 buçuk yıl önce Demirspor’a geldim…
Kerem Can: Galatasaray’ın alt yapısında 7 yaşımda başladım. Yaklaşık 4 sene GS’nin alt yapısında oynadım. Sonra Karşıyaka’da devam ettim. Oradan da profesyonelliğe geçiş yaptım. Son durak da Demirspor… Burada başarılı sezon ve güzel anılar geçirdim. O anıların içinde süper lig de olur umarım.

Her çocuk gibi sokak arasında iki kale maç yaparken mi hedef çıktı?

Ş.Ö: Her çocuk gibi hevesti, tutkuydu. Benim için böyle bir şey yoktu ama. Hani bu meslek olur ya da olmaz diye. Hocaların bizde o yeteneği görmesi, teşvik etmesi herhalde…
K.Ö: Aile çocukları kötü alışkanlıklardan uzak dursun diye gönderir benim ailem de öyle yönlendirdi. Futbolu da seviyordum devamı da geldi. Ama öyle büyüyünce futbolcu olacağım gibi planlarım yoktu.
Juninjho: Brezilya’ya baktığınız zaman zaten futbol çok yaygın. Sokakta, sahilde futbol oynuyorduk. Kuzenim benim yeteneğime çok inandı ailem de destek verdi ve belirli yaştan sonra futbol okuluna yazdırmaya karar verdiler. Sonrasında profesyonel olarak mesleğime kavuştum.

“Çıkış noktam şu oldu…” dediğiniz?

Juninho: 23 yaşında oldu diyebilirim…
S.Ö: İşimiz gereği çok inişli çıkışlı dönemlerimiz oluyor. 15 yaşında milli takıma seçildim, bu çıkış noktam diyebilirim…
K.A: Benim çıkış noktam ADS’de oldu. Karşıyaka’da da oldu ama tam anlamıyla burası… Burada şampiyon olmamız, play-off a kalmamız filan.

Kendi ülkenizdeki futbolcularla ve onlara bakış açısıyla Türkiye’yi kıyaslıyor musunuz?

Juninho: Brezilya ile Türkiye arasında çok fark var. Özellikle PTT 1. lig ile kıyaslamam imkânsız. Ama süper lig ile karşılaştırmayı düşünsem belki olabilir.

ADS taraftarı tarafından çok sevilen oyunculardansınız… Ne düşünüyorsunuz?

Juninho: Bir kişi sahada işini iyi yapıyorsa, emek verirse bu herkes tarafından sevinilir, desteklenir. Demirspor’a geldiğimden beri takımın süper lige çıkması için elimden geleni yapıyorum. Ve yapacağım da. Bu sene, yine hedefimiz süper lig. Taraftarın sevgisinin bundan dolayı olduğunu düşünüyorum.

İnsanlar sizce futbolcuları nasıl görüyor?

S.Ö: Özellikle Adana’da çok farklı! Taraftarla burada tanıştım diyebilirim. Futbolcuya bakış açısı muazzam. Mesela bir GS taraftarı nasıl Drogba’ya bakıyorsa burada da aynı derecede sizi görüyorlar.
K.A: Burada sevinçler de üzüntüler de çok coşkulu yaşanıyor. Futbolcusuna acayip bağlı bir taraftar ama aksi sonuçta fazla tepki veren de aynı zamanda. İşler iyi gittiğinde kendinizi dünyanın en şanslı insanı hissediyorsunuz. Kötü gittiğinde de hissediyorsunuz ama tepki de olabiliyor.

Tek kelime ile ADS’yi tanımlayacak olsanız?

Juninho: Mücadeleci!
Kerem: Hastalık!
Şener: Kerem’e katılıyorum.

İnsanlar futbolcuları haftada bir koşan sonrasında yan gelip yatan ve bir dolu paralar kazanan olarak mı görüyor?

Juninho: Evet, içinde olmayanlar günde bir buçuk saat idman, haftada bir maç ve bir sürü para kazanma olarak görebilir. Ama gerçekten futbolu anlayan ne yaptığımızı bilen biri bizi çok iyi anlar ve öyle olmadığını görür. Bizim hem fiziki beynen olarak kendimizi hazırlamamız gerekiyor. Belirli limitler var bu limitler içinde çalışıyoruz.
Ş.Ö: Çoğu kişi o parayı bana versinler ben de yaparım diyor ama öyle değil. Hangi işi yaparsanız yapın kolay değil… Şu hayatta kolay iş var mı?
K.A: Futbol zor mesleklerden biri… Maalesef Türkiye’de %50ni böyle düşünüyor

Oran hesabı yapsak, yüzde kaçı stres hayatınızın?

Juninho: %50. Hayatınızın içinde futbol varsa heyecan stres hep var. Galibiyetin verdiği heyecan var ona da stres diyebiliriz. Mağlup olduğumuzda daha kötü sadece üzüntü var ve sorumlu olduğunuz taraftar var… Mağlubiyette çıkıp açıklama da yapamıyorsunuz.
K.Ö: %90
Ş.Ö: %90

Demirspor’a transfer olunca Adana hakkında araştırma yaparken ilk dikkatini çeken neydi?

Juninho: Adana’nın iklimi! Bulgaristan hep soğuktu ve o soğuklara dayanamıyordum ve gerçekten sıcak olduğunu öğrenince çok sevinmiştim.

Adana da sizi en en mutlu eden en en gıcık eden ne?

K.A: Kışın çok soğuk olmaması en mutlu eden, yazın çok sıcak olması mutsuz eden (Gülüyor)
Ş.Ö: Aynen!

Maç öncesi uğurum diye anlam yüklediğiniz bir şey var mı?

Juninho: Rutin davranıyorum… Kahvaltımı, öğlen yemeğimi yiyorum dışarı çıkacaksam çıkıyorum kendimi kısıtlamıyorum. Kısıtladığımız da daha kötü olduğunu düşünüyorum.
Ş.Ö: Dua okur, çıkarım.
K.A: Dua okurum, dövmelerimi öperim.

Her topa vuruşta ne düşünüyorsunuz?

Juninho: Topa gol olacağına inanarak vuruyorum. O an gol olunca ne yapacağımı düşünüyorum. Hocama mı gideyim, karıma öpücük mü atayım, arkadaşlarıma mı sarılayım tercümanıma mı sarılayım mı diye düşünüyorum. (Gülüyor)

Hiç o refleksle gidip rakip takım oyuncusuna sarıldınız mı?

Juninho: Öyle bir şey hiç olmaz (Gülüyor) öyle bir şey olursa kavga çıkar…

Peki sizler ne hissediyorsunuz?
K.A:
Zevk!

Her topu yakaladığında?

Ş.Ö: Bir gol kurtardıysan, penaltı kurtardıysan mutlu oluyorsun tabii… Kerem’in de deiği gibi zevk… Tarifi yok!

Bir benzetme yapacak olsanız mesela anneye-sevgiliye sarılmak gibi mi?
Ş.Ö:
Tuttuğun topa, maçın skoruna bağlı! Normal top gelir başkadır. Son dakika gelir heyecanı farklıdır tabiii!
K.A: Ben evimde çok huzurluyum mesela… Onunla eş değer diyebilirim.

Maçtan önce gol atacağınızı hissettiğiniz oluyor mu?

Juninho: Tabii bugüne kadar hep oldu. Maçtan önce ya da maç günü bir uyanıyorum gol atacağıma dair bir şey oluyor. Bence bütün futbolcularda oluyordur.
K.A: Ben defans oyuncusuyum sürekli bu hisle çıkmıyorum. Ama elbette hissedebiliyorsunuz mesela geçen sene Denizli maçında hissetmiştim, o cevher adrenalin hissediyorsun. Ama yine de ileri uç oyuncuları bunu daha iyi cevaplayabilir.

Kaleci olarak sen?
Ş.Ö:
Her kaleci gol yemeyeceğim, iyi oynayacağım diye çıkar ama maç sonuçta…

Ya ilk maçınız sizi çok etkilemiştir ya da mutlaka sizi çok etkileyen bir maçınız olmuştur… Var mı öyle?

Juninho: Geçen sene Adana Demirspor’da 5-5’lik bir maçımız vardı Buca ile… Daha önce böyle bir şey olmadı hayatımda, başka da olacağını sanmıyorum bunu hiç unutmayacağım.
Ş.Ö: Kesinlikle geçen sene finale kaldığımız maç.
K.A: Aynen!

Futbolda şiddet futbol terörü hakkında neler söylemek istersiniz?
Juninho:
Taraftarların takımda büyük rolü var ve bizim her zaman onlara ihtiyacımız var ama şiddet işin içine girdiği zaman çok farklı boyut alıyor. Bir gelip gerçekten destek olan bir de kavga etmeye gelen var. Bu ayrımı çok iyi yapmamız gerekiyor ve şiddet için gelenler bir çözüme ulaştırılmalı. Gerçekten seven insanlar o arada kalıyor bu da bizi de üzüyor.
Ş.Ö: Cezayı hepimizin çektiğini düşünüyorum. 3 maç cezalıydık ve içerde oynadığımız maçlarda kaybettiğimiz puanlara bakınca taraftar olsaydı biz daha çok puan toplardık.
K.Ö: Yurtdışında bunlara bireysel ceza veriliyor, Türkiye’de maalesef öyle değil. Mesela İngiltere’de, İspanya’da seyirci sahaya atlayınca ömür boyu men ediliyor.

6222 ile ilgili bir düzenleme olacak sanıyorum?

K.A: Olmalı! Bir de bir kişi yüzünden 20 bin kişi etkileniyor ceza yiyor! Bu maçın geliri var, yayın hasılatı şu bu… Caydırıcı bireysel cezalar olmalı.

Hiç tribünde taraftar arasında maç izlemek istediniz mi?

Juninho: Hiç aklıma o kardeşlerin arasına girip maç izlemek gelmedi. Bilmem…,
K.A: Ben isterim…

Olmak istediğiniz yer?

Juninho: Ben Süper lig den geldim buraya ve Türkiye de yine süper lig de oynamak istiyorum.
Mesela yurtdışında, Avrupa takımlarında oynamak gibi hedefler, hayaller yok mu?
K.A: Her futbolcunun hayalinde vardır o!

Yabancı oyuncu olarak ne kadar gündemi takip ediyorsun bilmiyorum ama 2 haftadır gündemde Fatih Terim var. Takiplediysen çok merak ediyorum senin ülkende bu işler nasıl oluyor?
Juninho: Bence hem milli takım hem GS zor. Futbolda iki şeye birden konsantre olamazsınız. Futbol adamının kafasında tek bir şey olmalı. Bizim için de bu geçerli. Çok faza şey olursa bölünmeler olur.

Siz ne düşünüyorsunuz?

K.A: Yurtiçi ve yurtdışı kariyerine bakarsak ender hocalardan biri… Bu GS’nin verdiği karar…

Gelip sizi çalıştırsa?

Ş.Ö: İllaki başarısı tartışılmaz, her futbolcu o hocayla çalışmak ister…

Takım uyumu nasıl?
K.A:
Yeni kurulan bir kadroyuz, daha çok yeniyiz… Şuanda da bir sıkıntı yok iyiyiz ama zamanla daha iyi olacaktır.

Özel hayatlarınıza müdahale nasıl? Mesela dışarda gezerken taraftarın biri gelip de “Ne geziyorsun kardeşim, git iki antrenman yapsana!” diyor mu?
K.A:
Öyle çok karışmıyorlar ama yine de dikkat etmek gerek. Bir de sadece Adana’da değil, Türkiye’nin her yerinde ADS taraftarı var (Gülüyor)

Sosyal medyadaki tepkileri dikkate alıyor musunuz?

Ş.Ö: Eleştiriye açığız ama tabi saygı çerçevesinde…
Kerem: tepki oluyor tabii…

Geçen gün senin bir tweet’in vardı “Kardeşim yaşındaki birinin böyle yazması üzücü” diye…

K.A: Tepkiler normal şeyler… Ama hakarete varan söylemler üzücü oluyor. Eleştiriler insani geliştirmek için var ama bazen şiddet içerikli oluyor. Mağlup olduğunda da şampiyon olduğumuzda da şampiyon gibi karşılayanlar da var.

Şener Özcan, senin için “Heykeli dikilesi kaleci…” diye bir yorum var internette. Ne düşünüyorsun?

Ş.Ö: Tabii ki insanların böyle düşünmesi beni onurlandırır Heykel bilemeyeceğim (Gülüyor) inşallah çok iyi sezon geçiririz şampiyon oluruz da hepimizin dikilir.

Kerem sen de acayip bir şekilde hem fiziki hem yapı olarak Emre Belözoğlu’na benziyorsun sanki?

K.A: Evet ya benzetiyorlar ama ben benzediğimi düşünmüyorum.

Demirspor ve Adanaspor’un çakışmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Ş. Ö: 2 buçuk yıldır gördüğüm yumuşamaz…

Taraftar problemli peki ya futbolcular?

Ş.Ö: Yooo benim Adanaspor’dan arkadaşım var ailece görüştüğüm Adanasporlu arkadaşlarım da var. Saha içinde kimse kimseyi tanımaz ama…

Şimdi hedefiniz 4 puan mı?
K.A:
Hedefimizden 4 puan gerideyiz…

Eski ADS’lilerle bir araya gelip görüşüyor musunuz?
Ş.Ö:
Füze Selami, Bombacı İbo ile tanışıklığım oldu. Onlardan biraz dinledim, anlattıkları süper şeyler. İnşallah biz de öyle iz bırakırız ve yeni gelenlere anlatma fırsatımız olur.
K.A: Benim henüz tanışma fırsatım olmadı… Denk gelmedi ama isterim…

Son olarak eklemek istedikleriniz?
K.A:
Sabretsinler bize destek versinler başarıyı görecekler. Futbol 36 hafta… Biz daha 7. Haftayı geride bırakıyoruz. Bize geçen sene kesin düşer diyorlardı ama bakarsanız play-off a kaldık!
Ş.Ö: Gerçekten bu sene çok iyi kadromuz var ve bu kadro ile ilk üçte olduğumuzu düşünüyorum.
Juninho: Bu sene gerçekten inandık, şampiyon olacağız futbolcular olarak eminiz… Taraftarımız sakin olsun süreci izlesin. Önümüzde daha çok maç var… Sabırlı olsunlar.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!