18 dilde 100 ülke tanıyacak

Güncelleme Tarihi:

18 dilde 100 ülke tanıyacak
Oluşturulma Tarihi: Ocak 07, 2007 00:00

Galatasaray, Beşiktaş, W.Bremen ve Feyenoord’un katılımıyla Antalya’da yapılacak turnuvanın tüm dünya tarafından izleneceğini belirten Saran, holding olarak Türk sporuna son 1.5 yılda 100 milyon doların üzerinde yatırım yaptıklarını söyledi.

AVRUPA’nın ve Türkiye’nin önemli kulüplerini Antalya’da buluşturan Efes Pilsen Cup, bu yıl 8-11 Ocak tarihleri arasında yapılacak. Türkiye’den Galatasaray ve Beşiktaş’ın yanı sıra Almanya’dan Werder Bremen ve Hollanda’dan Feyenoord’un katılacağı turnuvayı, kamuoyunun Fenerbahçe’den tanıdığı Sadettin Saran’ın sahibi olduğu Saran Holding düzenliyor. Türk sporuna en fazla yatırım yapan işadamları arasında yer alan Saran ile, Efes Pilsen Cup’ı ve Fenerbahçe’yi konuştuk...

- Efes Cup her yıl daha büyük ilgi görüyor. Bu organizasyon ile ilgili hedefleriniz, beklentileriniz neler?

Bu yıl altıncısı yapılacak olan Efes Cup çok iyi bir noktaya geldi. Buradaki en büyük arzumuz Türkiye’nin tanıtımı. İlk başladığımız sezon Antalya ve civarında 100 civarında kulüp kamp yapıyordu. Bugün 1200 kulüp Antalya’yı kamp yeri olarak tercih ediyor. Bu tablo da bizlere gurur veriyor. Yabancı kulüpler basın ordusu ve taraftarıyla geliyor. Herkes memnun ayrılıyor ve turizm açısından ülkemize katkısı artıyor.

Türkiye’de Kanal D yayınlayacak

"Efes Pilsen Cup 6" gerek Türkiye, gerekse yurtdışından olmak üzere, 18 dilde 100’e yakın ülkede naklen izlenebilecek. Uluslararası turnuva, yurt dışında Eurosport’un yanı sıra Al Jazeera Sports tarafından da naklen yayınlanacak. "Efes Pilsen Cup 6"nın Türkiye’deki naklen yayınları da Kanal D tarafından yapılacak. Radyo Spor, Radyo Tatlıses ve Radyo Time, maçların naklen anlatımını yapacak.

- Fenerbahçe neden turnuvaya katılmıyor?

İlk yıllarda F.Bahçe de katılıyordu. Katılmalarını çok istiyoruz. Biz her zaman davet ediyoruz. Kanımca Aziz Yıldırım Bey’le ilgili kişisel problemlerimiz yüzünden katılmıyorlar. Sağlık olsun diyoruz.

- Türk sporuna maddi olarak ne ölçüde katkıda bulunuyorsunuz?

Türk spor pazarına 1995’ten bu yana yatırım yapıyoruz. Son 1.5 yılda 100 milyon doların üzerinde bir yatırımda bulunduk.

2007’de bu devam edecek. Saran Holding olarak yatırımlarımızın çoğu futbola dayalı. Kulüplere gelir getirmek için yeni alanlar açtık. Türkiye’de futbol endüstrisinin 400 milyon dolarlık bir hacme sahip olduğu düşünülürse bu sektöre ve de ülke tanıtımına önemli katkıda bulunduğumuzu düşünüyorum.

Fırsat tanınırsa Fener’e daha fazlasını veririm

- Fenerbahçeli olarak tanınıyorsunuz ama maç yayınlarından dolayı Galatasaray ve Beşiktaş’a para kazandırıyorsunuz. Bu, kamuoyunda "Fenerbahçe’nin rakiplerine yardım ediyor" şeklinde yorumlanıyor. Bu düşünceye katılıyor musunuz?

Bizim işimiz yayıncılık. Fenerbahçe yönetimine girmeden önce de, yönetimde olduğum dönemde de, şimdi de bunu yapmaya devam ediyorum. Türk sporuna önemli katkılarda bulunduğumuzu düşünüyorum. Avrupa’da 200, Türkiye’de 11 kulübün yayın hakkı bizde. 34 ayrı federasyon ile anlaşmamız var. Türkiye-İtalya hazırlık maçını, Dinamo Kiev-Fenerbahçe maçlarını biz yayınlattık. Milan da bizdeydi. Fırsat verilse Fenerbahçe’ye daha da fazlasını veririm. Yaptıklarım yapacaklarımın teminatıdır.

- Fenerbahçe-Futbol Federasyonu ilişkilerini nasıl yorumluyorsunuz?

Türkiye’nin en büyük kulübünün daha yapıcı ve pozitif ilişkiler içinde olması gerekiyor. Fenerbahçe’nin geçtiğimiz sezon üst üste üçüncü şampiyonluğu kaybetmesinin en büyük sebebinin Futbol Federasyonu ve diğer kulüplerle kötü ilişkileri olduğunu düşünüyorum. Hakkımızı illa kavga ile aramamalıyız. Olaylara daha ılımlı yaklaşarak çözüm bulmamız gerektiğini düşünüyorum.

Sporda geçiş dönemindeyiz 10 yıl sürebilir

- Türk futbolunda gerginlik giderek artıyor. Bu konuda neler düşünüyorsunuz?

Türk sporunun rayında olmadığı bir gerçek. Türkiye’de spor endüstrisi bir geçiş süreci yaşıyor. Bu geçiş dönemi en az 5-10 yıl sürebilir. Alt yapısı eksik bir kültür anlayışından, daha ileriye dönük, modern, çağdaş bir kültüre gidecek hale geliyor. Zamanla taşlar yerine oturacak ve Türkiye’de spor bir çok dalda dünyada adından söz ettirecek düzeye gelecek. Dışarıya baktığınızda da örneğin Almanya’da, İtalya’da da böyle olmadı mı? Onlarda böyle bir süreçten geçtiler ve futbol, tenis, basketbol, voleybol gibi dallarda başarıya ulaştılar.


F.Bahçe Başkanlığı için gereken özelliklere sahibim

- F.Bahçe’ye başkan olma düşünceniz devam ediyor mu?

Başkanlık, her Fenerbahçeli’nin gönlünden geçen bir görev. Ben bu hedefimi yönetimde olduğum dönemde de açık açık söylemiştim. Bana göre Fenerbahçe ülke boyutlarının dışında beklentiler içine girmiştir. Bu kadar büyük alt yapısı ve potansiyeli olan bir kulübün hedefi ’dünya kulübü olmak’ olmalıdır. O yüzden başkan olacak kişinin bu vizyonda ve bunu başarabilecek güçte olması gerekir. Bu hedefler için gerekli vizyon ve donanıma sahip olduğumu düşünüyorum. Başkan olmak için her yol mübahtır yaklaşımını doğru bulmuyorum. Kongre üyeleri teveccüh gösterirse seve seve isterim. Başkan olmak önemli değil, önemli olan başarılı başkan olmaktır.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!