13. yılında zaferin mimarları birarada

Güncelleme Tarihi:

13. yılında zaferin mimarları birarada
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 17, 2013 17:48

G.Saray, 1999-2000 sezonunda Kopenhag'ta Arsenal'i mağlup ederek UEFA Kupası'nı kazanma başarısını göstermişti.

Galatasaray Futbol Takımı, 1999-2000 sezonunda Şampiyonlar Ligi gruplarında üçüncü olarak Avrupa'daki mücadelesine UEFA Kupası ile devam etmiş, 17 Mayıs 2000 tarihine kadar Bologna, Borussia Dortmund, Real Mallorca, Leeds United gibi Avrupa futbolunun önemli takımlarını kupanın dışına itmişti.

17 Mayıs 2000 tarihinde ise Türk futbol tarihinin en büyük başarısı yakalanmıştı. Galatasaray, Kopenhag'ta İngiltere'nin en önemli geçmişe sahip kulüplerinden Arsenal'i mağlup ederek UEFA Kupası'nı kazanma başarısını göstermişti.  Bugün de takımın başında olan Teknik Direktör Fatih Terim ve öğrencileri büyük bir mücadele örneği göstermiş ve kupayı ülkemize getirmişlerdi. UEFA Kupası'nın zaferinin 13. yılında bu zaferi yaşatan yöneticiler, teknik heyet ve sporcular Florya'da biraraya geldiler.

Katılımcılar arasında; Faruk Süren, Özkan Olcay, Atilla Donat, Ergün Gürsoy, Celal Gürcan, Özer Saraçoğlu, Ateş Ünal Erzen, Ali Dürüst, Mehmet Cibara, Abdurrahim Albayrak, Mete Başol, Refik Arkan, Bikem Ardakoç, Niyazi Yelkencioğlu, Fatih Terim, Bülent Ünder, Müfit Erkasap, Taffarel, Kerem İnan, Arif Erdem, Ümit Davala, Vedat İnceefe, Fatih Akyel, Burak Akdiş, Kaleci Mehmet Bölükbaş ve Hakan Şükür de yer aldı.

Basın mensupları bir müddet görüntü aldıktan sonra Fatih Terim'in gelmesinin ardından tesislerden çıkarıldı. Faruk Süren yaptığı açıklamada; "Bu ekip başardı. UEFA Kupası'nı bu ekip aldı. Şampiyonlar Ligi Kpası için de adim adım gidiyoruz. Bu sene çok yaklaşmıştık. Galatasaray bunu başaracak güce ve tecrübeye de sahip oldu. Ben Şampiyonlar Ligi Kupası'nı kazanacağımıza inanıyorum." dedi. Faruk Süren olaylarla ilgili olarak ise şöyle konuştu:

"Dünyaya malolmuş derbilerden bir tanesi Galatasaray-Fenerbahçe derbisi. Benim görüşüme göre hatayı kendi içimizde aramamız lazım. Maalesef yöneticiler seviyesinde diyorum. Biz bunu tırmandırdık. Bir kere kendimize bir çeki düzen vermemiz lazım. Çok değerli bir rakibiz. Öyle bir hale getirdiler ki düşman gibi gösteriyorlar bizi. Çok yanlış birşey ve bunu yapan yöneticiler. Futbolcular görüyorsunuz gayet kendi aralarında samimiler. Sosyal ve cemiyet hayatlarında biraradalar. Mücadeliyi sahadan yapacaklar. Ama gördüğüm kadariyla yöneticiler bile kendi aralarında konuşmuyorlar. Herşeyde birbirlerini suçluyorlar. Yaptikları her kötülüğün kendilerine rakip kulüpten geldiğini zannediyorlar. Kamuoyuna hiç bir mesneti olmadan açıklıyorlar. Tamamen hissi bir şekilde buna göre de kamuoyu oluşuyor. Yöneticiler açıklıyor kamuoyu da mesnetsiz bilgilere taratarlar da inanıyor. Yöneticilerin buna dikkat etmesi gerekiyor."

Hakan Şükür ise; "Bu kupa benim kızımla yaşıt. Herkes kupayı ararken ben o gece evime götürmüştüm kupayı. Kızım en fenç Türk'tü. Bu sevinci yaşayan bütün takım arkadaşlarımı kutluyorum. Ama yenisini de yerine koymak lazım. Çok güzel çok heyecan verici ve mutlu bir gün. Zor dönemler de yaşadık. Bu kupanın tekrar alınma ihtimali çok yüksek. Fenerbahçe çok yaklaşmıştı. Türkiye'de birbirimizle yarışabiliriz. Avrupa çok önemli. Dünya platformunda istediklerimizi zikretme açısından. Bu ejenerasyon örnek alınması gereken bir topluluktu. Çünkü milli takımdaki başarı da yansımıştı." şeklinde konuştu.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!