Her krizde kaçtı gitti

Güncelleme Tarihi:

Her krizde kaçtı gitti
Oluşturulma Tarihi: Nisan 10, 2003 02:08

Kafasından atamıyor

G.Saray yönetimindeki krizin su yüzüne çıkmasında başrolü oynayan Burak Elmas, önceki gece yaşanan istifa olayını bir türlü kafasından atamıyor. Sarı kırmızılı kulübe verdiği hizmetlerin takdir edilmemesine içerleyen Elmas istifasını verdikten sonra stres atmak için gittiği bir lokantada yakın dostlarıyla dertleşip, içini döktü.

Kusurumuz olmadı

Başkan Özhan Canaydın'ı hedef alan Elmas’ın sözleri, sarı kırmızılı kulüpteki yeni depremlerin habercisi... En zor gecesinde göz yaşlarını tutamıyordu Elmas. Bir çocuk gibi hüngür hüngür ağlıyordu. Söze, ‘‘En büyük üzüntüm, yaptıklarımın takdir edilmemesi’’ diye başladı. Ve şöyle devam etti: ‘‘Başkanımıza hiçbir zaman saygıda kusur etmedik.

Arı gibi çalıştık

Ancak yaptıklarımızın karşılığını göremedik. Geçen yıl, Ali Dürüst ve Özer Saraçoğlu ile birlikte, ligin bitimine 7 maç kala kollarımızı sıvadık. Arı gibi çalışıp, takımın şampiyon olmasına katkıda bulunduk. Kulübü krizden çıkardık, borçların ödenmesinde katkıda bulunduk. Hiçbir zaman da çıkıp, ‘biz bunları yaptık’ demedik.

Yaptıklarımız ortada

Başkan, her krizde kaçıp kaçıp Bursa'ya gidiyordu. Sorumluluğu hep biz üstlendik. Bu sezon ligin ilk yarısında işler istediğimiz gibi gitmiyordu. Kadroda büyük bir revizyona gereksinim vardı. Devre arasında büyük bir gizlilik içerisinde gidip Xavier'in işini bitirdik. Kimsenin de ruhu duymadı. Ezeli rakibimiz F.Bahçe'den Revivo'yu kopardık.

Yaranamıyoruz

Kocaelisporlu Volkan'ın transferini büyük bir sessizlik içerisinde bitirdik. Bunları yaparken de hiç gocunmadık. Çünkü kulüp, bizim kulübümüz. Ama bizler genç insanlarız. Sevilme, takdir edilme hakkımız var. Herkes takdir ediyor ama kulüp içerisinde bazı insanların eleştirmesi bizi üzüyor. Bizler G.Saray'a yakışır şekilde hareket ediyoruz. Yine de yaranamıyoruz.’’

Üvey evlat muamelesi

Aynı rahatsızlığı Ali Dürüst ve Özer Saraçoğlu da yaşıyordu. Futbolun patronuydular ancak para sorunu yaşıyorlar, buna rağmen çözüm bulamıyorlardı. Üstelik kendilerinin dışlandığını ve üvey evlat muamelesi gördüklerini düşünüyorlardı. Sorumluluk istiyorlar ama bu yetki onlara verilmiyordu. ‘‘Alınan kararlardan haberimiz bile yok’’ diyorlardı.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!