Güncelleme Tarihi:
Ne oldu da halkımız yeni vergiler için sevinç çığlıkları atıyor.
Bunda bir gariplik var ya.
Hemen aklıma Osmanlı dönemlerinde yaşanan bir olay geldi.
Devrin padişahı yasakcılıkla ün yapmış. (4.Murat değil) Öyle yasaklar koymuş ki, sonunda sokak aralarında seyyar satıcılık yapanlara gelmiş sıra, onların da bağırarak satış yapmalarını yasaklamış.
Ve eklemiş: “Her kim ki bağırarak satış yapa, en ağır cezaya çarpıla..."
Bir gün padişahın bu yasağından habersiz bir gariban satıcı, saraya yakın sokaklardan birinde yakalanmış.
Elindeki erik dolu küfesi ile padişahın huzuruna çıkarmışlar. Padişah ceza olarak eriklerin sahibinin ağzına (2) tıkılmasını emretmiş ve infazı keyifle seyretmiş. İyi de, seyyar satıcı ağzına erikler tıkılırken kıkır kırık gülermiş.
Ağlayacağına gülen satıcıya kızan sultan "Bre zındık niye gülersin, ağlanacak haline" diye sorunca satıcı gülmeye devam ederken cevabı yetiştirmiş:
"Padişahım, ben kendi halime değil, arkamdan gelen patlıcak satıcısının başına geleceklere
gülüyorum!"
Gelin de yeni vergiler salınınca AK Parti'ye destek veren halkımızın durumuna şaşırmayın.
Bu işte bir yanlışlık var ama hâlâ anlamış değilim.
Galiba halkımız ya ne olduğunun farkında değil, ya da patlıcancının başına gelenlerden
hoşlanıyor.
Sevgiler,
Sezai
Serdar’ın notları : (1) Vatandaşın aradığı milletvekilleri, “Arkanızdayız!” diyen seçmenin mecaz yaptığını zannediyor galiba. (2) Benim Sezai Abim dünyalar zarifi, dünyalar terbiyelisi bir insandır. Bu fıkrayı ben anlatacaktım ki, bak sen o patlıcanın başına gelene!