Toroğlu'na yapılan sansürdür

ERMAN Toroğlu’nun ekrandan alınması, hem gazeteciliğe, hem televizyonculuğa ihanettir. Çünkü bu bir sansürdür. 15 yıllık bir 90 Dakika’cı olarak ben bu sansürü yaşadım. Şimdi yine 15 sene evvel Erman’la benim başladığımız Kale Arkası gibi Maraton’a bu sansür uygulanmaktadır. Kimin uygulattığını bu ülkede gerizekalılar hariç herkes biliyor. Digitürk’ün böyle bir sansüre boyun eğmesini üzüntü ile karşıladım.
Erman Toroğlu’nun ekrandan alınması televizyonculuğa ihanettir. Çünkü fikirlerini, kişiliğini, tarzını ister beğenin, ister beğenmeyin Erman Toroğlu bir televizyon yıldızıdır. Şu anda da görünürde onun yerini doldurabilecek birisi yok. Öylesine farklı bir yıldız.
Erman hoca devam etmeli
Erman Toroğlu ile görüşlerimiz çok ters düşmüştür. Pek çok yönünü, pek çok düşüncesini eleştirdim. Son ihalenin ardından da “Şimdi top Şansal’da” diye yazdığım yazıda naklen yayın anlatımından söz ederken, “Spikerlerimiz Maraton’a ve Erman Hoca’ya gönderme yapmaktan vazgeçsinler. Pozisyonları yayın anında değerlendirsinler” dedim.
Bunun anlamı “Maraton kaldırılsın” değildir. Bunun anlamı “Spikerin adam gibi maç anlatsın, Maraton’a gönderme yapmasın.” Bunun altını çiziyorum. Çünkü Maraton’u kaldıranlar benim adımı da kullanıyorlar. “Hıncal Uluç da böyle düşünüyordu” diyorlar. Ben hayatım boyu karşı fikirlerin susturulmasını, yorumcuların ve yazarların yok edilmelerini savunmadım ve savunmam da. Basın özgürlüğü, ifade özgürlüğü varsa bu ülkede Erman Hoca programa devam etmelidir.

Hıncal ULUÇ