Torino'da sahnedeyiz

Güncelleme Tarihi:

Torinoda sahnedeyiz
Oluşturulma Tarihi: Mart 27, 2010 00:00

Malum ülke olarak futbol dışındaki sporlarda dünya çapında çıkışlarımız nadiren oluyor. Bir ara basketbol için galeyana gelmişti herkes, Süreyya Ayhan'la da atletizm fırtınası esti.

Haberin Devamı

Buz pateninde ise en büyük çıkışımızı 'Buzda Dans' yarışmasıyla yakalayabildik sanırım!?

Ama yıllardır artistik patinajda Türkiye için ve bu tutkuyla yaptıkları spor için, büyük özverilerle çalışan gerçek sporcularımız var. Bence hiç bir zaman hakettiği değeri göremese de bir Tuğba Karademir'i artık tüm dünyadaki patinajseverler tanıyor. Ardından da cesaretiyle açtığı yolda gelen başka sporcular var.

İşte o sporcular bu sene Torino'da düzenlenen Dünya Artistik Patinaj Şampiyonası'nda bayrağımızı taşıyorlar.

Buz dansında Türkiye'nin ilk çifti sahnede

Buse ÖZEL yazıyor

Öncelikle bilmeyenler için kısa bir bilgi vereyim. Artistik patinaj'da 4 kategori vardır; kadınlar, erkekler ve hep birbiriyle karıştırılan buz dansı ile çiftler kategorisi. Çiftler kategorisiyle, buz dansının farkı ise çiftler kategorisinde jumplar yani atlayışlar oluyor. Buz dansı ise tamamen o sene federasyon tarafından belirlenen dansların, buz üstünde belli bir kareografiyle uygulanmasını içeriyor. Buz dansında da kesinlikle atlayış ve kadın sporcuyu omuzdan yukarıya kaldırmak yasak olduğundan ağırlıklı olarak artistik bir değerlendirmeye dayanıyor.

Haberin Devamı

İşte bu dalda Türkiye'nin ilk çiftini bu sene Torino'da izledik. Buz dansında geçtiğimiz yıla kadar tek erkeklerde izlediğimiz Alper Uçar, Amerika asıllı Jenette Maitz ile birlikte piste çıktı. Sadece mayıs ayından beri çalışma fırsatı bulduklarından biraz eşgüdüm problemi yaşadılar ve tabii hızlarının da nispeten yavaş olduğunu düşünüyorum. Yine de Alper Uçar inanılmaz mütevazi bir tarzı olmasına rağmen azimli bir sporcu olduğu izlenimini verdi bana. 24 yaşındaki Alper Stamford'da sürdürdüğü eğitiminin yanı sıra Amerika'da da çalışmalarına devam ediyor. Dün de orjinal programda Ahmet Koç'un eseri eşliğinde izlediğimiz çift 26'ıncı olarak serbest programa kalamadılar maalesef.

Bu sene Torino'da bu ikiliden büyük beklentiler içine giremiyoruz ama ileriki yıllarda çiftin azimle iyi işler çıkaracağını ümit ediyorum.

Haberin Devamı

Tek erkeklerde yeni umut: Ali Demirboğa

Artistik patinaj için güven sporu diyebiliriz çünkü bu sporda başarının anahtar kelimesi "kendine güven ve deneyimdir." İkisi de genellikle birbirine paralel ilerler. Devamlı yarışmalara katılan sporcu deneyim kazanır ve deneyimi arttıkça da güveni yükselir. Bu sene Alper Uçar'ın buz dansına geçmesinin ardından çok genç bir sporcumuz tek erkeklerde yarışmaya başladı. 1990 doğumlu Ali Demirboğa kariyerindeki ilk ciddi deneyimini Torino'daki Dünya Şampiyonası'nda yaşadı.  Onu izlerken dikkatimi en çok çeken şey utangaçlığı ve kendine güvenmemesiydi. TRT'de yıllardır bize buz pateninini profesyonelce aktaran Zafer Akyol'unda söylediğine göre yarışma öncesi tüm atlayışlarını, spinlerini başarılı bir biçimde gerçekleştiren Ali Demirboğa ne yazık ki yarışma esnasında heyecanına ve strese yenik düştü. Kısa programda ilk 25'e giren sporcuların uzun programa katılma hakkı elde ettiği yarışmada sevgili Ali Demirboğa 46 sporcu içinde 45'inci olarak kısa programa katılma başarısını gösteremedi.

Haberin Devamı

 

Tuğba finalde

/images/100/0x0/55ea53caf018fbb8f878ae22
Yıllardır artistik patinajda mücadele eden ve yaşadığı mali zorluklara rağmen, ayrıca başka ülkelerden aldığı teklifleri de reddederek Türkiye adına yarışmaya devam eden sporcumuz Tuğba ise bugün bayanlar kısa programda bugün mücadele etti. Ahmet Kuşgöz'ün bestesi olan "Bazaar İstanbul" müziği eşliğinde yarışan Tuğba teknik olarak 3'lü atlayışında yaşadığı denge kaybı dışında oldukça başarılıydı. 16'ıncı olarak serbest programa kalan Tuğba cumartesi günü finalde yarışacak.

 

Brian'a yine hüsran

Dün gece bu yılki şampiyonanın ilk madalyaları sahiplerini buldu. Erkekler kategorisindeki çekişme aslında iki kişiden fazla insan arasında geçti. Öncelikle katılmayan önemli isimlerden bahsedelim. Amerikalı yeni Olimpiyat Şampiyonu Evan Lysacek bu yıl için zafere doymuş olacak ki Dünya Şampiyona'sına katılmadı. 4 yıl gibi uzun bir aradan sonra geçen mayıs ayında antrenmanlarına başlayan ve 2010 Kış Olimpiyatlar'ından gümüş madalya ile ayrılan efsane patenci "Evgeny Plushenko" ise sakatlığını öne sürerek Torino'daki şampiyonaya katılmayacağını açıkladı.

Haberin Devamı

Yarışmaya gelecek olursak göze çarpan isimlerden, Alexei Yagudin'in öğrencisi ve Fransızların gururu Brian Joubert, Olimpiyatlar'da 16'ıncı olmasının ardından Fransa Patinaj Federasyonu ile sorunlar yaşadı ve elemelere katılmak zorunda kaldı. Bu sebeple Dünya Şampiyonası'na da moralsiz ve stres altında gelen Joubert, kısa programda 3'üncü oldu. Fransız sporcu serbest programda ise gerçekten iyi bir performans sergiledi fakat 3'lü lutz atlayışındaki hatası ona pahalıya mal oldu ve 4'üncü sırayı alarak dereceye giremedi.

Olimpiyat 3'üncüsü Daisuke Takahashi ise tüm rakiplerine tekniği ve artistiği ile önemli bir fark attı. Japon sporcu teknik açıdan hatasız bir program sergileyerek toplamda 168.40 puan aldı ve Altın Madalya'ya ulaştı.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!