TMOK'tan tam destek
Güncelleme Tarihi:
A.A.
Oluşturulma Tarihi: Aralık 02, 2011 17:25
Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi (TMOK) Genel Sekreteri Neşe Gündoğan, basketbolda kadınlar olimpiyat elemelerinin Türkiye'de yapılmasına tam destek verdiklerini söyledi.
Türkiye Basketbol Federasyonu (TBF) yetkilileri ve FIBA Etkinlikler Direktörü Predrag Bogosavljev'i Olimpiyatevi'nde ağırlayan Gündoğan, A Milli Kadın Basketbol Takımı'nın da mücadele edeceği olimpiyat elemelerinin Türkiye'de yapılmasını istediklerini belirterek, şunları kaydetti:
“Son yıllarda kadın basketbolumuzun ne kadar geliştiğini bizzat gördüm. Olimpiyat elemelerinde oynamak bile bizim için büyük bir basketbol mirasıdır. Olimpiyat elemelerini düzenlersek bu bizim için büyük bir onur olacaktır. 2012 Londra Olimpiyatları'na katılma başarısını göstermemiz halinde ise kadın basketbolumuz muazzam bir ivme kazanacaktır. Biz de TMOK olarak bu organizasyona tam destek veriyoruz.”
TBF Genel Sekreteri Ali Özsoy da elemelere Avrupa kıtasından 4 takımın katılacağını ve Arjantin, Güney Kore, Japonya, Mali, Senegal ve Yeni Zelanda gibi rakiplerle karşılaşacağını anlatarak, şu ifadeleri kullandı:
“Toplamda 12 ülke Londra'ya gidecek 5 takımdan biri olmak için mücadele edecek. 25 Haziran-1 Temmuz tarihleri arasında gerçekleştirilecek elemelere ev sahipliği yapmak için Türkiye'nin yanı sıra Çek Cumhuriyeti ve Arjantin de aday oldu. Umarım tarihimizde ilk kez bir kadın milli takımımız olimpiyatlarda boy gösterecek. Gençlik ve Spor Bakanımız, Spor Genel Müdürümüzle görüştük. Temaslarımız ümit vericiydi. Elemeleri düzenlemeyi planladığımız Ankara Spor Salonu'nu gezdik. Sonuçta çok iyi organize edilmiş bir turnuva olacağına inanıyoruz. Biz de tüm desteğimizi vereceğiz.”
FIBA Etkinlikler Direktörü Predrag Bogosavljev ise, TMOK'un desteğinden duyduğu memnuniyeti dile getirerek, şunları kaydetti:
“FIBA olarak karşımızda üç güçlü aday bulunduğu için şanslıyız. Her üç ülke de motive olmuş durumda ve farklı seviyelerde olsalar da üzerine düşenleri yapacaklardır. Bizim için asıl önemli olan her organizasyonun düzenlendiği ülkeye bir miras bırakması. Çünkü bizim organizasyonlarımız basketbolun gelişimine katkı sağlamalıdır. Bu noktaya yönetim kuruluna vereceğim raporda da değineceğim. Burada gördüklerimi ve duyduklarımı aktaracağım. Zaten 2014 FIBA Kadınlar Dünya Şampiyonası, Türkiye'deki kadın basketbolu seferberliğinin doruk noktası olacak.”
“Son yıllarda kadın basketbolumuzun ne kadar geliştiğini bizzat gördüm. Olimpiyat elemelerinde oynamak bile bizim için büyük bir basketbol mirasıdır. Olimpiyat elemelerini düzenlersek bu bizim için büyük bir onur olacaktır. 2012 Londra Olimpiyatları'na katılma başarısını göstermemiz halinde ise kadın basketbolumuz muazzam bir ivme kazanacaktır. Biz de TMOK olarak bu organizasyona tam destek veriyoruz.”
TBF Genel Sekreteri Ali Özsoy da elemelere Avrupa kıtasından 4 takımın katılacağını ve Arjantin, Güney Kore, Japonya, Mali, Senegal ve Yeni Zelanda gibi rakiplerle karşılaşacağını anlatarak, şu ifadeleri kullandı:
“Toplamda 12 ülke Londra'ya gidecek 5 takımdan biri olmak için mücadele edecek. 25 Haziran-1 Temmuz tarihleri arasında gerçekleştirilecek elemelere ev sahipliği yapmak için Türkiye'nin yanı sıra Çek Cumhuriyeti ve Arjantin de aday oldu. Umarım tarihimizde ilk kez bir kadın milli takımımız olimpiyatlarda boy gösterecek. Gençlik ve Spor Bakanımız, Spor Genel Müdürümüzle görüştük. Temaslarımız ümit vericiydi. Elemeleri düzenlemeyi planladığımız Ankara Spor Salonu'nu gezdik. Sonuçta çok iyi organize edilmiş bir turnuva olacağına inanıyoruz. Biz de tüm desteğimizi vereceğiz.”
FIBA Etkinlikler Direktörü Predrag Bogosavljev ise, TMOK'un desteğinden duyduğu memnuniyeti dile getirerek, şunları kaydetti:
“FIBA olarak karşımızda üç güçlü aday bulunduğu için şanslıyız. Her üç ülke de motive olmuş durumda ve farklı seviyelerde olsalar da üzerine düşenleri yapacaklardır. Bizim için asıl önemli olan her organizasyonun düzenlendiği ülkeye bir miras bırakması. Çünkü bizim organizasyonlarımız basketbolun gelişimine katkı sağlamalıdır. Bu noktaya yönetim kuruluna vereceğim raporda da değineceğim. Burada gördüklerimi ve duyduklarımı aktaracağım. Zaten 2014 FIBA Kadınlar Dünya Şampiyonası, Türkiye'deki kadın basketbolu seferberliğinin doruk noktası olacak.”