Geçmişini arayan takım

Güncelleme Tarihi:

Geçmişini arayan takım
Oluşturulma Tarihi: Kasım 05, 2017 17:29

Aktör Matt Demon tarafından hayat verilmiş “Jason Bourne” serisinde, amnezi yüzünden anılarını bölük pörçük hatırlayan bir ajanın, üç film boyunca geçmişini bulmasına tanıklık ediyoruz.

Haberin Devamı

Aynı Fenerbahçe Doğuş’un geçen yılı şampiyon tamamladıktan sonra oyun kimliğini araması gibi. Yalnız süper ajan Jason Bourne muyuz yoksa normal bir asker David Webb mi buna karar vermemizin tam sırası. 5 haftası geride kalan EuroLeague’de Valencia karşısında ilk periyotta zorlanmamıza rağmen, bizi şampiyon yapan savunmamızı hatırladık ve hanemize rahat bir galibiyet yazdık.

Fenerbahçe Doğuş- Valencia Basket

Valencia Basket Koçu Vidorreta’nın 3 uzunlu başlangıcına Vesely-Melli-Datome ile cevap verdik. Özellikle kısalarımız Wanamaker-Guduric’in box outları, Vesely’nin pota çevresindeki yırtıcılığıyla birleşince harika hücumlar izledik. Koç Obradovic’in sezon başından beri oynatmak istediği ve geçen yıldan izler taşıyan, savunmadan yaratılan enerjinin, hücuma aktarımıyla oluşan kolay sayıları bulduk. Fakat TV molasından sonra Valencia’nın ribaunt konsantrasyonu arttı. Sloukas ve Melih’in oyuna girmesiyle, rakip oyunculara karşı savunmada yumuşak kalmaya başladık ve kolay 3 sayılık atışları potamızda gördük. İlk periyotta verilen 5 hücum ribaunduna rağmen 20-18 önde bitirdik. İkinci periyotta bizi şampiyon yapan savunmamızı hatırladık. Guduric’in 4 numara oynadığı kısa 5’imizle ve Thompson’ın bloğuyla yakalanan momentum sayesinde farkı 9 sayıya kadar çıkardık. EuroLeague’de 20 sayı ortalamayla oynayan sayı kralı Erick Green’e yapılan yardımlar meyvesini verdi. Oyuncu ilk yarı boyunca sadece 2 sayı üretebildi. İki periyotta savunmada aldığımız 9 ribaunda karşılık, rakibe kaptırdığımız 8 ofansif ribaunt, kısalarımızın oyun konsantrasyonlarında sıkıntı yaşadığının göstergesi gibiydi. Rakip 3’lük denedikçe fizik 101 gereği (etki-tepki, eğik atış), top bombeli şekilde kısalarımızın olduğu bölgelere düştü. Fakat burada Will Thomas ile eşleşemedik ve oyuncuya 5 ofansif ribaunt hediye ettik.

Haberin Devamı

İkinci yarıya Vesely-Thompson-Datome-Guduric-Wanamaker atletik 5’imizle başladık. Momentumu kaybetmiş gibi görünsek de, bu sezonki Fenerbahçe’nin en büyük özelliği olan geniş rotasyonun faydalarını gördük ve oyuncularımız diri tutabildik. İkinci periyotta savunmamızı hatırlamamız gibi, üçüncü periyotta da sete set hücumlardaki hiç durmayan ofansımızı hatırladık. Hücumdaki oyuncular hareketlendikçe oyun bilgisi üst düzey olan Nunnally’e boş atış imkanları sağladık ve oyuncumuz 3.periyotu 3/4-3 sayılık isabetle oynadı. 57-49’la girilen son çeyrekte, İspanyol temsilcisinin paniklemesine tanıklık ettik. Çift oyun kurucuyla oynamaya başladığımız anlarda, topsuz koşu yapan oyuncularımızı Sloukas harika besledi ve düğüm olan hücumlarımız bir kez daha çözüldü. Fenerbahçe’nin geniş rotasyonu sayesinde hiç kopmadan savunma sertliğini sürdürmesi galibiyetin anahtarı oldu. Wanamaker-Sloukas’ın toplamda 20 sayı, 12 asist yapması ve Vesely’nin her iki potada da harika oyunu sayesinde, bir periyot hariç tüm çeyreklerde rakipten daha çok sayı üreterek maçı 79-66 kazanmayı başardık. Maçta 24 dakika geçmişken 9 oyuncu üzerinden skor üretmemiz geleceğe dair umutlanmamızı sağlıyor.

Haberin Devamı

EuroLeague’de Bu Haftalar (2016-2017 Sezonu İlk 5 Maç)

2016-2017 sezonunun ilk 4 haftasını namağlup tamamladıktan sonra 5.haftadaki kendi evimizde oynadığımız Unics Kazan maçını son periyotta kaybetmiştik. Müsabakayı hatırlayanlar, Keith Langford’ın 28 sayısını ve ona tek başına direnen Bobby Dixon’ın 7/9-3 sayı isabetli 23 sayısını zihninde canlandırmıştır. Alınan şok mağlubiyet iş kazası gibi gözükmüştü ve 30 maçlık normal sezonda hedefimiz için engel teşkil etmeyecekti.

Neydik Ne Olduk (5 Maçlık İstatistikler Baz alınarak)

- Geçen yıl en çok asist yapan 2. takımken (19.40), bu sezon 3. (18.80).
- Geçen yıl en yüksek yüzdeyle 3’lük atan takımken (%49.49), bu sezon 2. (%42.39).
- Geçen yıl hücumda en az top kaybı yapan 2. takımken (11.40), bu sezon 4. (12).

Haberin Devamı

EuroLeague’de 5 maç geride kaldı ve ritmimizi bulmaya başladık. Fakat yukarıda görüldüğü üzere oyun planımızda çok fazla değişiklik olmamasına rağmen oyuncu profilleriyle birlikte oyun karakterimiz de değişti. Daha geniş rotasyonlu ve hücumda topsuz oyunda daha hareketli bir Fenerbahçe izliyoruz. 2016-2017 sezonunda 5. ve 6. haftalarda seri mağlubiyetler almıştık (Özellikle 6.haftadaki 86-52’lik Baskonia hezimeti) ve sonra iyi yaptığımız şeyleri hatırlayıp geri dönmüştük. Bourne serisinde, eğer kahramanımız normal asker David Webb kimliğini benimsemiş olsaydı, filmin ilk dakikalarında yok olur giderdi. O, Jason Bourne’a dönüştüğü için devletleri bile karşısına alabildi. Fenerbahçe Doğuş’un da kendisine EuroLeague şampiyonluğunu getiren savunma kimliğini, Valencia maçının 2.periyotundan itibaren olduğu gibi, tekrar sahiplenmesi gerekiyor.

 

BAKMADAN GEÇME!