Şahin Ulu'dan çarpıcı iddialar

Güncelleme Tarihi:

Şahin Uludan çarpıcı iddialar
Oluşturulma Tarihi: Haziran 02, 2011 12:27

Ankaragücü'nde Ahmet Gökçek döneminde yapılan kongrelerde sahtecilik suçu işlendiğini söyleyen Şahin Ulu, iddialarına bir yenisini daha ekledi ve ikinci belgeleri gün yüzüne çıkardı.

İŞTE O BELGELER

Spor adamı Ulu, 30.8.2009 tarihinde gerçekleştirilen kongrede misafir sanatçı olduğunu söyleyen Ankaragücü Mali Asbaşkanı Ayhan Atalay'a cevaben yaptığı açıklamada şunları söyledi:

"AYHAN ATALAY, DOĞRU BİLGİ VERMİYOR VE SAHTECİLİK OLAYINI KABULLENİYOR"

Ayhan Atalay'ın doğru bilgi vermediğini ve sahtecilik olayını kabullendiğini belirten Şahin Ulu, "19 Mayıs 2011 tarihinde yaptığım toplantıda ortaya koyduğum sahte tüzükle ilgili Ankaragücü Mali Asbaşkanı Ayhan Atalay, resen bir hata yapıldığını söyledi. Resen demek hatayı kabul etmektir. Atalay, doğru bilgi vermemiş ve sahtecilik olayını kabullenmiştir. 24 Mayıs tarihinde Valiliğe giderek hatayı düzelttirdiklerini basın önünde açıklamıştır. Sayın Atalay'ın resen olarak kabul ettiği gerçek olmayan tüzüğün düzeltilmesi kanunen mümkün değil. Dernekler kanununun 17. maddesine göre düzeltilirse yapılan işlem kanuna aykırı olur. Valiliğin sizin resen dediğiniz olay üzerine tüzüğü değiştirip mahkemeye ve Yargıtay'a yazı yazıp bunu düzeltin deme şansı olamaz. Bu tarihte oluşan suçu Valiliğin gereğini yapmadan ortadan kaldırma şansı yok. Resen hata olduğunu kabul edersek 6. maddenin c bendini neden çıkarttınız. Tüzükte yönetim kurulu üye sayısının 19 olduğunu yazmasına rağmen nasıl bir resen hata yapılır. Geçiçi madde sahte tüzüğün içinde var. Siz resen olarak bunu Valiliğe gönderirseniz ve Valilik bunu çıkarırsa siz yok sayılır ve kendinizi şikayet etmiş olursunuz. Sayın Atalay, yaptığınız açıklamalar hukuksal boyutlara dayansın" ifadelerini kullandı.

"AHMET GÖKÇEK, YANINDAKİLER TARAFINDAN HER GÜN SIRTINDAN VURULUYOR"

Ankaragücü Kulüp Başkanı Ahmet Gökçek'in her gün yanındaki insanlar tarafından sırtından vurulduğunu dile getiren Ulu, "Saray Tesisleri'nde düzenlediğiniz basın toplantısında bir gazetecinin sorusu üzerine onu azarlayarak ve hakaret ederek diyorsunuz ki; 30.08.2009 tarihli kongrede misafir sanatçı olduğunuzu söylüyorsunuz. Sayın Atalay, bu tarihte misafir iseniz, önergelerde imzanızın ne işi var. Siz sahte önergelere nasıl imza koyup bunu Valiliğe gönderiyorsunuz. O gün gazeteciye ettiğin hakaretten dolayı yalanın ortaya çıktı. Şimdi yine sahte belgelerle 30.8.2009 tarihli belgelerle önergeye imza attığınızı ve kongrede oy kullandığınızı göstereceğim. O tüzüğe sehven dediniz ama buradan açıklıyorum ki sehvenlik yok. Sayın Ahmet Gökçek'in kılavuzlarının ne olduğu belli. Yanındaki insanlar onu hergün sırtından bıçaklanıyor. Avukat Mustafa Asım Kahyaoğlu sizin kulübünüzün resmi avukatı. Ankara 25. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne sunduğu belgede 30.8.2009 tarihinde geçici 3. maddenin değişmesi için verilen önerge ektedir diyor. Kongreye sunulan önergede imzaları olanları okuyorum. İbrahim Kısacık, Serdar Özersin, Serhat Arıkan, Sidar Tunca, Erk Toros, Seda Kutlu, Abdullah Bozdayı, Kamuran Yazıcı, Cem K. Aydın. Divan başkanı da Kemal Ünsal. Sayın Kahyaoğlu götürüp bu maddenin değişmesi için önergeyi mahkemeyi veriyor. Önergenin verilişi ve kabul edildiğine dair belge burada. Önerge sahipleri burada. Siz gazeteciye orada misafir sanatçı olduğunuzu söylüyorsunuz" diye konuştu.

"BU BELGELER SAHTE DEĞİL DE BEN Mİ SAHTEYİM?"

Ayhan Atalay'ın 30.8.2009 tarihinde gerçekleştirilen kongrede misafir sanatçı olduğunu söylemesine rağmen neden önergede imzasının yer aldığını soran spor adamı Şahin Ulu, "Elimdeki bir diğer belgeye göre 25. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne göre Ankara Valiliği İl Dernekler Müdürlüğü gönderiyor. 20 Mayıs tarihinde. Yani benim basın toplantısında açıkladığım sahte belgeden 1 gün sonra. Mahkemeye verilen önergede deniliyor ki; Bu belgeleri bizden istediniz Yargıtay'a sunmak için. Yapılan incelemeler sonucu bu belgeler bizde bulunamadık. İl Dernekler Genel Müdürlüğü, 30.8.2009 tarihinde yapılan genel kurulda geçici 3. maddenin değişmesi için önergeyi size gönderiyorum diyor. Geçici 3. madde, 30.8.2009 tarihinde verilen önerge burada diyor Valilik. İki önergede de senin imzan var. Birisi gerçek diğeri sahte. Sen hani sehven yapmıştın? O kongrenin başkanı Kemal Ünsal bunu işleme koymuş. Dolayısıyla geçici önergede bu geçici maddenin değiştirilmesi isteniyor. Sizin onursal başkanınız, Valilikten belge aldığınızı ve Yargıtay'a sunduğunuzu söyledi. Sayın Atalay sen madem misafir sanatçısın, bu önergede neden imzan var. Öte yandan bir yanlışlıl daha var. O günkü divan başkanı Kemal Ünsal'ın bu önergeye imzasını koymuşsunuz. Belki bundan senin de haberin yok. Kemal Ünsal, kendi kendine önerge mi verdi. Bu imza Kemal Ünsal'ın mı? Nerede kaldı re'sen, şimdi oldu kasten. Nerede kaldı doğruluk, şimdi oldu yalan. İmza sürküleriniz burada. Yönetim kurulu karar defterindeki imzanız burada. 30.8.2009 kongresinde Valiliğe sunduğunuz ve önergedir dediğiniz olayı nasıl imzaladınız. Bu belge sahte değil de ben mi sahteyim?" açıklamalarında bulundu.

"NEDEN ANKARAGÜCÜ'NE SAHİP ÇIKMIYORSUNUZ?"

Son olarak tekrar Ankaragücü'ne gönül verenlere, Ankara Valisi'ne, Ankaragücü Onursal Başkanı Cemal Aydın ve eski başkan Cengiz Topel'e seslenen Ulu, şunları söyledi:

"Bu karar sizin sayın Atalay. Hepinizin de imzası var. Bilerek sahtecilik suçu işlediğinizi ve Valiliği kandırdığınızı ortaya koyduk, buna da itirazınız yok. Bu kararda üyelerin kulübe kaydı söz konusu. Sayın Atalay, 29.9.2009 tarihinde kulübe kaydolmuş. 30.8.2009 tarihinde bir kereliğine mahsus bunu yaptığınızı söylemeyin, misafir sanatçı olduğunuzu söylüyorsunuz. Dolayısıyla senin genel kurulda üyeliğin olmaz. Eminim ki sahte belgedeki imzayı siz atmadınız. Bunu fotokopi yaptılar. Ben şimdi size soruyorum. Kim kimi sırtından bıçaklamış gördünüz mü? Siz Ahmet beyi değil, devletin mahkemelerini ve Ankaragücü'nü sırtından bıçaklıyorsunuz. Bunlara cevap bekliyorum ama bana belgeyle gelin. Düzenlediğim basın toplantısında Başbakanlık Teftiş Kurulu'nun harekete geçirilmesini istemiştim. Ergenekon dosyalarını geride bırakacak kadar sahtecilik dosyaları var burada demiştim. Ya sayın Başbakan'a ulaşmadı, ya da ulaştı kendisi duyarsız kaldı. Sayın Valim, sizin olmadığınız dönemde yapılan bir işlemin kanuna aykırı olduğunu ilettim, siz geldikten sonra da aynı hata yapılmış. Sizden tekrar rica ediyorum, kanuni işlemi başlatın. Son olarak Ankaragücü'nü sevenlere sesleniyorum. Ben kimsenin adamı değilim. Ben milletini ve devletini seven bir Türk oğlu Türküm. Bu sahte belgeleri 19 Mayıs'ta sunmuştum. Şimdi ise ikinci sahte belgeleri ortaya koydum. Yıllarca bu kulübün başkanlığını yapan Cemal Aydın, bu kulüp sahipsiz değildir diyen Cengiz Topel Yıldırım neredesiniz? Neden susuyorsunuz? Ey delegeler ve üyeler neden Ankaragücü'ne sahip çıkmıyorsunuz. Ayıp benim mi, sizin mi? Takdiri kamoyuna bırakıyorum."

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!